Êzidî kadınlar '74'üncüye izin vermeyeceğiz' diyor (6)
Dosya Haber
YPJ-Şengalli Raperin direnişe çağırdı
Tuğba Akyılmaz/Şengal
ŞENGAL - DAİŞ çetelerinin Êzidîlere yönelik gerçekleştirdiği katliamın ardından kadınların direnişe katılarak oluşturdukları YPJ-Ş öz savunma birliğiyle direnişin ardından bir yıl geçti. YPJ-Ş Komutanı Raperin Engizek göç eden Êzidî kadınlara savunmaya katılma çağrısında bulunarak, "Gelin Ezidxan'ın ve Êzidîliğin korunması için birlikte direnelim. Kaçarak bu ağır vebalin altından kalkamazsınız. DAİŞ'in elindeki esirleri kurtarmadan özgürleşemeyiz, 73 fermana karşılık ancak direnerek karşılık verebiliriz" diyor.
Savaşlar en çok kadınları ve çocukları yaralar, yaralarını dahi sarmaya zamanı olmayan Êzidîler, 73'üncü fermanla birlikte tekrar katliama maruz kalırken yanı başında onları savunmakla görevli olan kişiler tarafından terk edilirken YJA Star ve HPG ile bitlikte YPJ-Ş birliklerini kurarak öz savunmaya geçtiler. YPJ- Şengal böyle bir atmosferde kuruldu, YPJ Şengal Komutanı Raperin Engizek de direnişi katliamın ardından tanıyan kadınlardan. Fermanın yıl dönümü vesilesiyle ajansımıza konuşan YPJ Şengal (YPJ-Ş) Komutanı Raperin Engizek fermanın kadınlarda yarattığı psikolojiyi ve buna karşılık direnişin dirilttiği yaşam umudunu değerlendirdi.
'Öncesinden bir hazırlık yoktu'
DAİŞ'in hedefine ulaşmasa da toplumsal hafızada ciddi hasarlar yarattığını kaydeden Raperin, "Egemenler bir halkı yok etmek için önce kadınlara yönelir, bundan DAİŞ de Êzidî kadınlarına saldırdı. Böylelikle toplumumuzu ortadan kaldırmayı planladılar. Bu saldırılar toplumumuzda korku, kaygı, güvensizlik oluşturdu özellikle peşmergenin kaçışı son umudu da yok etti. Ancak gerillanın, YPG'nin alana müdahale etmesi, halkımızı kurtarması ve burada savaşması halkımızda artık yaşama tutunacak bir dal oluşturdu" dedi. Kadınların çetelerce alıkonulmasında, tarihsel bilinçten yoksunluğa bağlayan Raperin, "Çünkü bu anlamda daha önce hiçbir savunma mekanizması oluşturulmamıştı" dedi.
'Êzidîler'de her şeyi Allah'a havale etme vardı'
Katliamı hatırlatan Raperin, "Bundan daha ağır ne olabilirdi ki, bir anne çocuğunu arkasında bırakıp gitmek zorunda kalıyor, ailenin tüm fertlerinin öldürülüşüne tanıklık ediyorsun, çocuğu öldürülüp poşete konulup annenin eline veriliyor, gözünün önünde kızına eşine tecavüz ediliyor. Biz bütün bunları yaşadık, kadınlar Ortaçağ'daki gibi köle pazarlarında satılıyor. Halkımız ölümle yaşam arasında kalmışlık psikolojisi yaşadı. Ne insan gibi yaşama hakkı var nede tam ölüm, gıdım gıdım, gün be gün ölümü yaşamak bunun ne demek olduğunu yaşamayan biri hissedemez. Eziklik psikoloji yaratıyorlar üzerimizde. Êzidîler içinde kullanılan çok yaygın bir kelime var; dünya da yıkılsa, ne olursa olsun Allaha kalırmış, Yani her şeyi Allaha havale etme durumu, oluruna, bırakmışlar hayatı. Bu durumu içselleştirme, normalleştirme ve kader diye sineye çekme durumu var ki en büyük tehlike bizim için budur aslında. İçimizde bu anlayış yaşandı" diye konuştu.
