Gülnur Savran: Ev içinde cinsiyet ayrımı kalkmalı

09:02

 


Eylem Daş/JINHA


İSTANBUL - Kadınlar için öncelikli ele alınması gerekenin kadınların emeğine evde erkekler tarafından el konulmadığı bir iş bölümünün sağlanması için politika yürütmek olduğunu belirten Feminist yazar Gülnur Savran, öz yönetime dayalı örgütlenmeler ile ev içindeki cinsiyet ayırımının ortadan kalkması ve kâr amacını gözetmeyen üretim modeli ile politikalar yapılması gerektiğini söyledi.


KEİG Platformu'nun yaptığı araştırmaya göre; yetişkin kadınlar hane ve hane halkı bakım işlerine günde ortalama 5 saat 17 dakika ayırırken, erkekler 51 dakika ayırıyor. Erkekler evlenince karşılıksız emek yükü yüzde 38 azalırken, kadınlarınki yüzde 49 artıyor. Yapılan araştırmalar kadının tarihsel olarak en temel ilgi alanı olan ekonomi günümüzde eril zihniyetin kontrolünde ve kadınlar bu alandan yüzde 90 oranında dışlanıyor. Kadın emeği ve ekonomiye ilişkin değerlendirmelerde bulunan Sosyalist Feminist Kolektif üyesi yazar Gülnur Savran, feministlerin ev içindeki cinsiyet ayırımın kalkması ve kadın emeğinin görünür olması için öz yönetime dayalı örgütlenmeler ile kadın emeğine yaklaşması gerektiğinin altını çizdi.


Ekonomi ev emeğinde çıktı ama artık farklı kullanılıyor


Gülnur, ekonomi kavramına da değinerek "Ekonomi politikası" kavramına karşıyım. Çünkü ekonomi ev dışını kapsıyor. Kamusal alanda üretilenlerin  nasıl yapılacağına dair ilkelerine ekonomi politikası deniyor. Ekonomi, modern toplumlarda ev dışına dair bir politika. Oysa, kadınların ekonomide nasıl yer aldığını ev içi ekonomi belirliyor. Ben, bu kavramın yerine "Feministler kadınların emeğine nasıl yaklaşıyor" kavramını kullanmayı tercih ederim.  Ev içi emek çok belirleyici bir durum. Ekonomi, emek, feminizm lafları yan yana geldiğinde birinci koşul evdeki cinsiyet ayrımının ortadan kalkmasıdır" diye konuştu.


Feministlerin önceliği


"Neoliberal koşullarda güvencesiz çalışma kadının evdeki emeğinden örgütleniyor bu olmasaydı esnek çalışmayı kadınlara dayatmazlardı" diyen Gülnur, devletin esnek çalışmayı kadınlara dayatarak piyasayı genişlettiklerini vurguladı. Gülnur, feministlerin ilk önceliğinin kadınların emeğine evde erkekler tarafından el konulmadığı bir iş bölümünün sağlanması için politika yürütmesi gerektiğine işaret ederek "Bu feministler olarak ilk ilkemiz ancak o zaman kadınlar kamusal alanda da erkeklerle eşit bir şekilde üretime katılabilirler" sözlerine yer verdi.


Alternatif örgütlenme modelleri


Feminist kadınların, kadın emeğine karşı ortak bir ekonomi modelinde yer alabileceklerini düşünmediğini ifade eden Gülnur, bazı feministlerin AB'nin modelini kadınlara yönelik iyi bir ekonomi olarak görebildiğini kaydetti. Gülnur,  "Benim sosyalist feminist biri olarak bu tür alternatif örgütlenmeler için ilkelerim var. Ben, bu ilkelerime kadınlar için doğrudan demokrasiye ve öz yönetime dayalı üretim örgütlenmesi derim. Bu şekilde kararlaştırılması ve birinci koşulda ev içinde cinsiyet ayrımının kalkması gerekir. Kâr amacına dayalı olmayan bir üretim olmalı, kâr için yapılan üretim insanları ikinci plana atar. Otomotiv sanayi çok kârlı olabilir ama kadınların önceliği çocuk bezi veya sağlık ihtiyacı olabiliyor. İnsanların ihtiyacına göre üretim olması gerekiyor" dedi.


Kâr amacına dayalı olmayan üretimin gerçekleşmesi için de öz örgütlenmelere ihtiyaç olduğuna dikkat çeken Gülnur, yerel meclislerden genişleyerek toplumun daha geniş iradesine dayalı bir örgütlenme modeli ile insanların neye ihtiyacı olduğunun daha net anlaşılabileceğinin altını çizdi.


'Kadınların emeğini telafi edecek mekanizmalar kurulmalı'


Ev içi emeğin ücretlendirilmesi tartışmalarına da değinen Gülnur, ev emeğinin çok tehlikeli olduğunu dile getirerek özellikle bu durumun AKP'nin politikaları başladığını söyledi.  Gülnur, kadınların ev içi emeğinin AKP'nin verdiği bakım emeği ile görünür kılındığına ancak kadınların başka bir şey bulmaları gerektiğine dikkat çekerek, "Kadınların direk emeğini telafi edecek mekanizmalar olmalı. Bunlar da şunlar olmalı: Kadınların emeklilik koşullarında pozitif ayrım yapılması lazım. Ev içi emek veren kadınlara emeklilik uygulaması yapılabilir. Ev emeği ücreti değil de kadınların geçmişte harcamış olduğu karşılıksız emeğin sosyal politikalarda hesaba katılması daha doğru olur. Kadınlara, riskli mesleklerde çalışanların aldığı ek ödenekler gibi karşılıksız emek karşısında bir  ödenek verilebilir" dedi.


(fk)