DOSYA HABER Yazdır Kaydet

Erkek-devlet şiddete soyundu, kadınlar direnişi giyindi (2)

Dosya Haber
Kasım 20 / 2016


 

 
Türkiye’de 2016: Kadın düşmanı politikalar derinleşti, kadınlar direnişe geçti
 
JINHA
 
HABER MERKEZİ – Türkiye devletinin bir sene boyunca Kürdistan’da açtığı savaşta çok sayıda kadın katledilirken, bu saldırılar batıda da infazlar olarak yüzünü gösterdi. Katledilmiş kadınların bedenlerini teşhir eden erkek-devlet zihniyeti, kadın düşmanı politikalarını da artırarak kadınların yaşamlarını hedef aldı. ‘Yarım kadın’dan ‘madam gibi ölmeyi’ reddeden erkek devlet zihniyetine karşı kadınlar direnişi giyinerek mücadeleyi büyüttü.
 
Kadına yönelik katliam ve şiddet sarmalının tüm hızıyla sürdüğü bir yılı daha geride bırakıyoruz. 2017’ye girerken yüzlerce kadın erkek-devlet şiddeti sonucu katledildi, yüzlercesi ise erkek şiddetine maruz bırakılmaya devam etti. Kadın katillerine ceza indirimleri uygulayan, cinsel saldırıda rıza arayan, eril yargıyla iş birliği yaparak kadın düşmanlığını pekiştiren Türkiye devleti, erkek şiddetinin artışını da sağlamış oldu. 
 
Ablukalarda yüzlerce kadın katledildi
 
Ancak Türkiye’deki şiddeti konuşmak için öncelikle Kürdistan’a bakmak gerekiyor. Aylarca süren devlet ablukasında, savaşın erkek yüzü en çok kadınları hedef aldı. Selamet Yeşilmen’den Taybet İnan’a, yüzlerce kadın işgalci bir devletin açtığı savaşta katledilerek bedenleri günlerce sokakta bekletildi. Erkek-devlet batı da kadın politikasına ve örgütlülüğüne tahammül edemedi. Kürdistan’da Sêvê, Pakize ve Fatma’yı hedef alarak katleden devlet, batıda da Dilek Doğan'dan Dilan Kortak'a, Yeliz Erbay ve Şirin Öter gibi kadınları erkek-devlet şiddetiyle katletti.
 
Türkiye-IŞİD ortaklığında katliamlar
 
AKP hükümetinin ortaklık yürüterek sınırlarında beslediği IŞİD’in bombalı saldırılarında Diyarbakır, Suruç, Ankara ve Antep’te yüzlerce kadın katledildi. Aynı hükümetin çıkardığı yasalarla kadına karşı şiddet, cinsel saldırı ve çocuğa karşı cinsel istismar büyük oranda artış gösterdi. Kadın düşmanı politikalardan güç alan erkekler, kadınlara yaşam alanlarının her noktasında saldırdı.
 
Cinsiyetçi duvar yazıları
 
Özel harekat polisleri bir yıl içerisinde Kürdistan’da askerle birlikte yaptıkları saldırılarda çok kez cinsiyetçi yazılamada bulundu. Aylar süren saldırılarda kentlerin duvarlarına JÖH ve PÖH tarafından “Kızlar ininize girdik”, “Fıstık biz geldik”, “Geldik sadece karılarınız vardı”, "O bombayı a..a.. sokayım", “Bodrumda aşk başka oluyor", "Temizlik imandır", “Nerdesiniz A… kızları”, "O……. kürtaj yapmak bedava" yazılamaları yapılmıştı. Aylar sonra Cizre’ye dönen kadınlar, yıkılmış yakılmış evlerinde iç çamaşırlarının gardıroplara çivilerle asıldığını söylerken, etrafta çok sayıda kondom bulduklarını aktarmıştı. 
 
