DOSYA HABER Yazdır Kaydet

130 yıl önceki görkemli yürüyüşten bugüne 1 Mayıs (2)

Dosya Haber
Nisan 25 / 2016


 

 
Kazancı'da katledilen kadınlar hala alanları zapt ediyor 
 
Ceren Karlıdağ/ JINHA 
 
İSTANBUL - Henüz 17 yaşında katledilen Jale'den, örgülü saçları ile hafızlara kazınan Hacer'e 1 Mayıs'ta katledilen kadınlardan geriye birkaç satıra sığan anılar kaldı. Anılar birkaç satıra sığsa da, 1 Mayıs 1977 yılında katledilen kadınlar, bugün hala Taksim'i zapt etmek için mücadele veren kadınların arasında yaşıyor.  
 
"1977 unutulmaz yılın adı 1 Mayıs Bayramı idi" diyor Ruhi Su Sabahın Bir Sahibi var isimli türküsünde. 1 Mayıs katliamının üzerinden tam 39 yıl geçti. Katliamın izlerini taşıyan 1 Mayıs 1977 yılı unutulmasa da o gün katledilen kadınların isimleri, anıları, mücadeleleri zamanla silindi. "Beş yüz bin emekçi vardık taksim Meydanı'na girdik" diyor Ruhi Su türkünün devamında. Çeşitli illerden İstanbul`a gelen yaklaşık 500 bin kişi Taksim Meydanı'nı doldurmuştu o gün. DİSK başkanı Kemal Türkler konuşmasının sonuna geldiğindeyse etraftan silah sesleri duyulmaya başlandı. Kazancı Yokuşu`ndan aşağıya kaçmaya çalışan kalabalığı daha da korkutmak için bir daha ateş açıldı. İnsanlar panzerler altında kalarak ve birbirlerini ezerek kaçmaya devam etti.
 
28 kişi ezilme ya da boğulma nedeniyle, 5 kişi vurulma nedeniyle, 1 kişi de panzer altında kalarak yaşamını yitirdi, yaklaşık 130 kişi de yaralandı. Ölenlerin çoğu Kazancı Yokuşu'nun başında, park edilmiş kamyon yüzünden sıkışarak katledildi. Tarihe "Kanlı 1 Mayıs" olarak geçecek olan o gün Kazancı Yokuşu'nda 9 kadın katledildi. 1977 1 Mayıs'ı unutulmadı ama o kadınların anıları anlatılmaya anlatılmaya unutuldu.  
 
DİSK'in arşivlerinde katledilen kadınların bir kaç tanesinin uzaktan uzaktan tanıdıklarının numaraları bulunuyor. Uzaktan tanıdıklar hafızlarını yoklayarak anlatmaya çalışıyor o kadınları. Birçoğunun yakın akrabaları yaşamını yitirmiş, birçoğunun akrabaları ise o kanlı günü unutma işine önce katledilen yakınlarının anılarını unutarak başlamış. Diran Nergis, Hacer İpek Sarman, Hatice Altun, Jale Yeşilnil, Kıymet Duman, Leyla Altıparmak, Meral Özkol, Nazan Ünaldı ve Sibel Açıkalın yalnızca devlet katliamında değil, bellek katliamında da yok olan isimler. 
 
Hacer'in örgülü saçları ve devrimci kişiliği…
 
Hafızlarda son bir çırpınış olarak kalan Kıymet Duman aslen Çanakkale Bozcaadalı.Katledilmesinin ardından memleketine defnedilen Kıymet adına bir de anıt mezar yapılmış. Hemşire olan Kıymet, eşi ve karnında bebeğiyle 1 Mayıs'a katılmak için o gece Kazancı Yokuşu'nda arkadaşı Hacer İpek Sarman'ın evinde kalmış. Kıymet'in son gecesine ve 1 Mayıs öncesi taşıdığı heyecana tanıklık eden Hacerde tıpkı Kıymet gibi katledilen kadınlar arasında. Veteriner Fakültesi öğrencisi olan Hacer ise Militan Gençlik-Halkın Yolu Dergisi okuru üniversiteli bir genç. Arkadaşlarına Hacer'i sorduğumuzda bir örgülü saçları bir de grevden greve koşan devrimci kişiliğini hatırlıyorlar. Hacer'in uzun yıllar sonra mezarını bulan arkadaşları, her yıl onu ziyarete gidiyor. 
 
Tüm engellemelere rağmen alana giden Sibel…
 
Aslen Antakyalı olan Sibel ise İstanbul Üniversitesi Matematik Bölümü öğrencisiydi. Katledildiğinde 18 yaşında olan Sibel'i tanıyanlar, "Çok başarılı bir kadın ve güçlü bir devrimciydi" diyerek anlatıyor. Güçlü bir devrimci olan Sibel, İstanbul'da teyzesi ve eniştesi ile yaşıyordu. Sibel o gün 1 Mayıs için evden çıkmak istediğinde ise kız kardeşinin 'emaneti'  olarak gördüğü yeğeninin alana gitmesini istemeyen teyzesi Sibel'e engel olmaya çalışıyor. Tüm engellemelere rağmen, "Kalbinizi kırmak istemiyorum çekilin önümden" diyen Sibel, alana gidiyor fakat ezilme sonucu katlediliyor. 
 
Liseli kadınların mücadelesinde bir isim...
 
Katledilenler arasında en genç olan ise Jale Yeşilnil. 1960 yılında doğan Jale katledildiğinde henüz 17 yaşındaydı. Jale, şimdiki adı 50. Yıl Tahran Lisesi olan, Aryamehr Lisesi 3. sınıf öğrencisiydi. Yoldaşları 2 Mayıs tarihinde okuduğu okulun ismini değiştirerek Jale Yeşilnil Lisesi yapmıştı. Jale'nin adı bugün hala liseli devrimci kadınların mücadelesinde yaşıyor.
 
Hatıraları, anıları ve yaşamları egemenlerin yazdığı tarih sahnesinden silinen bu kadınların devrimci ruhları ise her yıl 1 Mayıs'ta Taksim Meydanı'na çıkmak için barikat barikat, sokak sokak direnen kadınların arasında dolaşıyor. 
 
(dk)