JINHA
  
ŞIRNEX - Şırnak Orman İl Müdürlüğü binası önünde 7 gün boyunca cenazeleri bekletilen 2 genç direnişçiden etkilenerek YPS-JIN'e katılan Şirin Kartal, küçük yaşına kocaman bir mücadele sığdırarak direniş saflarında ölümsüzleşti. Şırnak'ta ki kuşatmanın ardından yerle bir edilen okulu Mehmetçik Ortaokulu'ndan ayrılmak zorunda kalan Şirin, yasağın başlamasıyla ailesi Kumçatı'ya göç etse de o, yaşadığı Dicle Mahallesi'nde kalmayı tercih etti.  
 
Devlet kuşatmasının 103 gündür sürdüğü Şırnak'ta, "operasyon bitti" açıklamalarına rağmen yasak devam ederken, ölümsüzleşen Botan'ın direnişçileri ise tarih sayfalarında bir bir yerini alıyor. Kürt halkına dayatılan imha ve inkar politikasını reddederek Yekîneyên Parastina Sivilan (YPS) ve YPS-JIN saflarına katılan gençler, devlet güçlerine özsavunma temelli yanıt verirken, mücadeleyle dolu yaşam hikayeleriyle de adlarından sıklıkla söz ettiriyor. Tıpkı Şırnak'ta özyönetim direnişinde yaşamını yitiren YPS-JIN üyesi Şirin Kartal (16) gibi. 
 
Şırnak'ta kaldı 
 
Şirin de tıpkı diğer birçok Kürt genci gibi köyleri yakılan ailenin bir çocuğu olarak dünyaya geldi. Devlet güçlerinin Herekol Dağı eteklerindeki Ramoran Köyü'nü yakmasıyla birlikte göçertilen bir ailenin çocuğu olarak Şırnak'ta gözlerini açan Şirin, zor koşullar altında büyüdü. Ailesinin geçimine katkıda bulunmak için her sene ağabeyi Nezir Kartal ile beraber Manisa'ya mevsimlik tarım işçisi olarak giden Şirin, ortaokul son sınıf öğrencisiydi. Ancak, Şırnak'ta ki kuşatmanın ardından yerle bir edilen okulu Mehmetçik Ortaokulu'ndan ayrılmak zorunda kalan Şirin, yasağın başlamasıyla ailesi Dêrgûl'a Kumçatı'ya göç etse de o, yaşadığı Dicle Mahallesi'nde kalmayı tercih etti. 
 
Cenazeleri günlerce karda bekletilen gençlerden etkilendi
 
Geçtiğimiz Ocak ayında, Dicle Mahallesi'ndeki Orman İl Müdürlüğü binası önünde günlerce cenazeleri karın altına bekletilen iki gencin yaşadıklarından etkilenerek YPS-JIN'a katılma kararı alan Şirin, çocukluğunun geçtiği sokaklarda direnerek yaşamını yitirdi. 
 
'Özgürlük mücadelesini çok severdi'
 
Şirin'i, "Özgürlük mücadelesi ve davasını çok severdi" sözleriyle anlatmaya başlayan annesi Gevher Kartal, " Şirin, 'Orman İl Müdürlüğü'nün bahçesinde katledilen ve cenazeleri haftalarca karın altında kalan iki gence söz vermişim' diyordu" dedi. "Tüm Kürt halkının ve Önder Apo'nun başı sağ olsun" diyen Anne Kartal, "Kızım gitti benim ciğerim yandı, başka anneleri yanmasın. Umarım Erdoğan'ın da bir gün ciğeri yanar ve Allah ona da evlat acısını gösterir" diyerek Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a, "Senin evladın yok mu? İnsanların evini yaktın, çocuklarını katlettin ne zamana kadar bu kanı dökeceksin yeter artık. Ne zaman kana doyacaksın?" diye seslendi. 
 
'Hayali gerçekleşti'
 
"Kardeşim çok keyifli ve güler yüzlüydü, üzüntülü bir durumda bile o hep gülerek bize moral verirdi. Yaşlı, genç, çocuk, herkes çok severdi onu" diyen ağabeyi Nezir Kartal da,  okulda başarılı bir öğrenci olmasına rağmen, Şırnak'ta soykırım saldırıları başlamasının ardından, YPS-JIN'a katıldığını söyledi. Nezir, Şirin'in YPS-JIN saflarına katılma sürecini şu sözlerle anlattı: "Şırnak'ta iki gencin cenazesi karın altında haftalarca kaldı. Şirin de hep, 'Ben onlardan daha mı iyiyim?' diye sorardı. 'Ben de gidip katılacağım' derdi. Biz de, 'Sen daha küçüksün, gitme' desek de bizi dinlemedi ve gitti. Yüreği büyük kardeşim, yasak başlayınca biz Kumçatı'ya geldik, o ise Şırnak'ta kaldı." Manisa'da oldukları süreçte, Şirin'in kendisine sürekli, "Ben de mücadeleye katılacağım" dediğini dile getiren Nezir, "Ve Şırnak'a gelince hayali de gerçekleşti" dedi. 
 
(ekip/za/dk)