Şehriban Aslan/JINHA

AMED - DBP Eş Genel Başkan Yardımcısı Avukat Feride Laçin, Kürdistan'da 30 yılı aşkın süredir OHAL'in uygulandığını, artık tüm toplum için demokratik adımlar atılması gerektiğine dikkat çekerek, kontrdarbe değil sağduyunun hakim olması gerektiğini söyledi. Feride, "Şu an yapılması gereken Öcalan ile görüşmelerin başlamasıdır" dedi.

Darbe girişimin yaşandığı geceden itibaren alınan kararları ve yaşanan olayları Avukat ve DBP Eş Genel Başkan Yardımcısı Feride Laçin JINHA'ya değerlendirdi. Feride, Bülent Arınç'ın darbe gecesi bodruma sığındığını hatırlatarak, "Cizre'de, Sur'da, 'o insanların o bodrumlarda ne işi vardı?' diye soranlar ilk oraya sığındı. Bizde bugün dönüp soruyoruz: 'TBMM'de sığınağa gitmenize ne gerek vardı. Niye bodrumlara girdiniz?' demek ki bombardıman yapılınca insanlar bodrumlara girebiliyormuş" diye vurguladı.

TSK'nın 15 Temmuz gecesi darbe girişiminin ardından, ordu ve kamuda başlayan görevden alma, gözaltı ve tutuklamalar sürerken, tüm Türkiye'de 3 aylık Olağanüstü Hal ilan edildi. Bu süreçte Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) askıya alındı. Hem darbeci güçler hem de Cumhurbaşkanı'nın çağrısıyla sokağa çıkanlar katliam ve linç manzaraları ortaya çıktı. Yine bu süreçte Kürt ve Alevilere yönelik kimi yerlerde saldırılar gerçekleşti. Kürt halkı ve demokrasi kesimleri ise darbe girişimi öncesinde olduğu gibi demokratik adımların atılması gerektiğini yeniden vurguladı. Kürt halkı için en öncelikli konu ise PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın güvenlik ve sağlık koşullarıydı. Halk, Adalet Bakanlığı ve İmralı Heyeti tarafından bu konuda yapılan belirli açıklamaları yeterli görmüyor ve hemen bir heyetin gitmesini istiyor.

'Kürdistan'da bombalanırken tepki gösterilmedi'

DBP Eş Genel Başkan Yardımcısı Avukat Feride Laçin çok yönlü gelişmelerin ve kaygıların yaşandığı sürece ilişkin hukuki ve siyasi değerlendirmelerde bulunarak, "Kürdistan'da Cizre, Nusaybin, Sur, Silopi ve diğer birçok yerde OHAL zaten uygulanıyordu, ayrıca bölgede de fiilen uygulanıyor" dedi.

OHAL'de en önemli şeylerden birinin kişi hak ve özgürlükleri olduğuna değinen Feride, ancak alınan kararlarla tüm hak ve özgürlüklerin askıya alınacağını söyledi. Kürtler açısından değişen bir şeyin olmayacağına değinen Feride, kış boyunca tüm Kürdistan alanının bombalandığını ve OHAL uygulamalarının yaşandığını vurguladı. Sur, Cizre, Şırnak ve Silopi'de gerçekleştirilen katliamların Tuğgeneral Adem Huduti ve Akın Öztürk tarafından gerçekleştirildiğine dikkat çeken Feride, "Şuan darbe girişiminde bulunanlar da onlardır. Burası yıllarca bombalanırken kimse, 'ne oluyor' demedi. Kürdistan'da yaşananlara herkes seyirciydi. Burada her gün F-16'lar bizi bombardımana tutarken bunun Meclise kadar geleceği ön görülmedi. Buradan aldıkları rahatlıkla, olumlanarak davranış gösterme ve aldıkları güçle her tarafı yakıp yıkacaklarını sandılar" dedi.

'Demek ki bombardıman olunca bodruma sığınılıyormuş'

Feride, 1980'li yıllardan bu yana Kürtler açısından değişen bir şeyin olmadığını ve Yürütmenin aldığı kararlara göre yasal uygulamaların olduğunu söyledi. Feride, "Burada değinmemiz gereken şey Bülent Arınç darbe girişimi gecesi televizyonda yaptığı konuşmada, 'bütün konu komşusuyla -1'inci katta olduğunu söyledi. -1 demek bodrum kat demektir. Nedeni de Ankara bombalandığı içindi. Oysaki Cizre'de, Sur'da, 'o insanların o bodrumlarda ne işi vardı?' diye soran kendileriydiler. Biz de bugün dönüp soruyoruz diyoruz ki 'TBMM'de sığınağa gitmenize ne gerek vardı. Niye bodrumlara girdiniz?' Demek ki bombardıman yapılınca insanlar bodrumlara girebiliyormuş" sözlerini kullandı.

'Kontrdarbe değil sağduyu'

Feride, Türkiye'ye düşen en önemli görevin kontrdarbe yapmaktansa, sağduyulu olması gerektiğine vurgu yapan Feride, "Türkiye'nin demokratikleşmesini sağlamak için adımlar atılmalıdır. Kürtlerin temel, hak ve özgürlükleri için müzakerelerin devam etmesi gerekir. Fakat yine Kürtlere yönelik zulüm politikaları değişmeyecekse Türkiye'de asla bir demokratikleşmeden söz edilemeyecek ve her daim darbe ve darbe girişimlerine maruz kalacaktır" dedi.

'Haksız hukuksuz müebbet cezalar var'

Feride adil yargılamaların yapılması gerektiğinin altını çizerek, "Bugün Fetullah Gülen terör örgütüdür diye değerlendiriliyor. Fetullahçıların yaptığını dün Ergenekon yapıyordu. Bunlar daha önce Kürtlere karşı el ele, kol kola şeklinde hareket ettiler. Herkesin aklı yeni mi başına geldi. Dönüp baktığımız yargıda, binlerce insanımız haksız hukuksuz yere şu an tutuklanmış, hakimler tarafından tutuklama kararı verilmiş. Toplamda binlerce yıl ceza verildi. Küçücük bir çocuk mesajda, 'mahallede neredesin' dedi diye 27 yıl ceza verildi. Bir genç taş attı diye 18 yıl ceza verildi. Haksız hukuksuz müebbet cezalar var. Bu kararı veren hakim ve savcıların adil olmadığı ortaya çıkıyor. Türkiye gerçekten demokratikleşecekse tüm her şeyi bir kenara bırakıp yeniden adil yargılanma yapılmalıdır. Tutuklularımız derhal serbest bırakılmalıdır" dedi.

'Görüşmelerin sağlanması gerekmektedir'

Son olarak PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın durumuna ilişkin değerlendirme yapan Feride, "Zaten 2011'den bu yana görüşmelere yasaklanmıştı. Şu an yapılması gereken müzakerelerin ve görüşmelerin sağlanması gerekmektedir. Ancak müzakerelere tekrar Öcalan ile birlikte başlanması durumunda Türkiye gerçekten demokratik bir kimliğe kavuşabilir" şeklinde konuştu.

(be/gc)