DOSYA HABER Yazdır Kaydet

İsyanını direnişe dönüştüren kadınlar özgürlüğe yürüyor (6)

Dosya Haber
Mart 05 / 2016


 

Kadın teşisi bu kez jineolojiyi örmek için dönüyor
 
JINHA
 
HABER MERKEZİ - Kürt kadınlarının 30 yıllık mücadele deneyimimizden süzülen kadın bilimi olan jineolojiyle insanlık ve kadınlık yeniden yeşerecek. Jineoloji toplumun tüm kesimlerindeki kadınların mücadele tarihi boyunca biriken değerlerini, tecrübelerini, yaşanmışlıklarını, tıkanmışlıklarını ve potansiyel gelişim dinamiklerini kadın bakışı ve zekâsı ile yeniden yorumluyor. 
 
 
Kadın bilim (Jineoloji) tarih, sosyoloji, psikoloji ve tüm bilim disiplinlerini yeniden ele alarak yorumlamayı, kısacası tarihi eril okumalardan çıkarıp hakikat yörüngesine oturtmak için PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın önermesi olarak tartışıldı. Kadını özgürlük bilincinde yeniden tanımak ve tanımlamak için en temel ihtiyaç olan Jineoloji'yi bilmeyenler için alfabe niteliğinde olan Jineoloji'ye Giriş kitabı da yakın bir zamanda raflardaki yerini almıştı. Jineoloji'ye Giriş kitabı tıpkı içeriğinde kadının devrimsel çağlarına referans yaptığı gibi kapağına da kadının ilk icatlarından olan teşiyi taşımış. Jineoloji Akademisi tarafından kolektif kadın düşünsel emeğinin ürün olarak ortaya çıkan kitabın girişinde tanım ve mekan bütünlüğüne vurgu yapılıyor. Şimdi kitaptan yola çıkarak neden jineoloji sorusuna yanıt bulalım.
 
İnsanlık ve kadınlık yeniden yeşerecek
 
Binlerce yıl önce ninelerimiz çok daha zor koşullarda insanlık tarihine damgasını vuran köy devrimini yani insanlığın sürekliliğini, varlığını ve yaşamını garantileyen bir devrimi başardılar. Onların torunları olarak elimizdeki muazzam imkânlarla biz de Jineolojiyi geliştiriyoruz. Köklerimiz üzerinde aklımızı, ruhumuzu, duygu ve düşünce gücümüzü, insanlığımızı, kadınlığımızı yeniden yeşertiyoruz. Jineoloji düşüncesinin kadın eksenli yaşamlar kurmuş Ortadoğu'dan çıkması bu köklerle bağlantılı olsa gerek. Kadının tüm pozitif ilkleri yaşayıp yaşattığı bu kadim topraklar, aynı zamanda kadına tüm negatif ilklerin de yaşatıldığı topraklar olma talihsizliğine sahip. 
 
Jineoloji direngen damarlarla gelişiyor
 
Kadının tanrıçalık tahtına oturduğu ilk mekânlar da burası, tanrıçalık tahtından edildiği ilk mekânlar da. Kadının ana eksenli toplum-hukuk geliştirdiği yerler de buralar, ataerkil sistem tarafından ilk vurulup yenildiği yerler de buralar. Mitoloji, din, felsefe ve bilim bu gerçekliği ispatlayan birçok veriye sahip. İki nehir arasında yaşamlar kuran kadınlara da tanıklık etti Ortadoğu; oğlu tarafından katledilip parçalara ayrılan; cesedinden gök ve yer, gözyaşlarından Dicle ile Fırat yaratılan kadınlara da. Kadınlar bu coğrafyada tanrıça tahtında oturdular on binlerce yıl. Beş bin yıldır da tüm tahta geçenlerin ayakları altında ilk can verenler oldular. Ama, direngen, yaşayan, sevgiyle özgür atan damarlarını yitirmediler. Jineoloji bu direngen damarlarla gelişmektedir.  
 