'İktidarlar ben olduğum sürece sen varsın diyor'
Halk olarak büyük bir umutsuzluk içindeyken PKK'nin alanı savunmaya geçmesiyle kendilerinde bir umut yeşerdiğini söyleyen Raperin, bu cesaretle Êzidî kadınlar olarak YPJ- Şengal'i kurduklarını söyledi. Raperin, "YPJ- Şengal'in kurulması kadınlarımızda çok büyük bir güven oluşturdu. Bunlar kader değil anlımızda yazılmamış bunu kabul etmemek gerekiyor dedik. Tarihte birçok kez gördük Osmanlılarda, Safaviler de en son Irak ve yerel hükümet de aynı şeyi bize yaptı. Hep bizim gücümüz yok birileri bizi savunsun dedik. Bu bizi savunsun dediğimiz güçler başımıza getirmediklerini bırakmadılar. Halkımızın beyninde, ruhunda korkuyu karakter haline getirdiler. Rehavet yaşadık, maaşlarla, maddiyatla halkımızı kendine bağladılar, bir yandan bir şeker verdiler diğer yandan bir tokat attılar yani 'ben olduğum sürece sen varsın' dediler Şengal dağlarında binlerce şikeft var. Fermanlarda halkımız dağlara sığınırdı ve böyle kendini korurdu. Biz aslında dışa dayandığımızda ve sırtımızı başkasına verdiğimizde kaybettik. Onlara güvendik ve onlara sırtımızı dayayınca biz katledildik aslında hiçbir fermanda bu kadar savunmasız ve hazırlıksız yakalanmadık bundan bu ferman bize çok ağıra mal oldu" diye anlattı.
'DAİŞ'in elindeki kadınların öcünü alacağız'
"Êzidî halkı olarak kimin bizi koruyacağı, kime güveneceğimiz noktasında netleştik. Her anlamda nasıl davranmamız gerektiği noktasında artık netiz" diyen Raperin, YJA- Star'ın gücünü, örgütlenmesini gördükçe kadına atfedilen cinsiyetçi profillere bürünmüş kabuklarını daha cesur bir şekilde kırdıklarını söyledi. Raperin şöyle devam etti: "Şehit Armanç, Evrim, Vinar bize örnek oldu. Burada şehit düşen kadın arkadaşlar bize esin kaynağı oldular. Onlarla kadının neler yapabileceğini anladık. Anladık ki devrimi yürüten güç kadındır. Düşünceyi geliştiren kadındır. Esas amacımız Şengal topraklarını kurtarmak, kadın olarak kendimizi özgürleştirmeden toprağımızı özgürleştiremeyiz. DAİŞ'in eline düşen kadınların öcünü alma sözünü veriyoruz, onlar esirken hiçbirimiz özgür değiliz. YPJ- Şengal olarak egemenlikli güçlere karşı da mücadele etmeliyiz. Êzidî erkekleri de hiç kendini sorgulamıyor, onları değiştirmekte bizim elimizde. Êzidîliğin özünde özgürlük, demokrasi var bu dış etkileri aşıp kendi dinimizin özünü yaşamaya çalışacağız. Dil, toprak, kültür, din ve özgürlük esas görevimizdir."
Kadınlara direniş çağrısı
"Üzerimize gelen saldırıları evimizde oturarak geri püskürtemeyiz" diyen Raperin, tüm kadınların öz savunmaya katılması gerektiği vurgusunu yaptı. Raperin, "Gelin Ezidxan'ın ve Êzidîliğin korunması için birlikte direnelim. Herkes gelip bizimle omuz omuza savaşabilir. Ortadoğu'da en kadim dinlerden biri de Êzidî dinidir. Bu dinin korunması insanlık görevidir. Özellikle kadınları bu tarihi görevi yerine getirmeye çağırıyoruz. Bugün birçok Êzidî aile kurtuluşu kaçmakta, Avrupa'ya gitmekte görüyor. Kurtuluşumuz bu topraklardadır. Biz bu topraklarda kaybettik ve ancak bu topraklarda onurumuzu ve şerefimizi kazanabiliriz. Kaçarak bu ağır vebalin altından kalkamazsınız. Gelin hep birlikte direnelim. 73 fermana karşılık ancak direnerek karşılık verebiliriz" çağrısında bulundu.
Yarın: Savaş suçlularının Lahey'de yargılanması için harekete geçildi
(zd)