Sakine, Fidan, Leyla'nın direniş ruhu binlerce kadınla devam ediyor 
 
JINHA
 
HABER MERKEZİ - Paris'te 9 Ocak 2013 yılında katledilen Kürt kadın siyasetçileri Sakine Cansız, Fidan Doğan ve Leyla Şaylemez'in aramızdan ayrılışlarının 4'üncü yılına giriyoruz. Sê Jinên Azad şahsında kadın özgürlük mücadelesine vurulmak istenen darbe; Kobanê'de, Şengal'de, Nusaybin'de, Sur'da, Cizre'de kadınların devraldığı direniş ruhuyla boşa çıkartılıyor.
 
PKK'nin öncü ve kurucu kadrolarından Sakine Cansız (Sara), KNK Paris Temsilcisi Fidan Doğan (Rojbîn), Avrupa Kürt Gençlik Hareketi üyesi Leyla Şaylemez (Ronahî), 9 Ocak 2013 günü Fransa'nın başkenti Paris'te Kürdistan Enformasyon Bürosu'nda katledildi. Sakine, Fidan ve Leyla, diasporada Kürt kültürünü ve mücadele geleneğini yaşatma, Kürt kadınının ve halkının mücadelesini tanıtma misyonunu üstlenmişti. Üç kadından bir olan Sakine Cansız, Dêrsim'de 1958 yılında Alevi bir ailenin 8 çocuğundan biri olarak dünyaya gelir. Küçük yaşlarda Kürt ulusal mücadelesiyle tanışan Sakine, devrimci arayışlarının olduğu bir süreçte PKK ile tanışarak katılım yapar. 
 
İlkesi haksızlığa ve zulme karşı direnmekti
 
PKK'nin kurucularından Sakine, YAJK 1. Ulusal Kadın Kongresi'nde aktif yer alarak, kadın hareketinin merkezine seçilmiştir. Kadın hareketi çalışmalarında görev ve sorumluluklarını yerine getirmede büyük bir emeğin sahibi olan Sakine, 40 yıllık uzun soluklu bir mücadele sürecinde ömrünü ezilen halkların kurtuluşuna, kadınların özgürlüğüne, insan olmanın hakikatine, dağlara, kavgaya adamış direngen ve inatçı bir kadındı. Onun için insan olmanın en temel ilkesi ve ölçüsü her şeyden önce haksızlığa ve zulme karşı direnmekti. Acımasızlığa, adaletsizliğe, eşitsizliğe, ikiyüzlülüğe, yalancılığa karşı asla pes etmemiş, kendisini geri çekmemiş, yılmadan mücadelesine davam etmiştir.
 
Kadınlar için her zaman büyük bir güç kaynağıydı
 
Sakine, PKK hareketinin ve kadın özgürlük mücadelesinin öncüsü olmuştur. Sakine, direnişçi kişiliği ile özgürlük arayışına yön vermiş, kadın özgürlük mücadelesi için her zaman en büyük güç kaynağı olmuştur. PKK Lideri Abdullah Öcalan Sakine'yi "Özgür kadın mücadelesi Sakine'nin mücadelesidir" şeklinde ifade eder. Sakine, kadınlar için bir özgürlük tarihi, belleği, örgüt ve mücadele bilinci olmak kadar, moral, güç, iddia ve yaşam kaynağı olmuştur. Bundan dolayı Sakine'nin mücadelesi aynı zamanda kadın özgürlük hareketinin mücadele tarihi olarak kabul edilir. Tarihe mal olmuş Beselerin, Zarifelerin, Leyla Qasımların, Rosa ve Claraların ve nice bedel ödeyen kadınların yarattığı mirası devralan Sakine, sadece Kürdistan halkına değil Ortadoğu halklarına mal olmuş, evrensel bir boyut kazanmıştır. 
 
