JINHA

AMED - Mevsimlik tarım işçisi olarak çalışan Sevim Can, bir kadın olarak bu işte çalışmanın zorluklarını anlattı. Çalışma şartlarının yaşlı bir kadına göre olmadığını dile getiren Sevim, "Dağdan bayırdan düşe kalka çalışıyoruz. Bu kadar zorluğa bizim topraklarımızda iş olmadığı için katlanıyoruz. 20 lira bile olsa kalıcı bir çözüm bulunana kadar tüm bu zorluluklara katlanacağız" dedi.

Mevsimlik tarım işçilerinin yaşamları, çalışma dönemlerinin bazı aşamaları ele alınarak açıklanabilir. Sorunlar işçilerin yaşadığı şehirlerdeki yüksek işsizlik oranları ile başlıyor. Güneydoğu'da çalışma alanlarının sınırlı olması, kırsal alanda toprak dağılımının eşitsizliği, burada yaşayanlar için geçinme yöntemlerini oldukça azaltıyor. Bu sebeple bölgede yaşayanlar için istihdam olanaklarının sınırlı olması mevsimlik tarım işçiliğini tek seçenek haline getiriyor.

Mevsimlik tarım işçisi kadınlardan Sevim Can (52), sekiz yıldır Kayseri'de şeker pancarı, Malatya'da da kayısı topluyor. Kışın soğuğunda karda çocuklarıyla birlikte çalışmak zorunda kalan Sevim, mevsimlik işçi olarak yaşadıkları sorunları anlattı. Sevim, "Ağaçlardan kayısı topluyoruz, ağır taşıyoruz hastalanıyoruz. 52 yaşındayım çalışmaya devam edeceğim. Bir oğlum hasta kalbi delik çalışamıyor eşim çok yaşlı mecburen ben çalışıyorum" dedi.

'Günlük 40 TL'den 25 TL bile kalmıyor çavuşlar paramızı alıyor'

Ağır çalışma koşulları içerisinde çok çalıştığını ve emeğinin karşılığını alamadığını dile getiren Sevim, "Günlük 40 TL'ye anlaşıyoruz ancak bize 25 lira bile kalmıyor. Patronlarla işçi bulmak için anlaşan çavuşlar ve dayı başları kendi komisyonlarını alıyor. Çalışmadan bizim emeğimizin üzerinden para kazanıyorlar.  Yol parası, yemek parası derken aslında hiçbir şey kazanamıyoruz" şeklinde konuştu. Sevim, çalışma alanlarının yaşanılır halde olmadığını ve kendi imkânlarıyla kendilerine yaşam alanları oluşturduklarını ifade ederek, "Kendi çadırlarımızı kendimiz kuruyoruz. Tuvaletlerimizi kendimiz yapıyoruz. Ağaçlardan banyo yapıyoruz çamurların arasında yıkanıyoruz" diye belirtti.

'Eteklerimi toplayarak ağaç tepelerinde çalışıyorum'

Kendi topraklarında iş alanlarının oluşturulmasını ve artık batıya işçi olarak gitmek istemediklerini söyleyen Sevim, "İş alanlarımız olsa evimizin olduğu topraklarda çalışırdık. Hastayım, gücüm yok bende isterim bu yaştan sonra çalışmamayı. Çalışırken bir dakika bile ilaçlarımı yanımdan ayıramıyorum. Eteklerimi topluyorum ağaç tepelerinde çalışıyorum. O yetmiyor. Birde çalışırken tifo oluyoruz, mikrop kapıyoruz. Sağlıklı beslenemiyoruz" dedi.

'Dağdan bayırdan düşerek çalışıyoruz'

Çalıştığı sırada geçirdiği kazalardan da kalıcı yaralar aldığını ifade eden Sevim, "Çalışma şartlarımız yaşlı bir kadına göre değil. Dağdan bayırdan düşe kalka çalışıyoruz. Bu kadar zorluğa bizim topraklarımızda iş olmadığı için katlanıyoruz. 20 lira bile olsa yine de çalışmak zorundayız bu yıl yine çalışacağız. Kalıcı bir çözüm bulunana kadar tüm bu zorluluklara katlanacağız" dedi.

(sg-pk/dk/fk)