Cinsel suçlarda 'pazarlık'lı af İstanbul Sözleşmesine aykırı

09:04

JINHA

ANKARA - Adalet Bakanlığı'nın hazırladığı tasarıya göre; cinsel suçlara 'pazarlık', 'erteleme', 'paraya çevirme' ve 'arabuluculuk' gibi yöntemler getirilecek. Bir yıl önce Türkiye'nin ilk imzacılarından olduğu İstanbul Sözleşmesi'nin ilgili hükümlerine aykırı maddeler içeren tasarının derhal geri çekilmesini isteyen Avukat Ceren Şimşek, "Yeni düzenleme kadına yönelik suçları körükleyecek" dedi.

Adalet Bakanlığı'nın 5 yıla kadar olan hapis cezalarında şüpheliler ile savcılık arasında pazarlık ile cezanın bir yıla indirilmesi, ertelenmesi, para cezasına çevrilmesi ya da kamu hizmeti gibi yaptırımlarla uygulanmasını sağlayacak bir yasa taslağı hazırlıyor. Hazırlanan taslağa göre hakaret, tehdit, yaralama, sarkıntılık, reşit olmayanlarla cinsel ilişki, cinsel taciz gibi işlenen suçlar pazarlık konusu olacak. Bu pazarlıkta mağdurun herhangi bir onayı alınmayacak ve failin talebi tek başına yeterli olabilecek. Türkiye'nin imzacısı olduğu İstanbul Sözleşmesi'nin ilgili hükümleri ise tasarı ile taban tabana zıt maddeler içeriyor.

'Şiddet eylemlerine ceza indirimi önlenmelidir'

Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Ankara Özgürlükçü Hukukçular Derneği Üyesi Av. Ceren Şimşek sözleşmede 'Namus cinayetleri nitelikli insan öldürme kapsamına alınmalı ve "töre saiki" ifadesi "namus saiki" ile değiştirilerek her tür namus cinayetinde ceza indirimi verilmesi önlenmelidir' maddesini vurguladı. Ceren, İstanbul Sözleşmesi'nin kadınların özgürlük, eşitlik ve demokrasi mücadelesinde ortaya çıkan taleplere uygun şekilde oluşturulduğunun altını çizerek 'İstanbul Sözleşmesi uluslararası alanda yaptırımı ve bağlayıcılığı olan ilk sözleşmedir. Sözleşmede kadına yönelik gerçekleşen herhangi bir şiddet eylemine gerekçe olarak kullanılmamasını ve her tür namus cinayetine ceza indirimi verilmemesi gerektiğini ve önlenmesini vurgulamıştır" diye konuştu.

'Cezalarda indirim önlenmelidir'

Aldatma, namus, din gibi kavramların indirim gerekçesi olamayacağına değinen Ceren " Türkiye bu kavramları indirim gerekçesi saymaktadır. Mahkemelerde erkekler ' beni aldattı, tahrik etti' gibi gerekçeleri sürekli kullanmaya başladı ve birçok cezada indirim uygulandı. Ama İstanbul Sözleşmesi bunun önlenmesi gerektiğini savunmaktadır. Türkiye verdiği yargı kararları ile adeta İstanbul Sözleşmesi'ni reklam aracı olarak kullandığını göstermektedir" şeklinde belirtti.

'Yeni düzenleme şiddeti körükleyecektir'

İstanbul Sözleşmesi'nin taraf devletlere iç hukuklarını sözleşmeye göre düzenlemeleri gerektiği yükümlülüğü getirdiğini belirten Ceren Türkiye'nin bu sözleşmeyi altında imzası olmasına rağmen yok saydığını belirtti. Ceren, "Yeni hazırlanan kanun taslağı ile birçok suçlarla beraber cinsel taciz gibi saldırı suçları, ceza yargılamalarında iş yükünün azaltılması ve alternatif çözüm yöntemlerinin geliştirilmesi sebebiyle pazarlık usulü kapsamına girecektir. Pazarlık usulünün kapsamına yaralama, eziyet, sarkıntılık, reşit olmayanla cinsel ilişki, cinsel taciz, tehdit, şantaj, nefret ve ayırımcılık vs. suçlar girmektedir. Böylece kadına ve kız çocuklarına karşı işlenen cinsel taciz cezaları paraya çevrilebilecek. Kadına karşı uygulanan psikolojik şiddet olan tehdit, şantaj için de pazarlık usulü uygulanabilecek. Kadını aşağı gören bir kültür, gelenek ve göreneğin ürünü olan fiziksel, psikolojik, cinsel ve ekonomik şiddetin önüne geçmek gerekirken, bunlar için caydırıcı cezalar talep edilirken yeni düzenleme bu şiddeti körüklemekten başka bir işe yaramayacaktır" diyerek kanun taslağının söz konusu sözleşmeyi yok sayarcasına failin ceza almasının yanı sıra onun ıslah edilmesi ve eğitilmesi yönünde herhangi bir adım atmamıştır" dedi.

'Türkiye sözleşmeyi göstermelik imzaladı'

İstanbul Sözleşmesi'nin maddelerinin ülkede yaşayan bütün kadınlar için şiddeti, saldırıyı önleyen önemli maddeler içerdiğine dikkat çeken Ceren Türkiye'nin sözleşmeyi göstermelik imzaladığını tekrarlayarak "İstanbul Sözleşmesi, insan haklarını kendine rehber edinmiş kadınların mücadelesi için, şiddet söylemini güçlendiren dinamikleri ortadan kaldırmak için oluşturulmuştur" diye kaydetti.

(de/fk)