Sendikalı kadınlar: Savaşın bilançosu kadınlara ve emekçilere çıkartılıyor
 
JINHA
 
İSTANBUL/ANKARA - Devletin Kürdistan'da sürdürdüğü savaş konseptini Batı'da 'kiralık işçi' yasaları ile hisseden emekçiler 1 Mayıs'ta hem emeklerine sahip çıkmaya, hem de savaşa 'dur' demeye hazırlanıyor. 
 
Kadın emeğinin kamusal alanda görünürlüğü için sendikal faaliyet veren kadınlar tüm coşku ile 1 Mayıs'a hazırlanıyor. Savaş politikalarının kiralık işçi ve Torba Yasa dayatmaları ile emekçilere ödetilmek istendiğini belirten sendikalı kadınlar, "Bir yandan tek adamlığa giden yolun gereği olarak gördükleri kirli savaş yöntemleriyle her gün yeni ölümler ve acılar yaşanırken, diğer yandan erkek egemen kapitalizmin kadınlar için biçtiği rollerin gereği olarak kadını ücretsiz aile işçisi olarak köleleştiren yeni yasal düzenlemeler hayata geçiriliyor" diyor.
  
'Savaşın bilançosu kadınlara ve emekçiler çıkartılıyor'
 
DİSK Genel-İş İstanbul Şube Konut İşçileri Başkanı Nebile Irmak Çetin, Türkiye'de adalet, demokrasi, eşitlik kavramlarının rafa kaldırılmış olduğunu, yalnızca savaş, inkâr ve imha politikalarının yürütüldüğünü söyledi. Kürdistan'da yaşanan savaşa değinen Nebile, sözlerine şöyle devam etti: "Taş üstünde taş bırakmama politikası can alamaya devam ediyor. Savaşın bilançosu kadınlara ve emekçiler çıkartılıyor. Saray diktatörlüğünün kararlarına karşı çıkanlar ağır bedeller ödüyor, HDP'nin yöneticileri cezaevinde, 90'lar döneminde gördüğümüz dokunulmazlıkların kalkması gündemde. Elbette sonuç olarak Aleviler, kadınlar, sosyalistler, Kürtlerin ortak mücadelesini parçalayan bir politikanın şahidiyiz. Suruç katliamı sosyalistler ve Kürtlerin ortak mücadelesini parçalamak adına yapıldı. 10 Ekim'de emekçiler Kürtlerle buluşmak istediler. Sendikaların mitinginde 100 canımızı yitirdik. Bu savaş politikalarına karşı çıkmanın tek yolu ortak mücadeledir."
 
'Kadınlar kamusal alandan…'
 
AKP'nin seçim döneminde asgari ücreti artıracağı, taşeron işçilere kadro vereceği gibi vaatlerde bulunduğunu hatırlatan Nebile, bunların yapılmadığı gibi bir de 'kiralık işçi yasası' çıkarıldığını söyledi. Kiralık işçi yasası ile kadınların kamusal alandan uzaklaştırılmaya çalışıldığını, kadınlara yalnızca doğurganlığın emredildiğini belirten Nebile, "35 yıldır kadınların evlatlarını katlettiniz. Çocuk doğurtup asker yetiştirme hevesi içindedirler. Savaşın bedelini en ağır ödeyenler kadınlar, her gün yoksullaşarak İş tanımı olmayan işlerde çalışıyorlar" dedi. 
 
'Taksim emekçilerindir'
 
AKP'nin politikalarına karşı çıkmanın tek yolunun mücadele olduğunu dile getiren Nebile, "Biz alanları taleplerimizle doldurmak zorundayız. 1977 1 Mayıs'ında emekçilerin bayramına karanlık bir saldırı gerçekleştirildi. 9 kadın arkadaşımızı yitirdik. 1 Mayıs Taksim alanı bizim için değerdir. Biz emeğimize, kültürümüze, bedenimize, dilimize sahip çıkacağımız gibi Taksim'e de sahip çıkacağız. Taksim emekçilerindir" şeklinde konuştu. 
 
'1 Mayıs en çok biz kadınlar için önem taşıyor'
 
KESK Kadın Sekreteri Gülistan Atasoy ise, var olan demokrasi kırıntılarının dahi rafa kaldırıldığını, otoriter baskının gittikçe arttığını ve açık bir faşizmin yaşandığını belirterek, "Böylesi bir süreçte yaklaşan 1 Mayıs en çok biz kadınlar için önem taşıyor. Erkek egemen iktidarın bugün için siyasal temsiliyeti olan Saray ve AKP hükumeti,  siyasal, sosyal ve ekonomik alanda kadınlara karşı açık bir savaş yürütüyor" diye kaydetti.
 
'Kadınlara kölelik dayatılıyor'
 
"AKP ve Saray eliyle inşa edilmek istenen yeni bir toplum ve bu topluma uygun yeni çalışma yaşamı, ilk elden kadınlar üzerinden gerçekleştirilmek isteniyor" diye konuşan Gülistan, "Bir yandan tek adamlığa giden yolun gereği olarak gördükleri kirli savaş yöntemleriyle her gün yeni ölümler ve acılar yaşanırken, diğer yandan erkek egemen kapitalizmin kadınlar için biçtiği rollerin gereği olarak kadını ücretsiz aile işçisi olarak köleleştiren yeni yasal düzenlemeler hayata geçiriliyor" şeklinde belirtti. 
 
'1 Mayıs'a sahip çıkıyoruz'
 
Türk Tabipler Birliği Merkez Konsey üyesi Deniz Erdoğdu son dönemde kadınların daha çok proleterleştiğini, işsiz kaldığını ve kadın emeğinin değersizleştiğini söyleyerek söyle dedi: "Kadınlar toplumsal yaşamdan uzaklaştırılıyor eve kapatılıyor. Hasta bakımı, çocuk bakımı gibi tam zamanlı ve maddi karşılığı olmayan işlerde istihdam ediliyor. Eğitimden uzaklaştırılıyor. Bu yüzden 1 Mayıs kadınlar için bir fırsattır. Kadınların bu gidişe 'dur' demesi için bir araya gelerek dayanışma ile hakkını araması ve emeğinin karşılığını bulması, özgürleşmesi için alanlarda olması gerekiyor. 1 Mayıs bizimdir 1 Mayıs'a sahip çıkıyoruz."
 
BİTTİ. 
 
(he-ce/ck/dk)