Kasımiye Medresesi'nde Mardinli çocuklar...
09:05
JINHA
MÊRDÎN - Tarihi Kasımiye Medresesi bahçesinde yaptıkları el işi bilekleri satan çocuklar, Mardin sokaklarında dolaşıp turist rehberliği yapıyor. Aylardır Kürdistan'da abluka altında yaşayan çocuklar "Ne istiyorsunuz" sorusuna da "Barış" diye yanıt veriyor.
Mezopotamya ovasını gören yükseklikte kurulu tarihi Kasımiye Medresesi'nin dış avlusunda her yaştan birçok kız çocuğu el emekleri olan boncuk bileklik, kolye ve süs eşyalarını satarak ev ekonomilerine katkı da bulunuyor. Aşırı sıcak hava nedeniyle bekçinin tüm kızmalarına rağmen medresenin iç avlusundaki havuzda yüzen çocuklar, günün büyük kısmını burada geçiriyor. Mardin'in eski dar sokaklarında dolanırken karşımıza çıkan iki erkek çocuğu ise "Mardin esprisi" adını verdikleri dizeleri sıralayarak turist rehberliği yapıyor. Kendi harçlıklarını kazanmak için çalışan çocuklar, savaştan kaynaklı kimsenin gelmediğini bu yüzden hiç para kazanmadıklarını söylerken, güzel bir dünyanın hayalini kuruyor.
'Savaş olduğu için kimse gelmiyor'
Aynı aileden olan çocuklardan 13 yaşındaki Aynur Taş, hafta sonları ve tatillerde çalışıyor. 7 sınıf öğrencisi Aynur, annesi ve ablasıyla boncuk yapıp, satıyor. Çarşıdan boncuklarını alıp, iğne iplikle şekil veren Aynur, "08.00'den 15.00'e kadar çalışıyoruz. Bu sıcak havada çalışmaya alışmışız. 3 yıldır çalışıyorum. Turistler çok geldiğinde 100 adet satıyorduk. Sezon açılmadığında da 5-10 tane satıyorduk. Ama savaş olduğu için kimse gelmiyor" şeklinde anlatıyor.
'Annem, ihtiyaçlarımızı karşılıyor'
Gelen turistlerin kendilerine ilgi gösterdiğini ve "Hazır mı alıyorsunuz, yoksa siz mi yapıyorsunuz" sorularını yönelttiğini dile getiren Aynur, "Biz de 'el emeği göz nurudur biz yapıyoruz' diyoruz. Daha önceden burada oturduğumuz sandalyelerimiz, masalarımız ve gölgeliğimiz vardı. Ama sonra 'kaldıracağız' dediler. Biz de masalarımızı getirdik. Bazen ödevlerimizi de getirip burada çalışıyoruz. Sattığımız ürünlerin fiyatı 5, 3, 2 ve 1 TL arasında değişiyor. Paramı anneme veriyorum. Bazen ekmek alıyor ya da kıyafet. İhtiyaçlarımızı karşılıyor" diyor.
'Barış olmasını istiyorum'
11 yaşındaki Havin Taş ise 4. sınıfta bu işi yapmaya başlıyor. Kazandığım parayı annesine veren Havin, harçlığını annesinin elinden alıyor. 11 yaşına rağmen "ekmeğimizi kazanıyoruz" diyecek kadar büyümek zorunda kalan Havin, "Geçen yıl gibi değil, satamıyoruz. Savaştır, bombalar patlıyor o yüzden turist gelmiyor. Barış olmasını istiyorum. İşimizi seviyoruz. Birlikte oynuyoruz. Havuza giriyoruz. Çok sıcak olunca ağaçların altına gidiyoruz" diyor.
'Herkes kardeşçe yaşasın istiyorum'
13 yaşına rağmen 5 yıldır çalışan Vetfa Taş ise günde iki saatini dışarıda bu işle geçiriyor. Onun öncesinde de evde çalıştığını söyleyen Vetfa, "Arkadaşlarım gelmiyor ama ben sıkılıp erken dönüyorum. Alışmışız güneşin sıcaklığına. Genellikle hiç satamıyoruz. Satış yaptığımızda ise 3-4 tanedir. Savaştan kaynaklı kimse gelmiyor buralara. Korkuyorlar. Bazen Mardin den gelenler oluyor onlar alıyor. Barış olmasını ve eskiden olduğu gibi yaşamın güzel geçmesini istiyorum. Herkes kardeşçe yaşasın istiyorum" şeklinde belirtiyor.
'Barış olsun istiyoruz'
"Annem, ablam ve ben birlikte yapıyoruz boncuklarımızı" diyen 12 yaşındaki Seher Taş, aynı zamanda burada arkadaşlarıyla birlikte güzel zaman geçirdiğini söylüyor. 5-6 saat çalıştığını anlatan Seher, "Top oynuyoruz, havuza giriyoruz, ders çalışıyoruz. Boncuklarımızı yapıyoruz. Büyüklerimizde aynı şeklide gelip burada bu el işlerimizi satmış. Önce daha çok satıyorduk şimdi az satıyoruz. Savaş olduğu için korkuyorlar gelmiyorlar. Barış olsun istiyoruz" diyor.
Seher'le konuşurken araya giren küçük çocuklar ise Cumhurbaşkanı'na öfkesini dile getiriyor.
'Bisiklet alacağım'
Mardin'in tarihi sokaklarını dolanarak turistlere rehberlik yapan Mehmet ve Umut ise, "Birbirimizi gördük sevdik hemen ve arkadaş olduk. Şimdide birlikte 6 aydır çalışıyoruz. Çalışmadan önce araştırma yapıyoruz. Ulu Cami'deki Artuklu yazılarını, Zinciriye Medresesi'ndeki ışığı geçiren taşı, camilerin tarihini öğreniyoruz. Araştırmak hoşumuza gidiyor. Günde iki saat çalışıyoruz. Evde bilgisayar yok bu yüzden internet kafede araştırma yapıyoruz" şeklinde açıklıyor.
Mehmet'in hayali bisiklet almak. Umut ise tablet almak istiyor.
'Yabancı turist hiç yok'
Kiliselerin tarihini bilmediklerini camilerin tarihi bildiklerini söyleyen çocuklar, "Yabancı turist hiç yok. Yerli turist ise fazla değil" diyor.
(ce-ea/gc)