Bêrîvan Qelender: Özgürlüğün bedelini ödemeliyiz
Portreler
Fîdan Rêzan/JINHA
EFRÎN - DAİŞ çetelerine karşı direnişte yaşamını yitiren YPJ'nin ilk kadın savaşçısı Bêrîvan Qelender, "Özgürlük istiyorsak bedelini de ödemeliyiz" demiş arkadaşlarına. Bêrîvan'ın tüm Rojavalı kadınlar için mücadele ettiğini belirten yakınları ve arkadaşları, "Hedefimiz onun yoluna ulaşmak ve mücadelesine sahip çıkmak" dedi.
Rojava'da DAİŞ çetelerine karşı YPJ öncülüğünde yaşanan direniş tüm dünyada büyük bir yankı uyandırırken, her bir YPJ'li savaşçının yaşam hikayesinde ise bir direniş mücadelesini görmek mümkün. 4 Nisan 2013 yılında kuruluşunu ilan eden Yekîneyên Parastina Jinê-Kadın Savunma Birliği (YPJ), günden güne artan kadın katılımıyla tüm dünya kadınlarının yeni yaşam umudu haline geldi. YPJ'nin çetelere karşı direnişte ilk yaşamını yitiren kadın ise Xemgîn Nûcan kod isimli Bêrîvan Qelender.
Çocuk yaşta zorla evlendirildi
Efrîn-Mobataya'da 1989 yılında dünyaya gelen Bêrîvan, küçük yaşta evlendirilen binlerce çocuktan biriydi. Evliliğinden bir çocuk sahibi olan Bêrîvan'ın özgürlük arayışı ise 2011 yılında başladı. DAİŞ çetelerinin Rojava'ya saldırmasının ardından YPJ'ye katılım kararı alan Bêrîvan, 27 Mayıs 2013 yılında iki arkadaşı ile birlikte Efrîn'in Şêrawa ilçesine bağlı Basile köyünde çetelerle girdiği çatışmada yaşamını yitirdi. Bêrîvan'ı annesi, kardeşleri, arkadaşları ve oğlu anlattı.
'Ablasının yolunda ilerlemek istiyordu'
Bêrîvan'ın küçükken sessiz bir çocuk olduğunu söyleyen anne Fatma Hamada, "Kızım herkesin kendisi gibi olmasını isterdi. Ben hayatımda kızıma büyük bir yanlış yaptım ve henüz 14 yaşındayken evlendirdim. Bu büyük bir yanlıştı. Teyzesinin bitmek bilmeyen baskıları nedeniyle iki yıl içinde eşinden ayrılmak durumunda kaldı. Kızım eve döndüğü zaman hepimiz şaşırdık. Benim bir kızım 90'lı yıllarda PKK saflarına katıldı. Hep ablasının yolunda ilerlemek istiyordu ve YPJ'ye katılım kararı aldı" dedi.
'Bêrîvan'ın mücadelesi Rojavalı kadınlar içindi'
Bêrîvan'ın kardeşleri Hesen Qelender ve Ayhan Qelender, "Bêrîvan'ın mücadelesi bütün Rojavalı kadınlar içindi. Onun mücadelesi bizi onurlandırdı. Ne yazık ki kendini Kürt sananların elinde öldü. Kendini Kürt olarak sananlar tarihe ihanetleriyle girecekler. Bu yoldaki milyonlarca insan bunun intikamını alacaktır. Bêrîvan gibi özgürlük savaşçısı olan binlerce insan var ve onun mücadelesini sürdürüyorlar" ifadelerinde bulundu.
Bêrîvan'ın oğlu: Annemin silahıyla savaşacağım
Bêrîvan'ın oğlu Mihemmed Qadir de annesinin mücadelesinden söz ederek, "Annem yaşamını yitirdiğinde ben çok üzüldüm. Ama ben biliyorum annem beni ve Rojava'daki diğer çocukları korumak için kendini feda etti. Bu yüzden ben hiçbir zaman annemin silahını yerde bırakmam büyüdüğümde düşmana karşı annemin silahıyla savaşacağım" diye belirtti.
'Tüm kadınların gücünü yüreğinde hissediyordu'
Bêrîvan'ın arkadaşı Kîfeh Salih, "Bêrîvan güçlü ve korkusuz bir kadındı. Yaşamında çok acı çekti ve her zaman toplumun yanlış geleneklerine karşı büyük bir direniş gösterdi. Her zaman kadınların gücünü yüreğinde taşıyordu ve o güçle topraklarını savunuyordu" sözlerini ifade ederken, bir diğer arkadaşı Roza Eli de, "Tüm kadınların onun yolunda gitmesi gerekir. Bêrîvan her zaman 'özgürlük isteyen kadınlar bedelini de vermeli' derdi. Bêrîvan tüm kadınlar için gurur ve onur kaynağıdır. Bu yüzden hedefimiz onun yoluna ulaşmak ve onun mücadelesine sahip çıkmaktır" dedi.
(db/mg)