YPJ'li Zeynep Tekin'i annesi anllattı
Portreler
Filiz Zeyrek/JINHA
ADANA - Kobanê'de DAİŞ çeteleriyle girilen çatışmada yaşamını yitiren Murşitpınır Sınır Kapısı'nda bekletilen 23 YPJ,YPG'li lerden Zeynep Tekin'in (Ewindar Botan) annesi Narin Tekin,"Cenazelerimizden bile korkuyor bu devlet. Yapılan bu uygulamaların ne İslam da nede insaniyette yeri var. AKP'nin kendi beslediği çeteleri hiçbir zaman kazanamayacaklardır. Evlatlarımız sonuna kadar direnecektir, bir Ewindar'ım gitti bin Ewindarım gelecektir, bunu böyle bilsinler" diye tepkisini dile getirdi.
Şırnak'ın Beytüşşebap İlçesine bağlı Çığlıça (Kele ta) köyünden 1990 yılında devletin uyguladığı zulüm politikalarından Adana'ya göç etmek zorunda kalan bir ailenin kızı olan Kobanê'de yaşamını yitiren YPJ'li Zeynep Tekin'in (Ewindar Botan) cenazesi hala Mürşitpınar Sınır Kapısı'nda bekletilmeye devam ediyor. 65 yaşındaki Narin Tekin, "Devlet benim kızımın cansız bedenine dahi tahammülü yok. Çocuklarımız tüm Türkiye halkını DAİŞ in vahşetlerinden koruyordu, eğer YPG, YPJ olmasaydı şimdi DAİŞ tüm Türkiye halkına saldırmıştı. AKP'nin bu nefreti kime?" diye sordu.
'Bari onurumla öleyim'
14 Mayıs 2011 yılında PKK'ye katılan kızı Zeynep'i anlatan Narin, 6 çocuktan sadece Evindar'ın kız olduğunu söyleyerek, bu yüzden kızını el bebek gül bebek büyüttüğünü anlattı. Narin, "Bir gün Ewindar bana, 'anne ben dağlara gideceğim' dedi. Şaka yapıyor sandım, bazı kitaplar okurdu ben ne kitabı okuyorsun diye sorduğumda 'anne hikaye okuyorum' diye cevap verirdi. Bir gün bir arkadaşı bize geldiğinde ona o kitapların ne olduğunu sorduğumda bana Abdulah Öcalan'ın savunmaları olduğunun cevabını verdi. Öğrenir öğrenmez kitapları ondan sakladım, bana çok kızdı. 'Zaten ölmeyecek miyim, bari onurumla öleyim' demişti. Bana 'lütfen benim gitmeme izin ver, senin başın hep dik olacak yana, emin ol' dedi. Ben de ağabeylerin gitsin dediğimde ise 'sen onları daha çok seviyorsun' demişti" diye Evindar'ı anlattı.
'Cebinden boncuktan bir bebek verdi'
"Babasıyla hastanede dayısını ziyarete gitmiştik. Eve döndüğümüzde geriye boş bir çay bardağı kalmıştı" diyen Narin Evindar'ın 9 ay Kandil'de kaldıktan sonra Rojava'ya geçtiğini söyledi. Narin, "Kobanê'de bir buçuk yıl DAİŞ'le savaşmış kahramanım. Kobanê'deyken onu ziyarete gitmiştim, bana cebinden bir boncuktan bebek çıkarıp verdi. Boynuma taktım. Ardından bana fularını yolladı. Aradı, 'anne yıkamaya zamanım olmadı, ter kokuyor, yıkarsın' dedi. . Ben kuzum hiç yıkar mıyım onu sen terin kokuyor öpüp koklayacağım, koynumda taşıyacağım. Bana çorabına yolla dedim senden gelen her şey benim gözüm nurudur demiştim" diye kızıyla diyalogunu aktardı.
'Anneler savaşa izin vermesin'
Narin, " Bir gün aniden bebeğim boynuma astığım ipten koparak yere düştü, hemen yerden aldım çok korktum. Babasına 'Ewinime bir şey mi oldu niye koptu bu' dedim babasına 'sen gene çıldırdın bak ipi terlemiş kopmuş neden gene kötü şeyler aklına getiriyorsun' diye kızmıştı. Ve benim bebeğim boynumda koptuğu an hissettiğim korku doğruymuş gerçekten, o an Ewindar'ım şehit düşmüştü" dedi. Asya annelere seslenerek "Daha fazla anneler üzülmesin, gelin hep beraber bu savaşı durduralım" dedi.
(zd)