JINHA
 
MÊRDÎN - "Ben direniş yolunu seçiyorum ve direnmeyi seviyorum" diyerek, Rojava devrimine katılan Terfa Çoko (Tekoşîn Dersim), bir yıl önce DAİŞ çetelerine karşı başlatılan "Komutan Rubar Qamişlo Hamlesi" operasyonları sırasında Serêkanîyê'de yaşamını yitirdi. 
 
Rojava'da DAİŞ çetelerine yönelik başlatılan "Komutan Rubar Qamişlo Hamlesi" operasyonlarına katılan YPJ'li Terfa Çoko (Tekoşîn Dersim) 7 Haziran 2015'te Serêkanîyê'de yaşamını yitirdi. Aynı gün Nurettin Albayrak (Özgür Doğan), Şaabettin Say (Jiyan Amed), Şahin Ulubay (Baran Bari), Nesim Taşkan (Robar Uzim), Kübra Polat (Zilan İnan) ile yaşamını yitiren Terfa, mücadelesine gazete dağıtımcılığı ile başlıyor.  Mardin Kızıltepe doğumlu olan Terfa, uzun bir süre gazete dağıtımı yapıyor. Çocukluk yıllarına ait tek bir fotoğrafı dahi bulunmayan Terfa, Rojava devrimine katılacağı gün fotoğrafını çekerek ailesine veriyor. Kimlikteki ismi Terfa olan ancak aile içerisinde Hurike diye adlandırıldığı anda aile fertlerine dönerek "Bana Berçem diye seslenmenizi istiyorum" diyor. Kendisine Berçem denilmesinde ki tek neden ise Kobanî direnişinde yaşamını yitiren arkadaşına ait bir isim olmasından kaynaklanıyor. Berçem'in adıyla Rojava devrimine katılan Terfa, Tekoşin Dersim ismiyle mücadelesine devam ediyor. Terfa'yı anlatan annesi Şükriye Çoko, "Kızım mücadele ettikçe daha çok güzelleşti" diyor. 
 
'Onun yaşamından yana başım dik'
 
Terfa'nın yaşamını yitirdiğini duyduğu anda cenazesini almak için yola koyulduklarını söyleyen Şükriye, cenazeyi aldıkları anda fotoğrafının da bulunduğunu ve üzerinde Tekoşin Dersim yazdığını görünce çok mutlu olduğunu anlatıyor. Terfa'nın mücadele ederken kat be kat güzelleştiğini söyleyen Şükriye şöyle devam ediyor: "Onun yaşamından, mücadelesinden yana başım dik. Onun ezilen ve katledilmek istenen bir halk için canını feda etmesinden dolayı üzülmüyorum. Tam tersi gurur duyuyorum. Bu yolda halkı için onurlu ve şerefli yürüdü. Onun kıymeti, değeri bizim yanımızda farklıdır, verdiği bu mücadeleden dolayı memnunuz. Kimse onun kadar güzel olamaz." 
 
'Tekoşin'im mücadeleyi seviyordu'
 
Kızı Terfa'nın kararlı olduğu bir mücadele yolunda ölümsüzleştiğini dile getiren Şükriye, Terfa'nın yazdığı direniş tarihini asla unutmayacaklarını ve tüm kadınların daha fazla direnmesi gerektiğini ifade ediyor. Terfa'nın kendisine gitmeden önce "Ben direniş yolunu seçiyorum ve direnmeyi seviyorum" dediğini aktaran Şükriye, "Tekoşinim mücadeleyi seviyordu.  'Bu yolu seveceğiz' dedi ve gitti. Hayatı da bu yolda yürüttüğü mücadeledir. Tekoşin'im dürüsttü, ciddiydi, verdiği mücadeleyi ve arkadaşlarını çok seviyordu. O ve diğer bütün arkadaşlarıyla gurur duyuyoruz.  Tekoşin'in gittiği yol hepimizin yoludur. İnsan bu yolu sevmese gider mi, bu yolu sevdi ve gitti" diye anlatıyor. 
 
'Devrime yürüyen kızımla onur duyuyorum'
 
Terfa'nın yaşamını yitirmeden önce son kez de olsa sesini duymak istediğini dile getiren Şükriye, "Mücadeleye katıldığı bir buçuk sene içinde biz onunla hiç konuşmadık. Ne o bizi aradı ne de biz onu arayabildik. O yaşamını yitirmeden önce keşke sesini duysaydım, ondan sonra ölseydim. Onun sesine hasretim. Ne gördüm ne sesini duydum. Onunla ilgili duyduğum tek şey şehit olduğudur. Serêkanîyê'ye dikilen YPJ/YPG bayraklarını televizyonda gördüm ve Serêkanîyê'nin özgürleştiğine şahit olduğum için mutlu oldum. Bu mücadele içinde devrime yürüyen kızım Tekoşin Dersim adına onur duydum" diyor. 
 
(ea/be/gc)