Katledilmiş kadınların bedenlerine işkence
 
Cizre raporunda katledilmiş kadınlara dair aktarılanlar ise Cizre'de devlet tarafından nasıl bir savaş açıldığını ve ne boyutta bir savaş suçu işlendiğini gözler önüne serdi. Rapora göre, kadınların ölü bedenlerinin çıplak haldeki fotoğrafları, JİTEM adlı hesaplar aracılığıyla, sosyal medyada paylaşıldı. Aynı şekilde, bu ölü bedenlerin üzerinde, kadına yönelik aşağılayıcı ve ırkçı yazılamaların yapıldığı görüldü. Bazı kadın cenazelerinde memeleri kesildi. Henüz 15 yaşındaki bir kadının gözleri çıkarılıp bedeni parçalanarak katledildi, katledildikten sonra bedenine işkence edildi ve hatta yakıldı. Bir başka kadının cenazesi de ailesince, kafası olmayıp dört parçaya bölünmüş halde bulundu.
 
Van'ın merkez İpekyolu ilçesine bağlı Hacıbekir Mahallesi'nde bulunan bir eve yönelik düzenlenen baskında bir kadını infaz eden, evde bulunan 4 kadını da gözaltına alan özel harekât polisleri, komşu evlerin duvarına ise "Geldik sadece karılarınız vardı. Toplar, fistanlılar" şeklinde cinsiyetçi ve ırkçı yazılamalar yazarak yine Türk bayrağı çizdi.
 
15 Temmuz ve sokağın erkekliği
 
Türkiye’de cinsiyetçiliğin doruğa çıktı tarihlerden biri de 15 Temmuz sonrasıydı. Cumhurbaşkanının ve AKP'lilerin "sokağa inin" çağrısından sonra, sokağa inenlerin sosyal medyaya düşen görüntülerinde, cinsel saldırı tehditlerinden cinsiyetçi küfürlere kadar eril hakimiyet kendini bir kez daha gösterdi. Aynı zamanda sokağa çıkan bu güruhun, sokaktaki kadınları sözlü ve fiziksel tacize maruz bıraktığını ve cinsel saldırıyla tehdit ettiğini gördük.
 
Hemşireye taciz meşrulaştırıldı
 
Başbakan Binali Yıldırım AKP grup konuşmasında, halkın artık acil servislere sadece tedavi için gitmediğini söyleyerek, bu servislerin taciz için işgal edilmesini “şirin” yorumladı. Binali, acil servislerde çalışan kadınlara yapılan cinsel saldırıyı ise meşrulaştırdı. İnsanların artık daha kaliteli sağlık hizmeti aldıklarını iddia eden Binali, "Dün bir arkadaşımız söyledi, çok ilgimi çekti. Acil servislere bayramda vatandaşlar gidiyorlarmış. Ne için gidiyorlarmış biliyor musunuz? Kız bakmaya gidiyorlarmış” dedi.
 
Kadını anne olarak gören zihniyet: Yarım kadın
 
Anneliği kutsayan, kadını yalnızca anneden ibaret gören AKP hükümeti ve Cumhurbaşkanı söylemleriyle de bu zihniyeti çok kez ortaya koydu. cumhurbaşkanının “Anne olmayan kadın yarım kadındır” cinsiyetçi söylemlerine karşı kadınlar isyana geçti. Cumhurbaşkanı Tayip Erdoğan kadınlara karşı düşmanca yaklaşmayı sürdürürken, bir konuşmasında "Nüfus planlamasıymış, doğum kontrolüymüş, hiçbir Müslüman aile böyle bir anlayışın içinde olamaz" dedi. Tayyip’in sözlerini destekleyen Sağlık Bakanı Recep Akdağ ise akabinde "Nüfus planlaması ya da doğum kontrolü lafı artık tarihe karışmıştır. Sezaryen doğuma gücüm yettiğince mani olacağım" şeklindeki cinsiyetçi söyleme yer verdi. 
 
