Biz artık çocuk oyunu değil ölüm oyunu oynuyoruz...

09:02

JINHA

AMED - Hevsel Bahçelerinde, Suriçi'nin dar sokaklarında, Keçi Burcu'nda tarihin içinde oyunlarıyla büyüyen çocuklar şimdi Sur'da top ve tank seslerine kulaklarını kapatarak yaşamak zorunda. "Eskiden oyun oynuyorduk şimdi ölüyoruz" diyen Surlu çocuklar, yanlarından geçen yaralılardan, top ve tank seslerinden savaşı tarih derslerinden değil yaşayarak öğrendi.

Diyarbakır'ın Sur ilçesinde sokağa çıkma yasağı bir buçuk ayı geride bıraktı. Anneleri çocuklarını koyunlarında yatırıp hem gelebilecek mermi ve şarapnel parçalarından hem de korkularından korumaya çalışıyor. Dicle'nin kenarında, Hevsel Bahçeleri'nde, tarihi surlarda sonsuz bir yolculuğa çıkarcasına oyun oynayan Diyarbakırlı çocukların oyunları artık çubuklardan silah yapmak. "Saldırılar olmadan önce oyun oynuyordur şimdi ölüyoruz" diyen çocuklar, savaş ve barışın ne olduğunu öğrenmek zorunda kaldı. Tek isteklerinin barış olduğunu söyleyen çocukların dilenden ise şu cümleler dökülüyor:

13 yaşındaki Yusuf: "Biz savaş istemiyoruz, bu çatışmalardan, savaştan korkuyoruz.

12 yaşındaki Diyar: "Biz evlerimizde bile kalamıyoruz, silahların, topların, tankların seslerinden dolayı Korkuyoruz. Sur'da saldırılar olmadan önce oyun oynardık, ama şimdi ölüyoruz. Öldürülen çocuklar, ellerine taş alıp caddeye çıktıkları için öldürüyorlar ve bunu barış, özgürlük istedikleri için yapıyorlar."

11 yaşındaki Hanım: "Yaşamımız ve yaşadıklarımız kötü ve dünya çok tehlikeli. Xancepek Mahallesi'nden İskenderpaşa Mahallesi'ne geldik. Orada insanlar ölüyor. Barış olsun istiyoruz ama barış bir türlü olmuyor. Oyun oynamaya çıkıyoruz ama bomba sesleri geliyor. Bombaların sesleri geldiği zaman, içeriye kaçıyoruz. Devlet neden bu savaşı çıkardı? Biz bu savaşı istemiyoruz, bunları yaşamak da istemiyoruz" dedi.

14 yaşındaki Pınar: "Erdoğan bizden ne istiyor? Artık savaş çıkarmasın ve sokağa çıkma yasağı kaldırılsın. Ölen çocukların günahı Erdoğan'ın üzerinde. Askerleri, polisleri, tank ve topları gönderiyor buraya. Buraya tank değil barış göndersin. Sen de toprağın altında özgürlüğün özlemini çekeceksin."

13 yaşındaki Süleyman: "Eskiden sokakta topla oynardık ama artık silah ve bomba seslerinden içeriden çıkamıyoruz. Evimiz caddenin üzerinde bombalar sürekli patlıyor, biz de korkuyoruz. Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan bu savaşı bitirmesini ve barışın gelmesini istiyorum."

10 yaşındaki Polat: "Her gün top ve silah sesleri geliyor. Bu sesleri duyduğumda hemen kulaklarımı kapatıyorum. Artık yeter Erdoğan askerlerini çeksin. Barış istiyoruz, yeter artık" dedi.

16 yaşındaki Melike: "Yanımızdan ölenler ve yaralananlar geçiyor. Psikolojimiz bozuldu. Küçük bir kardeşim var ve saldırılardan dolayı altına kaçırmaya başladı. Kardeşimin psikolojisinin bozulduğunu düşünüyorum, emzik emmezken, emzik vermeye başladık, bizler korkuyorduk, bir bebek nasıl korkmaz ki? Saldırılardan dolayı artık dışarı çıkmaz olduk, katledilen insanları görüyorduk, biz bunları gördüğümüzde çok sinirleniyorduk. Topla, tankla Sur'un tarihini bozuyorlar, bu duruma çok üzülüyorum. Biz Sur içindeyken Sur'un üzerine çıkıyorduk, Keçi Burucuna, Hewsel Bahçelerine giderdik, ama şimdi öyle bir şey yapamıyoruz, her şeyi bozmuşlar."

(ea-mt/gc)