JINHA

AMED - Nujiyan Kadın Merkezi'nin köylerde 14 haftadır yürüttüğü sağlık ve eğitim seminerleri dizisi tamamlandı. Çalışmaya ilişkin bilgi veren Dorşin Elçi, kadınların geçmişten getirdikleri tedavi yönetmelerini etkin şekilde uyguladıklarına dikkat çekerek, her 5 kadından 2'sinin meme kanseri riski taşıdığına işaret etti.

Diyarbarı'ın Lice ilçesinde Nujiyan Kadın Merkezi köy ve mahallelere yönelik 14 haftalık sağlık seminer ve eğitim dizisi gerçekleştirdi. Aile içi şiddet, çok eşliliğin önlenmesi, kişisel hijyen, aile planlaması, üreme sağlığı gibi konuların ele alındığı seminerlere kadınların ilgisi yoğun oldu. Çalışmaya ilişkin bilgi veren Nujiyan Kadın Merkezi çalışanı Dorşin Elçi, yüzlerce kadınlar bir araya geldiklerini ve verimli sohbetler yürüttüklerini söyledi.

'Ciddi bir emek verildi'

Çalışmayı yaş kotasını dikkate alarak yürüttüklerini aktaran Dorşin, "Köylere gidip burada görüşmeler yaptık. Eğer orta yaş kadın sayısı fazlaysa doğurganlık üzerine seminer verdik. Yaşlılık sayısı fazlaysa ona göre konu belirleyip seminer gerçekleştirdik, toplumsal cinsiyet üzerine, tarım ve ekoloji üzerine sohbetlerimiz oldu. Şu ana kadar verdiğimiz eğitimlerde olumlu tepkilerle karşılaştık" dedi.

'Her kadının mutlaka bir tedavi yöntemi var'

Dorşin, kadının ağacı sulaması, saatlerce ektiği bir tarlanın ekin vermesini beklemesinin bir emek olduğunu söyleyerek, "Kadınların geçmişten günümüze kendi tedavi yöntemleri var bunları gözlemleme şansımız oldu. Biz de köylere gittiğimiz zaman özellikle buna dikkat ediyorduk. Kadınlara mutlaka soruyorduk 'herhangi bir hastalık için buldukları alternatif bir tedavi var mı' diye. Genelde de oluyordu. Birçoğunu dinleyip not alıyorduk ve seminerlerde bunları da anlatıyorduk ve o arada varsa başka yöntemler onlar da çıkıyordu. Örneğin grip için bile hastaneye gider onlarca iğne, ilaç alır eve döneriz ve günlerde bu ilaçları kullanırız. Bunlardan birçoğunun yan etkisi de mutlaka vardır. Oysaki kadınların alternatif tedavilerinde hiçbir yan etki taşımayan bitkisel yöntemler" şeklinde konuştu.

'Meme kanseri riski çok fazla'

Köy ve mahallelerde en çok karşılaştıkları risk grubunun meme kanseri olduğuna işaret eden Dorşin, ayrıca doğurganlığa bağlı hastalıkların da yoğun olduğunu söyledi. Dorşin şunları anlattı: "Coğrafyamızda kadın doğurganlığı çok fazla ve bunun getirdiği hastalıklar da çok fazla oluyor. Özellikle köylerde yaşayan kadınlar hamile oldukları esnada bağ ve bahçe işlerine de baktıkları için fiziksel rahatsızlıklar yaşayabiliyorlar. Bunun yanı sıra meme kanseri riski taşıyan kadınların sayısı ciddi oranda diyebiliriz. Neredeyse 5 kadından 2'si meme kanseri riski taşıyor. Göğüslerde oluşan kitlelerden şikayetler çok oluyordu ve bu anlamda erken teşhis de büyük önem taşıyor."

'Çalışmalar devam etmeli'

Kadınların seminerlerde kendini rahat ifade ettiğine dikkat çeken Dorşin, "Belki başka bir zaman bir erkek gidip bu semineri verse kadınları kendilerini bu kadar rahat dile getiremezlerdi ama bizimle çok rahatladı ve her şikayetlerini söylediler. Her şeyi paylaştılar ve verimli bir seminer oldu. Hem biz onlardan bir şeyler öğrendik hem onlar bizden öğrendi" diye konuştu.

Çalışmaları bundan sonrada köy ve mahallerde sürdüreceklerini kaydeden Dorşin son olarak şunları dile getirdi: "Özellikle bu kadar çok savaşın yaşandığı bir süreçte bu tarz seminerlerin kadınlar için düzenlenmesi çok önemli. Bütün kadınlara ulaşmak ve onlarla görüşmek gerekiyor. Her kadının bir kadın dokunuşuna ihtiyacı var."

(bc-mm/fk)