PORTRELER Yazdır Kaydet

Melek'in ardından...

Portreler
Temmuz 28 / 2015


 
Ceren Karlıdağ/ JINHA
 
İZMİR - YPJ'li Melek Erkek (Hîvda Avareş) bir sabah uyandığı küçük kız kardeşi Helin'in saçını taradı ve yollara düştü. "İnsanlık onurunun savunulduğu" yer olarak tarihe şimdiden giren Kobanê'nin direnişinde yer alan ve burada yaşamını yitiren Melek'i annesi anlattı. 
 
2008 yılında PKK saflarına katılan geçtiğimiz 26 Haziran'da ise Kobanê'nin Şexler köyünde, DAİŞ çeteleri ile girdiği çatışmada yaşamını yitiren YPJ'li Melek Erkek'in  (Hîvda Avareş) annesi Nurhan Erkek vasiyet ettiği gibi zılgıtlarla toprağa verilen Melek'i anlattı. 1987 yılında Amed'de dünyaya gelen Melek'in çok zeki bir çocuk olduğunu belirten Nurhan aynı zamanda kızını hastalıklarla büyüttüğünü dile getirerek "Bir iki yaşına kadar çok zayıf ve hastaydı" dedi. Melek iki yaşındayken Mersin'e taşındıklarını söyleyen Nurhan zorunlu göçün zorluklarını ifade ederek "Herkes biliyor Kürtlerin ne kadar acı çektiğini. Mersin'e gelince ben de çok acı çektim" diye belirtti. Melek'in  tüm bu zorluklar içince kardeşlerinin üzerinde çok büyük bir emeği olduğunu söyleyen Nurhan, Melek 11 yaşına gelince amcasının devlet tarafından katledildiğini ve cenazesinin dahi kendilerine verilmediğini dile getirdi. "Mersin'de mücadele çok acılı geçti" diyen Nurhan o yıllarda bir yanda fakirlik, bir yanda devlet baskısını yaşadıklarını belirtti.
 
'Melek paylaşımcı ve korumacıydı…'
 
Tüm bu zorluklar yaşanırken Melek'in ailesine destek olan, kolaylaştırıcı bir yerde durduğunu belirten Nurhan "Mesela küçük kızıma doğum yaptığımda eşimi yakalayıp götürdüler. Ardından İzmir'e geldik. Burada Kürtçe konuşan kimse yoktu. İnşaat halinde olan bir evde kalıyorduk. Kızlarımdan biri hastalandı. Bir ay hastanede kaldık. Diğer tüm kardeşlerine Melek tek başına baktı. Çok korumacıydı kardeşlerine karşı. Bir yumurta yapar herkese yedirirdi. Çok paylaşımcıydı ve çok emektardı" dedi. Melek'in evden çok çıkan bir çocuk olmadığını belirten Nurhan"16 yaşına gelene kadar hep evde kalırdı. Okuma yazması yoktu ama kardeşleri okula giderken onlarla birlikte okuma yazmayı öğrendi" dedi.
 
'Başkası olsa kızının gitmesini istemez'
 
"İki oda bir salon evimiz vardı. Parti çalışanları gelirdi hep. Evimiz küçük ve kalabalık olmasına rağmen Melek'de ben de hiç rahatsız olmazdık" diyen Nurhan, Melek'in yirmili yaşlara geldiğinde mücadeleye katılma kararı aldığını belirterek "Beni kendinden soğutmaya çalışıyordu. Gideceğini hissetmeye başlamıştım. İki üç sefer bir kitap okuduğunu gördüm. Gerillanın yaşam şartlarıyla ilgiliydi. Zaten rüyalarımda da görüyordum" dedi. Melek'in mücadeleye katılmadan evvel şehit amcasını rüyasında gördüğünü söyleyen Nurhan "Bize geldi 'siz çok sevineceksiniz. Rüyamda amcamı gördüm' dedi. Kızım bir hafta sonra 2008 Şubat ayında canlı kalkan olarak Şırnak'a gitmek istedi" diye belirtti. "Giderken bana hoşça kal demedi. İçim yandı. Sonra eve bir arkadaşıyla geldi. Ama ben yine gideceğini hissediyordum" diyen Nurhan yıllardır mücadelenin içinde olduklarını belirterek, "Başkası olsa kızının gitmesini istemez. İstemedim ama o öyle istiyordu ve sesimi çıkarmadım" diye belirtti. 
 
'Gurur duydum kızımla'
 
Melek'in gitmeden önce en küçük kardeşi Helin'in saçını taradığı ve onu uyuttuğunu belirten Nurhan "Ben gidişini görmeyeyim diye akrabaların yanına gitmeye çalışacaktım ama yanıma geldi bana sarıldı, beni öptü. Bu mücadele içinde insan yurtsever olduktan sonra demek ki her aileden birileri gidecek" diye ifade etti. Melek'in kendisine yıllar sonra bir mektup yolladığını söyleyen Nurhan "Zaten onun ruhunda duygusallık vardı. Mektubu o kadar güzel yazmış ki gurur duydum kızımla. Hala saklıyorum" dedi.
 
'Çocukların üzerinde emeğin çok hakkını helal et'
 
Şehit düşmeden bir hafta önce de Melek'in kendisine telefon açtığını söyleyen Nurhan " Sevinçten hepimiz ağladık.  Ben ona 'çocukların üzerinde emeğin çok hakkını helal et' dedim. Yıllar sonra sesini duyunca gidişinde duyduğum acıyı hissettim. Hem zafer kazanmalarına sevindim hem de içime kötü bir his girdi. O kadar özlemişim ki bayramdan sonra yanına gitmeyi istiyordum" dedi. Melek'le konuşmasından bir hafta sonra yaşamını yitirdiğini söyleyen Nurhan şimdi gece gündüz Kobane'yi düşündüğünü belirterek "Evet ateş düştüğü yeri yakar ama yüreğim orada savaşan çocuklar için de yanıyor.  Bu DAİŞ'i başımıza kim çıkardı?  Neden hep Kürtler eziliyor? Melek'in taziyesine AKP'ye oy veren iki komşumuz geldi. Ben onlara duygularımı anlattım. Yeniden seçim olsa DAİŞ işbirlikçisi AKP'ye oy vermeyeceklerini söylediler. Kimse sağlıklı kararlar alamayan Recep Tayyip Erdoğan'ın yanında durmasın" diye konuştu.
 
(fk)