Olcay yoğun bakımdan çıktı: Mağdurun beyanı yeterlidir
13:23
Sibel Yükler/JINHA
MUĞLA - Okulundaki erkek öğrencinin tacizine uğrayan 14 yaşındaki Olcay, 19 Nisan’dan beri geçirdiği çok sayıda ameliyatın ardından yoğun bakımdan çıkarıldı. Yaşam mücadelesini kazanan Olcay odaya alınırken, avukatı Ceren Şimşek ise, “14 yaşındaki bir öğrenciyi intihara sürükleyecek nasıl bir baskı yapıldı, psikolojik şiddet uygulandı tahmin etmek zor değil” dedi. Ceren, etkin bir soruşturma için 'mağdur beyanının' yeterli olduğunu vurguladı.
Muğla’nın Milas ilçesindeki Doktor Mete Ersoy Ortaokulu’nda 8-A sınıfında okuyan Olcay K., 19 Nisan günü okuldaki erkek öğrenicinin tacizine uğradı. Tacize karşı kendini savunmak isteyen Olcay, erkek öğrenciye tırnaklarını batırdı. Ardından Olcay’ı odasına çağıran Okul Müdürü Kerem Ç.'nin, taciz yaşanmamış gibi davranarak Olcay’ın hakkında disiplin soruşturması başlatılacağını, çünkü erkek öğrencinin kollarında çizikler olduğunu söylediği belirtildi. Olcay’ın ailesinin ve tacize tanık olan arkadaşının JINHA’ya aktardığına göre, taciz eden öğrenci, velisi ve okul idaresinin 40 dakika boyunca baskısına maruz kaldı. Annesi okula geldikten sonra da okul müdürü tarafından suçlu bulunarak disipline gönderileceğini duyan Olcay, 3. kattaki müdür odasının camından atladı.
Günlerdir yoğun bakımdaydı, odaya alındı
19 Nisan günü Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ndeki yoğun bakım servisine alınan Olcay, vücudundaki çok sayıda kırıktan ötürü çeşitli tarihlerde ameliyata alındı.
Önceki gün bacağından ameliyat edilen Olcay, günler sonra dün yataklı servise alındı. Önümüzdeki günlerde çenesinden ameliyat olacak olan Olcay, şu an konuşamasa da ailesiyle yazarak iletişim kuruyor. Annesi Emine E., kızının yaşam mücadelesini kazandığını söyleyerek, bir an önce evine dönmesini beklediklerini belirtti.
Müdür ve yardımcısı hakkında suç duyurusu
Olcay’ın intihar girişiminin ardından, aleyhlerinde bir şey konuşmamaları yönünde öğrencileri tehdit ettiği söylenen okul müdürü Kerem Ç. ve müdür yardımcısı Fadime Ö. ancak günler sonra açığa alınmıştı. Aile de, tacizi örtbas ettiği için Olcay’ın bu noktaya gelmesinde sorumlu gördükleri okul müdürü Kerem Ç. hakkında suç duyurusunda bulundu.
Olcay’ın annesine kurduğu son cümle “Ben tacize uğradım, ben suçlu oldum” olmuştu. JINHA’ya konuşan avukatı Ceren Şimşek, okul idaresinin göz ardı edildiğinin altını çizdi.
‘İntihara sürükleyecek nasıl bir baskı yapıldı?’
Tacize müdahalede bulunduğu için Olcay’ın şikayet edildiğini aktaran Ceren, bunun üzerine yapılan 40 dakikalık görüşmede intihara sürükleyecek nasıl bir baskı yapıldığını sorguladıklarını belirterek, “Bunun üzerine müdüre, o erkek öğrenci tarafından taciz edildiğini beyan etmesine rağmen kendisi müdahalede bulunduğu için ve o tırnak izleri suç unsuru olduğu iddiası ile müdür, erkek öğrenci ve velisinin bulunduğu ortamda 40 dakika yakın görüşmeye alındı. O esnada 14 yaşındaki bir öğrenciyi intihara sürükleyecek nasıl bir baskı yapıldı, psikolojik şiddet uygulandı tahmin etmek zor değil. Bütün bu olanlardan sonra Olcay'ın annesine söylediği söz her şeyin özeti aslında ‘taciz edildim, ben suçlu oldum.’ Bir nevi Türkiye özeti gibi” diye konuştu.
“Taciz iddiasının yanı sıra burada okul idaresinin sorumluluğu göz ardı edilemeyecek kadar büyük” diyen Ceren, sistematik bir taciz durumunun da altını çizerek, “Defalarca idareye bu erkek öğrencinin, başka kız öğrencileri taciz ettiği bildirilmiş olmasına rağmen herhangi bir işlem yapılmamış. Ve gerekli yerlere bu iddiaya ilişkin bildirimde bulunulmamıştır” dedi.
‘Mağdurun beyanı yeterlidir’
Etkin bir soruşturma için ‘mağdur beyanının’ yeterli olduğunu vurgulayan Ceren, “Okul idaresinin bu iddianın üstünü kapatmasının aksine bu olayı gerekli makamlarla paylaşıp etkin soruşturmanın yürütülmesine yardımcı olması sorumluluğu dahilindedir. Şu an gerek okul idaresi hakkında gerekse erkek öğrenci hakkında yaptığımız suç duyurusu neticesinde soruşturma başlatılmıştır. Okul müdürü ve yardımcısı ise görevden uzaklaştırılmıştır. Taciz olayına tanıklık eden diğer öğrencilerin hiçbir baskı altında kalmadan bu yaşananlarla ilgili şahitlik yapabilmesi için bu bir zorunluluktur” diye konuştu.
Tanık arkadaşı: Aynı gün hem fiziksel hem sözlü taciz
JINHA, tacize uğradığında Olcay’ın yanında olan arkadaşına ulaşmıştı. Tanık olan arkadaşı, Olcay’ın o gün ilk olarak sabah saatlerindeki tenefüs sırasında sınıftayken fiziksel tacize uğradığını belirterek, şunları aktardı: “Sabahtan tenefüs arasında fiziksel tacizde bulundu. Ben gördüm, engelledik, korkuttuk. Herkes inmişti. Ardından öğleden sonraki bir ders çıkışında, seçmeli derse gireceğimiz zaman sınıf dağılırken Olcay’a bağcıklarını bağlarken yine fiziksel tacizde bulunmaya çalışmış, ardından sözlü taciz etmiş. Ben bu ikincisinde yoktum. ‘Çekil’ demiş çekilmemiş, korkmuş ittirmiş, aşağı inmiş. Peşinden inince o sinirle tırnaklarını batırmış” dedi.
‘Konuşmayın’ demişler
Ailenin aktardığına göre, okul yönetiminin, aleyhlerinde herhangi bir şey konuşmamaları yönünde öğrencileri tehdit ettiği söyleniyordu. Konuştuğumuz Olcay’ın arkadaşı da, “Hocalar, müdür çağırdı hepimizi. Tepki gösterdiğimiz yazıları, paylaşılan şeyleri silin dediler. Konuşmayın bir şey dediler. Bu öğrenci daha önce diğer kız arkadaşlarımızı da sözlü fiziksel tacizde bulunuyordu. Hocalara söyledik, uyarırız diyorlardı, ama devam etti” dedi.
(dk)