'Benim çocuklarım babasız kaldı başka çocuklar kalmasın'

14:17

İSTANBUL - Gözaltında kaybedilen Hüseyin Taşkaya'nın eşi Sultan Taşkaya, 23 yıldır Galatasaray Meydanı'nda hem eşinin hem de diğer kayıpların akıbetini sorduğunu belirterek, "Biz devletten sadece kemiklerimizi istiyoruz. Benim çocuklarım babasız kaldı, başka çocuklar babasız kalmasın" dedi.

Cumartesi Anneleri, kayıp yakınlarının akıbetini sormak ve faillerin yargılanması için 610’uncu kez Galatasaray Lisesi önünde bir araya geldi. Üzerine kımızı karanfillerin bırakıldığı “ Failler belli kayıplar nerede” yazılı pankartın açıldığı eylemde, kayıpların fotoğraflarının bulunduğu dövizler taşındı.
Bu haftaki eylemde 6 Aralık 1993'te gözaltına alınarak kaybedilen Hüseyin Taşkaya'nın akıbeti soruldu.

'Barış bu meydandan geçer'

Eylemde ilk olarak Yüksekova kayıp yakınlarından Tayip Canan konuştu. Yıllardır meydanlarda kayıplarının akıbetini sorduklarını söyleyen Tayip, bu ülkede suç işleyenlerin yargılanmasını istedi . 1995'te gözaltında katledilen Hasan Ocak dosyasındaki zaman aşımına dikkat çeken Tayip, "İnsanlığa karşı yapılan suçlarda zaman aşımı olmaz. İsimler belli, failler belli peki adalet nerede?” diye sorarak, bir ülkede adalet yoksa, o ülkenin hiç bir şeyinin doğru olmadığını belirtti. Türkiye’nin barışa ihtiyacını olduğunu dile getiren Tayip, "Barış bu meydandan geçer. Annelerin gözyaşları ile yüzleşmekle barış olur" dedi.

'Bugün yine karanlık bir dönemi yaşıyoruz'

Babasının devlet tarafından gözaltına alındığını ve o günden beri babasından haber alınmadığını ifade eden kayıp Hüseyin Taşkaya'nın oğlu Şerif Taşkaya da, "Babam işkence ile, silah dipçiği vurularak gözaltına alındı" diyerek, 23 yıldır adalet aradıklarını söyledi. Şerif, "Babam katledildiği zaman karanlık bir dönemdi. Bugün yine karanlık bir dönemi yaşıyoruz" dedi.

'Bu bir sinema filmi olsaydı...'

Hüseyin Taşkaya'nın kızı Serpil Taşkaya'da, " Dün doğum günümdü. Eşim bir demet buket getirdi. Babamın ölüm yıldönümü. Bu bir sinema filmi olsaydı belki hepimiz duygulanır ve ağlardık. Ama film değil gerçek" diye belirtti. Serpil, meydanı çocuklarına devir edeceğini söyledi.

Hüseyin Taşkaya'nın eşi Sultan Taşkaya da, 23 yıldır Galatasaray Meydanı'nda hem eşinin hem de diğer kayıpların akıbetini sorduğunu söyleyerek, "Biz bu devletten çok şey istemiyoruz. Sadece kemiklerimizi istiyoruz. Benim çocuklarım babasız kaldı, başka çocuklar babasız kalmasın" diye belirtti.

Bu haftanın basın metnini Cumartesi İnsanlarından Şehriban Taşkaya okudu.

610 haftadır devleti yönetenlerin hak ve özgürlükleri yok saydığını belirten Şehriban, 6 Aralık 1993 tarihinde askerler ve polisler ile Bucak aşiretine mensup korucuların otuz araçlık konvoyla, Urfa'nın Siverek ilçesi Bağlar Mahallesi’ndeki Mehmet Taşkaya'nın evine baskın yaptığını söyleyerek, Üsteğmen Ahmet Şentürk’ün yönettiği baskında Hüseyin Taşkaya’nın gözaltına alındığını belirtti. Emniyete, savcılığa, valiliğe başvuran ailesine, “Sedat Bucak’a sorun” denildiğini aktaran Şehriban, şu bilgileri paylaştı: "Bunun üzerine DYP milletvekili, aşiret reisi-korucubaşı Sedat Bucak‘a giden aile ‘Bizim ekip almış fakat devlete teslim etmiş; bundan sonra haberimiz yoktur, devlet biliyor’ diyor. Siverek Emniyet’ine başvuran Fatime Taşkaya , ‘Bir daha bize gelmeyin. Diğer oğullarınla birlikte burayı terk edin, yoksa onlar da kaybolur.’ diye tehdit edildi.”

'23 yıldır dosyada etkili bir soruşturma yürütülmedi'

23 yıldır Hüseyin Taşkaya dosyasında etkili bir soruşturma, yargılama faaliyeti yürütülmediğini söyleyen Şehriban, sorumluların yargılanmasına isteyerek, "Taşkaya'nın gözaltında kaybedilmesinde suçun unsurlarını, faillerini ve devletin sorumluluğunu açığa çıkartacak bir yargılama faaliyeti yapılana kadar bu dosya bizim için kapanmayacak" ifadelerinde bulundu.