Aile Bakanlığı için kadın yok!
 
Ankara Kadın Platformu, kadın politikası üretmek yerine erkek zihniyetini koruyan politikalar yapan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı için bir gazete ilanı verdi. Platform, Bakanlığın eril politikalarının karşısında duracaklarını belirterek, Bakanlığa çalışmalarında "kadın bakış açısı" diledi. Bu ilan, cinsel istismar faillerini koruyan Aile Bakanlığının politikalarına net bir cevap oldu.
 
Madam gibi öleceğiz!
 
Cumhurbaşkanı Tayip Erdoğan Trabzon'da yaptığı bir konuşmada "Bir adam gibi ölmek var birde madam gibi" açıklamalarında bulundu. Konuşmanın ardından mecliste HDP Milletvekili İdris Baluken'in sorusu üzerine Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya da, "Türk kadınları adam gibi ölmeyi çok iyi bilir" açıklamasında bulundu. 
 
2016’nın 6 ayında 153 kadın katledildi!
 
2015 yılında 303 kadın erkek şiddeti sonucu katledildi. 2013’te 237 ve 2014’te 294 kadın katledilirken, 2016’nın ilk 6 ayında 153 kadın katledildi. Son ekim ayı raporlarına göre tam 23 kadın, ekim ayında katledildi.
 
Kadın düşmanı politikalar
 
Mecliste kurulan 'Aile Bütünlüğünü Olumsuz Etkileyen Unsurlar ile Boşanma Olaylarının Araştırılması ve Aile Kurumunun Güçlendirilmesi İçin Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi İçin Meclis Araştırması Komisyonu', bilinen adıyla 'Boşanmaları Araştırma Komisyonu' hazırladığı raporu meclise sundu. Meclis Adalet Komisyonu tarafından kabul edilerek Genel Kurul’a gönderilen kanun tasarısında, 15 yaşını tamamlamamış her çocuğa karşı gerçekleştirilen her türlü cinsel davranış cinsel istismarın suç sayılmasındaki yaş sınırı 12’ye düşürülecekti. Bu rapor sırasıyla şunlara sebep oldu:
 
Cinsel istismar yaş sınırı 15’ten 12’ye indirildi
 
Anayasa Mahkemesi (AYM) önce Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 103. madde 1. fıkradaki "15 yaşını tamamlamamış her çocuğa karşı gerçekleştirilen her türlü cinsel davranışın cinsel istismar sayılacağına" ilişkin hükmü iptal etti. Altı üyeye karşı yedi üyenin oyu ile alınan iptal kararı, 13 Ocak 2017'de yürürlüğe girecekti. AYM, daha önce açılan bir davada, çocuğa cinsel istismar suçunda en az 16 yıl hapis cezası verilmesini düzenleyen TCK'nin 103/2. fıkrasının da iptal edildiğini hatırlatmıştı. 
 
Anca Türk Ceza Kanunu’ndaki (TCK) en yapılan değişiklikle, 12 yaşından küçük ve büyük çocuklara yönelik cinsel istismarda farklı cezalandırılmaların uygulanması öngörülecek. Değişikliğin gerekçesi olarak Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) 14 Temmuz’da iptal ettiği maddelerin değiştirilmesi gösterildi. Bu tasarı kabul edilirse, cinsel saldırıdan istismara kadar her türlü cinsel saldırıda rıza arayan eril yargı sistemi, böylece 12 yaşından büyük çocuklara cinsel istismarda cezasızlık için ‘rıza’ kavramına başvurabilecek.
 
Cinsel istismar mağduru evlendirilecek!
 
