Dereymerliler köylerinin koruma altına alınmasını istiyor
09:07
Newroz Dijwar/JINHA
HEWREMAN - Federal Kürdistan Bölgesi'nin Hewreman mıntıkasına bağlı Dereymer'in koruma altına alınmasını isteyen köylüler, Dereymer'in iki bin yıllık bir geçmişinin olduğunu belirterek, tarihlerinin unutulmasını istemiyor.
Federal Kürdistan'ın Hewraman bölgesine bağlı Dereymer köyü, 2 bin yıllık bir geçmişe sahip. Doğu Kürdistan sınırında iki dağın arasında, dağın yamaçlarına taşlarla inşa edilen evleriyle Dereymer, bölgenin en eski yerleşim yerlerinden bir tanesi. Mağaraları ve deresiyle ünlü Dereymer, 2003 yılına kadar da yerleşim yeri olarak kullanıldı. Sarp dağları ve korunaklı mağaralarından dolayı Êzidîlerin kendilerini burada korudukları tahmin ediliyor. Dereymer ayrıca Güney Kürdistan halkı için de direniş mekanı olmuş. Köy sakinlerinden olan İrfan Osman, 1990'lı yıllarında Saddam rejiminin zulmüne karşı Süleymaniye ve ilçelerinden de birçok insanın kendisini burada savunduğunu dile getiriyor. İrfan, bundan 2 bin yıl önce köylerinde Êzidîlerin yaşadığını onlardan kalan kalıntıların korunması gerektiğini belirtti. "Bu köy aynı zamanda bir halkın direnişine tanıklık etmiştir" diyen İrfan, köylerinin korunma altına alınması gerektiğini dile getirdi.
'Köyde kadına yönelik şiddet yoktu'
Dereymerliler, bölgenin Doğu Kürdistan sınırı ve dağlık olmasından kaynaklı daha çok hayvancılık ve kaçakçılıkla geçimini sağlamış. Deresi ve mağaralarıyla ünlü Dereymer köyüne ilişkin konuşan Arif, köy yaşamına ilişkin şöyle konuştu: "Bizler daha çok hayvancılıkla geçimimizi sağlardık. Ama köyün aşağılarına da ekin ekerdik. Kadın ve erkekler arasında bir sorun yoktu. Hepimiz birlikte çalışırdık. Köyün ihtiyaçlarını katırlarla almaya giderdik. Bizimle birlikte kadınlar da gelirdi. Bir erkeğin bir kadını dövdüğünü hiç duymadım. Köylülerin kendi emekleriyle mağara oyuklarında inşa ettiği fırınlar var. Köyümüzün bir banyosu vardı. Sırasıyla herkes gelip orada banyo yapardı. Hastanemiz yoktu. Okulda köyün hemen üstündeydi. Kışın çok kar yağardı. Çocuklar zorlanırdı. Ama her şeye rağmen köy yaşamımız çok güzeldi. O günleri çok özlüyorum" dedi.
'Köyü terk emek zorunda kaldık'
2003 yılına kadar da mağara oyuklarında ev yapan Dereymerliler, köydeki su kaynaklarının kurumasından kaynaklı köylerini terk etmek zorunda kalmışlar. Hükümetin köylerine dönük hiçbir projesinin olmadığı için doğdukları yeri bırakmak zorunda kaldıklarını belirten Arif, "Köyümüzde su kaynakları kurudu. Yollarımız yoktu. Hükümet köyümüze dönük hiçbir şey yapmadı. Yoksa bizler köyümüzde kalmak isterdik. Sonuçta hepimiz burada doğduk. Burada büyüdük" diye konuştu. Köylerinin kültürel bir miras olduğuna dikkat çeken Arif, yetkililerden köyün korumaya alınması yönünde çağrıda bulundu.
'Aşklar topluma mal edilirdi'
Dereymer köylüleri mağaraların bulunduğu sarp dağlara kendi yaptıkları merdivenlerle yol götüren götürmüş, coğrafik koşulların zorluğuna meydan okumuş. Coğrafik koşulların onları etkilemediğini dile getiren Arif, köylerinde ilginç aşk öykülerinin de yaşandığını da sözlerine ekledi. Arif, "Bizim köyde bir erkek bir kıza âşık olduğunda işi zordu. Biz de başlık parası falan da yoktu. Aşklar topluma mal edilirdi. Buralar kayalıklı ve sarp yerlerdir. Merdivenlerin olması çok önemlidir. Kadının ailesi erkeğe 'şuradan buraya kadar yol yapacaksan kızımı sana veririm' derdi. 3 kilometreye kadar da yol yapanlar olmuştur. Bu şekilde evlenen birçok kişi tanıyorum. Bu gelenek biz köyde olduğumuz sürece devam ediyordu. Şimdilerde öyle bir şey kalmamış" diye belirtti.
'Kartalların yuvası Hewreman'a dair'
Hewreman Güney Kürdistan ve Doğu Kürdistan sınırları arasında kalan muhteşem doğası ve insanlarıyla Kürtlerin en görkemli kültürel özelliklerini taşıyan bir bölgedir. Hewremiler çoğunluğu şafi mezhebinden, bunların arasında Enel-hak tarikatına bağlı olan grupları da var. Bölgede kullanılan dil Kürtçenin Hewremi lehçesidir. Hewremi lehçesiyle Kuzey Kürdistan'ın bazı bölgelerinde kullanılan Zazaki lehçesinin birbirine benzediği söyleniyor. Güney Kürdistan'da Halepçe, Pencewin Doğu Kürdistan'da ise Sine ve Kirmanşah'ın bir kısmını kapsayan Hewreman üst üstte gelen evlerinin mimarisiyle bir kartal yuvasını andırıyor. Hewreaman'a gelen Yabancılar da bölgeyi Kartal yuvası olarak adlandırmış. Kendi yaptıkları ayakkabı ve kıyafetleriyle diğer bölgelerden ayrı giyinen Hewremanlılar, Kürtlerin en görkemli kültürel mirasına sahipler.
(zd/mg)