Beritan Canözer/JINHA

AMED - Seçim çalışmaları sürecinde en renkli ve coşkulu anların geçtiği yerler kadın seçim büroları oldu. Kadınlar semtlerindeki büroları kendileri için alternatif olarak görürken, KJA üyesi Rozerin İldan seçimden sonra da kadınlara ulaşacaklarını söyledi. Rozerin kadınların "Biz artık ölmek ve öldürülmek istemiyoruz o sandıklara, kendi geleceğimize sahip çıkacağız" diyerek sandık görevlisi olmak için başvurduklarını anlattı.

Seçim heyecanı sayılı günler kala kadın seçim bürolarında devam ediyor. Seçim çalışmalarının başladığı günden bu yana her yaştan kadın seçim bürolarında kadın örgütlülüğünü artırmak için çalışmalar yürütüyor. Ev ev, mahalle mahalle dolaşan kadınlar çaldıkları hemen her kapıdan olumlu tepkiler alıyor. Özellikle kadın toplantılarında ve kadın etkinliklerinde bir araya gelen kadınlar, eril zihniyetin dayatmalarını ortadan kaldırmaya çalışıyor. Diyarbakır'ın Yenişehir ilçesine bağlı Ofis semtinde bulunan kadın seçim bürosunda özgün kadın çalışmaları yürüten Rozerin İldan, bugüne kadar çok olumlu tepkiler aldıklarını ve farklı düşüncelere sahip kadınların da onları tanıdıkça düşüncelerinin değiştiğini söyledi. Rozerin müşhit olmak isteyen kadınların da "Biz artık ölmek ve öldürülmek istemiyoruz o sandıklara, kendi geleceğimize sahip çıkacağız" diyerek başvurduklarını anlattı.

'Seçimden sonra da kadınlara ulaşmaya devam edeceğiz'

Kadın seçim bürolarının açıldığı günden beri önceliklerinin kadınları örgütlemek olduğunu söyleyen Rozerin, "Kadınların HDP'ye adım atması özgür bir yaşama adım atmalarıdır" dedi. Kadın büroları açıldığından bu yana tek amaçlarının kadınları kazanmak olduğunu ifade eden Rozerin, ev ev dolaşarak kadınlara ulaştıklarını hem kendilerini hem de HDP'yi anlattıklarını söyledi. Tüm çabalarına karşılık kadınlardan da olumlu tepki aldıklarını ifade eden Rozerin, "Kadınların sisteme karşı tepkilerini, AKP'ye karşı tepkilerini ve neden bu mücadeleye sarılmaları gerektiklerinin farkına vardıklarını görebiliyoruz. Çalışmalarımız sadece seçim çalışmaları için değildi seçimden sonra da devam edecek. Bu seçim sürecinde HDP çatısı altındaydı, seçim sonrası kadın mücadelesi ile çalışmalarımız devam edecek. Eril zihniyetle hayattan soyutlanmış kadınları aktif yaşama dahil etmek için çalışmalarımızı sürdüreceğiz" diye konuştu.

'Kapılarını kapatan kadınlar şimdi bizi dinlemek istiyorlar'

Açtıkları büroların bulunduğu semtlerde yaşayan kadınların büroları kendileri için bir alternatif olarak gördüklerini ve sürekli ziyaret ettiklerini ifade eden Rozerin, "Evden çıkamayan, tek sosyal aktivitesi evde çocuk bakma olan kadınlar bizi tanıdılar ve tanıdıkça eril zihniyetten kurtuldular. Bizi ve HDP'yi benimsediler. Bizi gerçekten sahiplendiler ve bürolarda bizimle beraber çalışmalara dahil oldular. Bizimle aynı görüşü taşımayan kadınların düşünceleri değişti ve bürolara gelmeye başladılar. Özellikle din propagandalarına kanıp AKP'ye oy veren birçok kadın aldığı yardımları almaktan vazgeçip bizim yanımızda yer almaya başladı. Sistemin tek amacının kadınları eve hapsetmek olduğunu anladılar. Kadınlar kendileri için alternatif bir yaşamın olduğunu gördüler ve HDP'nin kadınlar için bir umut olduğunu biliyorlar artık. Özellikle AKP hükümetinin son zamanlarda kadınlara yönelik söylemleri kadınların gözünü açtı. Büroya gelen kadınlarla sohbet ettiğimiz esnada her şeyin farkında olduklarını görüyoruz. Daha önce kendilerini ifade edemiyor ve kapılarını çaldığımızda kapı arasından olumsuz yanıt verip kapıyı kapatırlardı. Şimdi saatlerce konuşuyoruz, evlerine davet ediyorlar, bizi dinlemek istiyorlar" sözlerine yer verdi.

'Sandıklara kendi geleceğimiz için sahip çıkacağız'

Rozerin seçim sürecinde en büyük amaçlarının sandıklardan galip çıkmak olduğunu belirterek, bugüne kadar sürekli sistem tarafından engellendiklerini dile getirdi. Mahalle toplantılarında ve ev dolaşmaları esnasında birçok kadının müşahit olmak istediğini söyleyen Rozerin, "Müşahitlik için ciddi çalışmalar yaptık. Her sandıkta en az 3 müşahidimiz bulunacak ve hepsi eğitim aldı. Daha önce oy çalınmalarının nedeni bizim örgütlü olmayışımızdı. Bu kez görevli arkadaşların hepsi birbirinden haberdar olacak ve kimse sandık başından ayrılmayacak. Herkes dört elle sarılacak. Özellikle kadınların müşahit olmak için yaptıkları başvurular çok fazlaydı. Eğitimde sonra bir daha gelip neler yapacakları konusunda danışıyorlardı. Müşahit olmak için başvuran tüm kadınlar 'Biz artık ölmek ve öldürülmek istemiyoruz, o sandıklara, kendi geleceğimiz sahip çıkacağız' diyorlardı. Bu bizi daha mutlu ediyordu çünkü seçimden sonrası için yapacağımız kadın çalışmalarında artık yüzümüze kapı kapatan kadınlar olmayacak. Kadınlar artık oylarına sahip çıkmanın geleceklerine sahip çıkmak olduğunu biliyorlar. Kadınların sağduyusu ve dikkatliliği sandıkta bize lazımdı ve her kadın istekli başvuru yaptı" diye konuştu.

'Kadınların örgütlülüğünden korkuyor'

Cumhurbaşkanının kendisine sırtını dönen kadınlara yönelik hakaret içeren sözlerine de tepki gösteren Rozerin, "Cumhurbaşkanı'nın kadınlara kullandığı sözler bizi şaşırtmadı. Gün geldi kıyafetlerine, gün geldi kahkahalarına, gün geldi nasıl olacaklarına karar verdi ve her yerde ağzına kadını aldı. Aslında onun bu kadar kadınlardan bahsetmesinin tek nedeni kadınların bilinçleniyor olması. Bilinçleniyor ve örgütleniyoruz. Örgütlendikçe büyüyoruz ve bu da Cumhurbaşkanı'nın canını sıkıyor. Bu yüzden her ağzını açtığında kadınlara laf söylüyor, çünkü kadınların örgütlülüğünden korkuyor. Biz onun söylediği hiçbir şeyi dikkate almıyoruz ve eylemlerimizi de aynı düzeyde devam ettireceğiz" diye konuştu.

(glk/gc)