KADININ KALEMİNDEN Yazdır Kaydet

Beni beyaz gül ve Jinen Azad şarkısıyla uğurlayın...

Kadının Kaleminden
Haziran 18 / 2016


 

 
Aysel Işık
 
"Hûn li benda bûharê bûn wa bûhar hat hûn kûwa diçin…" Son defa gördüğümde bu şarkıyı onun sesinden duydum. Heyecanlı ve ürkekçe şarkı söyleyen bu kadın KJA üyesi Şehriban Altunışık'tı. Ocak ayında Şırnak'a gelmişti birlikte zaman geçirmiştik. Uzun süredir ilk defa onu o kadar düşünceli görmüştüm. Düşüncelerini yansıtmamak için ürkek bir gülümseme ile gizlemeye çalıştı... Karanlık çökmek üzereydi gitmesi gerekiyordu. Eşlik etmemi istedi ve "Birlikte gidelim" dedi. Önce bir yerde oturduk. Zaman kısıtlıydı söylemek istediklerimizi yarım saate sığdırdık. Uzunca etrafına baktı ve derin bir nefes aldı. "Bu benim en büyük hayalimdi. Hayallerimin gerçekleşmesine az kaldı. Kendi isteğimle kalıyorum bu isteğim karşısında mutlu olsunlar" dedi. 
 
Bir mahalleye doğru yürürken, "Oh be buraya gelince özgürlüğün kokusunu alıyorum" dedi. Artık gitmemiz gerekirdi. Yarım kalmış sözlerimizle uzun uzun sarıldık. Özgürlük kokan sokaklarda kalmayı tercih etti. Kelimelerimin eksikliğini hissederek yazarken devam etmek gerektiğini biliyorum. 
 
Botan'a geldiği gün boş durmadan hemen çalışmalara başladı. 3 Kadın siyasetçinin Paris'te katledilişinin yıl dönümü için program hazırlığına başladı. Hemen toplantı yapmış kadınlarla.  Tesadüfen içeriye girdim. Ayağa kalkarak tokalaştı. Bütün kadın etkinliklerinde en öndeydi. 
 
Onlar Sakine Cansızların katledilişinin yıl dönümü için program hazırlığı yaparken, Silopi'de 3 kadın siyasetçi daha katledilmişti. Sêvê, Pakize ve Fatma'nın katledilişini duyan Şehriban büyük bir suskunluğa büründü. Daha sonra hemen toparlanarak tepki için kadınları örgütledi. Cenazeler Şırnak Devlet Hastanesi'ne gelecekti. Büyük bir kitle toplayarak en önden hastane morguna doğru yol aldı. "Botan şehitleri ölümsüzdür" sloganıyla kitleye büyük bir coşku vererek morgun önüne geldi. O gün cenazeler alınamadı defin işlemeleri diğer güne aksamıştı. Cenaze töreni için bir gün içerisinde bütün mahalleleri dolaşarak tören için katılım çağrısı yaptı. 
 
3 Kadın siyasetçiyi sonsuzluğa uğurlarken Sêvê Demir'in tabutunu başı dik bir şekilde omuzladı, onların mücadelelerini sürdürme sözünü verdi. Verdiği sözü her seferinde yenileyen Şehriban, yasak süreci başlaması ile Şırnak'ta kalma kararı aldı. 
 
Bir gün arkadaşlarıyla otururken, "Ben şehit düşersem beni beyaz güller ve Delila'nın Jinen Azad şarkısı ile uğurlayın" demiş. Şırnak'ın her bir sokağında emeği olan Şehriban, "özgürlük kokuyor" dediği sokaklar da yaşamını yitirdi. Artık hayali gerçekleşmişti... Botan'dan ayrılmanın zamanı gelmişti.  Doğduğu topraklara doğru yol almaya başladı. Ama son bir isteği kalmıştı beyaz gül ve Sê jinên azad şarkısı...
 
Son görev kadınlara düşmüştü. Batman'a doğru yola koyuldu cenazesi. Gökyüzü yıldızlarla doluydu, parlıyordu. Defnedilirken elimde beyaz gül ve dilimde Sê Jinen Azad şarkısı…