Habibe Eren/JINHA

ANKARA - 'Savaşa ve Şiddete Karşı #Kadınlar1Arada' kampanya' grubundan kadınlar, Ankara'dan Kürdistan'a kurulacak 'kız kardeşlik köprüsü' için destek bekliyor. Kadınlar, "Egemenlerin bu tavrına karşı aslında ezilenlerden yana bir tavır geliştirmenin önemini ve kadınların aslında refleksinin bu olması gerektiğini ilan etmek adına bu kampanyaya tüm kadınlardan destek bekliyoruz" diyor.

Kürdistan'da yürütülen savaşa dikkat çekmek, kadınlarla dayanışmak ve savaşı durdurmak amacıyla harekete geçen kadınlar, 'Savaşa ve Şiddete Karşı# Kadınlar1Arada' kampanyası başlattı. 1 Eylül'e kadar sürecek olan kampanya çerçevesinde nöbet eylemleri, Kürdistan'a gitme ve yardım kampanyaları düzenlenecek.

Batıdaki kadınlarla Kürdistan'daki kadınları bir araya getirecek olan " Savaşa ve Şiddete Karşı #Kadınlar1Arada" kampanyası startını verdi. Ankara Kadın Platformu, Ankara Feminist Kolektif ile birlikte birçok kadının bir araya gelerek başlattığı bu kampanya ile, Kürdistan'daki savaştan doğrudan ve dolaylı etkilenen kadınların ihtiyaçları karşılanarak yardımlaşma ağı oluşturulacak. "Abluka ve sokağa çıkma yasakları kaldırılana, güven ortamı sağlanana ve tekrar müzakere görüşmeleri başlayana kadar savaşa karşı barış sözümüzü yükseltmeye devam edeceğiz" şiarıyla yola çıkan kadınlar, tüm kadınların desteğini bekliyor.

Ankara'dan Sur'a, Cizre ve Silopi'ye 'Kız kardeşlik köprüsü'

Kampanya grubundan Derya Uysal, Ankara'daki kadınlar olarak bölgede yaşanan savaşa ve şiddete duyarsız kalamadıklarını belirterek bu kampanyayı başlattıklarını kaydetti. Kampanyanın amacını, "Kürdistan'daki kadınlarla dayanışmak, şiddet mağduru olan kadınların yalnız olmadıklarını onlara hissettirmek" olarak aktaran Derya, "Ankara'dan Sur'a, Cizre'ye Nusaybin'e Silopi'ye bir 'kız kardeşlik köprüsü kuracağız. Kadın dayanışmasını güçlendirmek amacıyla bu kampanyayı örgütledik" dedi.

'Bu savaş Kürdistan'la sınırlı değil'

Bu kampanyanın birkaç ayağı olacağını belirten Derya, "Birinci amacımız Batı'da Kürdistan'a yaşanan savaşı ve şiddeti buradaki kadınlara duyurmak, bu sorunun sadece Kürdistan'da sınırlı kalmadığını, aslında orada yaşanan şiddetin ve oradaki kadınlara, çocuklara yapılan baskı ve saldırının buradaki kadınları da çocukları da buradaki etkilediğini göstermek" diyerek kampanyanın bir diğer ayağının da Kürdistan'daki kadınlarla dayanışmak olduğunu kaydetti.

'Tüm kadınlar bu refleksi göstermeli'

Kadınlarla dayanışmak için daha önce belirlenen ihtiyaç listesinden her ay bir tanesini ayarlayarak bir yardımlaşma ağı oluşturacaklarını, aynı zamanda Kürdistan'a gidip yeniden inşa sürecine katılacaklarını söyleyen Derya, "Bizim için bu kampanyanın şöyle bir önemi var. Biz şunu çok net ifade ediyoruz ki; savaştan en çok kadınlar zarar görüyor ve biz bu savaşa karşı güçlü bir ses çıkaramadığımız takdirde egemenlerin bu savaştan kendi çıkarları doğrultusunda nasıl yararlandığını biliyoruz. Egemenlerin bu tavrına karşı aslında ezilenlerden yana bir tavır geliştirmenin önemini ve kadınların aslında refleksinin bu olması gerektiğini ilan etmek adına bu kampanyaya tüm kadınlardan destek bekliyoruz" şeklinde konuştu.

'Batı'dan 'hayır' demek için kampanyayı başlattık'

Kampanya grubundan Nur Aytemur da, Ankara'da örgütlü ve örgütsüz kadınların bir araya gelerek Kürdistan'da yaşanan vahşete ve savaşa batıdan 'hayır' diyebilmek ve mücadeleyi büyütmek için bu kampanyayı başlattıklarını belirterek, "Amacımız bu savaşın sadece Kürdistan'a değil, Batı'ya da sıçradığını göstermek istiyoruz. Ve bu savaşa sadece Kürdistan'daki kadınlar değil Batıdaki kadınlarında direndiğini göstermek istiyoruz" dedi.

Tüm kadınları bu kampanyamızı büyütmeye, çoğaltmaya davet eden Nur, "Bu savaş politikalarına devletin bu şiddetini biz kadınlar durdurabileceğimizin bilinciyle hareket ediyoruz" diye konuştu.

(sy)