İlk siyasi savunma yaparak bir ilke imza attı
 
Bugün başta Rojava olmak üzere tüm Kürdistan'da Kürt özgürlük mücadelesinin yenilmezliğinde kadının ayağa kalkışının rolü belirleyicidir. Böyle bir direnişin ortaya çıkmasında da Sakine'nin zindan direnişi, zindan direnişinde oynadığı rol belirleyicidir. Öncü kadın misyonuyla hem işkence karşısında hem de verdiği mücadeledeki direngenliğinden dolayı tüm kadınlara örnek olan Sakine, 1980'lerde merkez üyeliği ve kurucu üyelikten yargılanırken, burada da bir ilke imza atarak ilk siyasi savunma yapan Kürt kadın olarak adını tarihe yazdırır. Sakine ayrıca "Esat Oktay'ın suratına tüküren kadın" olarak ta birçok kişi tarafından bilinir. Sakine direnişiyle, zindan direnişinin yenilmezliğini yarattığı gibi, bütün direnişçilere büyük bir moral güç, mücadele gücü, mücadele azmi kazandırdı. Sakine'nin direnişçi ruhu, barışa olan özlemi, özgürlüğe olan tutkusu, halkların kardeşliğine olan inancı bugün Rojava, Kuzey Kürdistan direnişi şahsında tüm dünya kadınlarını buluşturdu, barış, demokrasi ve özgürlük mücadelesinde ortaklaştırdı.
 
Enternasyonal kişiliği evrensel kadın mücadelesini geliştirdi
 
Sakine enternasyonal kişiliği, mütevazi, kapsayıcı, kucaklayıcı, dışa dönük yapısıyla da kadın özgürlük hareketini dünya kadını ile buluşturmada, kadın deneyimlerini ortaklaştırmada ve evrensel kadın mücadelesinin gelişmesinde başarılı bir mücadelenin sahibi olmuştur. Bu konudaki sınırsız emeğinin ve çabasının karşılığını da 9 Ocak'ta dünya kadın hareketlerini etrafında toplayarak almıştır. 9 Ocak katliamı Sakine, Fidan ve Leyla şahsında kadın özgürlük mücadelesine sıkılan kurşunlardır. Bu katliamla kadın özgürlük mücadelesine darbe vurulmak, özgür kadın iradesi kırılmak istenmiştir. "Yaşamı Hep Kavga" olan Sakine, son nefesine kadar da inandığı değerler uğruna kavgasını sürdürdü. 
 
Fidan diplomasi alanında önemli başarılara imza attı
 
Sakine'ye yoldaşlık eden ve onunla birlikte katledilen kadınlardan birisi de Kürdistan Ulusal Kongresi (KNK) Paris Temsilcisi Fidan Doğan (Rojbîn) oldu. Diplomasi alanında sürdürdüğü çalışmaları ve başarılarıyla dikkat çeken Fidan, 17 Ocak 1982 yılında Maraş'ın Elbistan ilçesinde doğar. Fransa'da ailesiyle birlikte yaşayan Fidan, gençlik, kadın ve diplomasi alanında aktif olarak demokrasi mücadelesi verirken, 9 Ocak 2013 tarihinde Kürt kadın mücadelesi ve Kürt ulusal mücadelesinin ölümsüzleri arasına katılır. 
 
Leyla genç ömrüne inancı ve özgürlüğü sığdırdı
 
1 Ocak 1989 tarihinde Mersin'de dünyaya gelen Leyla Şaylemez ise aslen Diyarbakır'ın Lice ilçesinden. Devletin baskıları nedeniyle 17 yıl önce ailesiyle birlikte Almanya'da göç etmek zorunda kalan Leyla, burada Kürt ulusal mücadelesinde aktif rol alır. Kültür çalışmalarına büyük ilgi duyan Leyla, Kürt Kültür Derneği'nde folklor çalışmalarında yer alır, birçok defa kültür ve moral programlarında sahneye çıkar. Leyla, uzun süre sürdürdüğü kültür alanındaki çalışmaları ve Kürt kültürü alanındaki gelişimi ardından 2010 yılında PKK'ye katılır. İki yıllık bir sürecin ardından geçirmiş olduğu bir rahatsızlıktan dolayı tekrar Avrupa'ya gelmek durumunda kalan Leyla, genç yaşına rağmen aralıksız olarak demokrasi mücadelesini sürdürür. Avrupa Kürt Gençlik Hareketi çalışmalarında yer alan Leyla da, diğer iki Kürt siyasetçi kadın arkadaşıyla beraber Paris'te katledildi. 
 
Yarına: Dersimli kadınlar ve tanıklıklar: Sakine bize umudu ve direnmeyi öğretti
 
(mg)