Ancak bu hafta içinde AKP tarafından Meclise cinsel istismarda bulunan kişinin mağdurla evlenmesi durumunda ceza verilmemesini öngören bir teklif verdi. Önerge Meclis Genel Kurulu'nda kabul edildi. CHP ve MHP'nin karşı çıktığı önerge Salı günü Meclis Genel Kurulu'nda görüşülecek. AKP'nin son dakikada Meclis'te oylattığı önergenin görüşülmesi yine AKP'lilerin oylarıyla kabul edildi.
 
Cinsel saldırıya hadım çözümü!
 
Resmi Gazete’de yayımlanan “Cinsel Dokunulmazlığa Karşı Suçlardan Hükümlü Olanlara Uygulanacak Tedavi ve Diğer Yükümlülükler Hakkında Yönetmelik”in 7/1. maddesi ile "cinsel dokunulmazlığa karşı işlenen suçlardan hapis cezasına mahkûm olmuş kişiler hakkında, hükmün infazı ve denetimli serbestlik süreleri içerisinde cinsel dürtünün azaltılmasına veya denetimine yönelik tedaviler ile cinsel isteğin azalmasını veya yok edilmesini sağlayan tedaviye tabi tutulmalarına ilişkin hüküm" yürürlüğe girdi. Bir şiddet türü olan cinsel saldırı, bu yönetmeliğe göre bir hastalık gibi ele alınarak suçu işleyen kişi 'kimyasal hadım'la tedavi edilmeye çalışılacak. Bu yönetmelikle toplumsal boyutu olan bu suç kültürü bireyselleştirilerek bedenî bir cezaya indirgenecek. Üstelik suç, başka bir suçla engellenmeye çalışılacak.
 
Kadın politikacılar tutuklandı
 
Son dönemde DBP'li belediyelere kayyım atamalarıyla, eş başkanlık sistemiyle kadın eşit temsiliyeti kazanan kadın politikacılar tutuklandı. Kayyım atamalarıyla pek çok kadın politika merkezi kapatıldı. HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, DBP Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Başkanı Gültan Kışanak, KJA Sözcüsü Ayla Akat Ata, HDP’li vekiller Selma Irmak, Leyla Birlik, Nursel Aydoğan, Gülser Yıldırım ile birlikte çok sayıda DBP’li siyasetçi kadın tutuklandı. kadının siyasetteki eşit temsiliyet hakkına vurulan bir darbe olduğunu kaydeden MYK üyesi Fatma Gül, "Eşbaşkanlık sistemiyle kadın siyasetin zirvesindeki yerini almıştır. Kayyım atamaları kadının siyasetteki özneleşen konumuna darbedir" dedi.
 
Kadın kurumları mühürlendi, JINHA kapatıldı
 
Türkiye'de 15 Temmuz darbe girişiminin ardından ilan edilen ve daha sonra Meclis onayı ile uzatılan OHAL uygulamaları kapsamında kadın çalışmaları hedef alınmaya devam ediliyor. Son alınan karar ile Türkiye genelinde aralarında birçok kadın derneğinin de bulunduğu 370 derneğin çalışmaları durdurularak kapıları mühürlendi. Kadım kurumları ise, "Kapılarımızı mühürleyebilirler ama bizim mücadelemizi, ruhumuzu kilitleyemezler" sözleri ile kadın mücadelesine devam mesajı verdi.
 
Dünyanın ilk ve tek kadın haber ajansı Jin Haber Ajansı (JINHA), Kanun Hükmünde Kararname ile kapatıldı. Bütün saldırılara, engellemelere, gözaltı ve tutuklamalara karşı susmayan JINHA, KHK ile susturulamayacak. JINHA, kadınların ve kadın mücadelesinin sesi olmaya devam edecek. Erkek devletin, erkek hükümetin karar verdiği hükümlere boyun eğmeyecek JINHA, “Erkekler ne hüküm verir" diye düşünmeden kadınların sesi olarak yazamaya devam edecek.
 
YARIN: 
 
* Rojava'da kadınlar devrimi örmeye devam ediyor
 
* Güneyli kadınlar baskı politikalarına karşı direniyor