Ortadoğu tanrıçalık kültürünün yıkıldığı ilk mekan
 
Ortadoğu tanrıçalık kültürünün yaratıldığı ilk mekân olduğu gibi kadınların inkârı, katledilmesi ve yabancılaştırılması temelinde bu kültürün yıkıldığı ilk mekân da olmuştur. Bu, ilk toplumsal sorun diyebileceğimiz kadın sorununa yol açan yıkımdır. Jineoloji ilk toplumsal soruna çözüm arayan ve bu çözümü geliştirme iddiası olan bilimdir. Bunun için kadınla ilgili tüm olguların, kadın-erkek ilişkilerine dair sorunların ve köklü özgürlük-eşitlik yanıtlarının,  inşa edilmiş erkek ve kadınlığın, kaba ve geleneksel cinsiyetçi anlayışların; bilimsel analizlerini yapacak, erkeği ve kadını insani varoluşuyla, özgürleşmesiyle tanıştırmanın yol ve yöntemlerini araştırıp bulacak bilim olma iddiasındadır.
 
Jineoloji kadın devriminin ruhunu yansıtacak
 
Yeni gelişen her bilim-düşünce, zamanının ruhunu yansıtır. Jineoloji 21. yüzyılda gelişen bir bilim olarak kadın devriminin ruhunu yansıtacak. Kadın devrimine hem yön verip onu besleyecek; hem de bu devrimden etkilenecek, ondan beslenecek. Jineolojinin çıkışında birçok temel kaynak vardır. Jineoloji kapsamındaki tarih bilimi bu kaynakların her birini ele alıp ayrı analiz edecektir. Bu kaynaklardan biri, yaşadığımız toprakların ana tanrıça kültürü ise diğeri anatanrıçalık yıkıma uğratıldığından beri bireysel ya da örgütlü yaşanan tüm kadın direnişleridir. Yakın tarih açısından da feminist hareketler, ulusal kurtuluş mücadelelerinde yer alan direnişçi kadınlar, gerilla kadınlar, toplumsal muhalefet hareketlerinde yer alan kadın örgütleri ve kadın kimlikleridir. Dünya kadınlarının yarattığı tüm direniş ve özgürlük değerleridir.
 
Kadın devrimine dev adımlar attıracak
 
Jineoloji, Kürt kadınlarının 30 yıllık mücadele deneyimimizden süzülüyor. Jineoloji toplumsal dinamikleri açığa çıkaracak ve zamanın ruhuna işleyecek bir rol oynama iddiasını taşıyor. Toplumu kategorize etmeden, kendi dinamiklerine hizmet eden bir devrimci anlayışla ele almayı hedefliyor. Kadınların böyle bir toplumsal dokuda ne yapacaklarına, ne olacaklarına, nasıl yaşayacaklarına özgürce karar verebileceklerine inanıyor. Özgür bir toplumun ve özgür bireylerin gelişimi için; jineoloji toplumun tüm kesimlerindeki kadınların mücadele tarihi boyunca biriken değerlerini, tecrübelerini, yaşanmışlıklarını, tıkanmışlıklarını ve potansiyel gelişim dinamiklerini kadın bakışı ve zekâsı ile yeniden yorumlamayı hedefliyor. Bu alanda birikmiş muazzam kadınlık hazineleri 21. yüzyılın ruhuna işlemenin, kadın devrimine dev adımlar attırabileceğine inanıyor.  
 
Kadın teşisi jineolojiye dönüyor
 
Yüzlerce kitap okuması ile zengin bir kaynakça ile kitabı kolektif emekle hazırlayan kadınlar sonuç bölümünde ise şu cümleleri sarf ediyor: "Binlerce yıl önce nasıl ahlaki-politik toplum kadın etrafından örgütlendiyse, 21. yüzyılda da demokratik uygarlık; aydınlanan, örgütlenen ve özgürlük için amansız mücadele eden kadın etrafından örgütlenecektir. Kadın toplumsallaşmasını demokratik modernitenin temel güçleri ile ittifak içinde yeniden yaratacaktır. Bu yaratım için ana kadın hukukuyla toplumsal yaşamın birçok ilklerinin yaşandığı Ortadoğu'da kadın teşisi bu kez Jineoloji'yi örmek için dönüyor." 
 
BİTTİ…
 
(mg)