Muhtarların 'muhbirlik' yapmaya vakti yok çünkü dertleri çok!

09:08

JINHA

İSTANBUL - Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın 'muhbir olmaya zorladığı' muhtarları asıl dertlerini dinledik. Erkek egemen sistem içerisinde yerel yönetimlerde yer alan kadın muhtarlar yaşadıkları zorlukları anlattı: "Tüm zorluklara rağmen kadınların yaşamın her alanında yer almalı. Ataerkil toplum anlayışını kırmak adına en çok kadın muhtarlara ihtiyaç var."

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın önceki gün muhtarlarla yaptığı toplantıda, "Benim muhtarım hangi evde kim var, nedir ne değildir. Bunu gelecek, gayet uygun ve sakin bir şekilde orada kaymakamına, gerekirse valisine, emniyet müdürüne bildirecek" ifadelerini kullanmasıyla gözler muhtarlara çevrildi. Bizde Cumhurbaşkanı'nın muhbirliğe zorladığı muhtarların kapısını çalalım dedik ve az sayıda olan kadın muhtarlara, "Sizin asıl sorunlarınız neler?" diye sorduk.

Türkiye'nin erkek egemen yapısı yerel yönetimlerde kadın erkek sayısının oranlarıyla tüm gerçekliğini gözler önüne seriyor. Türkiye'de bulunan 49 bin 777 muhtardan sadece 622'si kadınken, kadın muhtarların sayısı genel itibariyle bir önceki seçimlere göre yüzde 40.1 artış gösteriyor. Yine bir önceki seçimlere göre yüzde 0.8 olan kadın sayısı bu seçimlerde genel itibariyle yüzde 1.2 yükselmiş olsa da toplamda sadece 66 kentte kadın muhtarlar yer alıyor. Kadın muhtarların en fazla oluğu kentler sırasıyla İstanbul, Ankara, İzmir ve Bursa olarak belirlenirken Ağrı, Bayburt, Diyarbakır, Van, Urfa, Sakarya, Bolu, Çorum, Antep, Nevşehir'de ise birer kadın muhtar bulunuyor. Şırnak, Bitlis, Iğdır, Mardin, Muş, Elazığ, Erzurum, Hakkâri, Siirt, Kilis, Maraş, Batman, Adıyaman, Kastamonu ve Niğde'de ise hiç kadın muhtar bulunmazken, tüm bu sayılar yerel yönetimlerde kadınların varlığının temsili düzeyde bile yer alamadığını gösteriyor.

'Erkekler kadınların arkada olmasını ister'

İstanbul'un yerellerinde muhtarlık yapan kadınlar, muhtarlığın yanı sıra kadın olmanın zorluklarını anlattı. İstanbul Beyoğlu ilçesine bağlı Pürtelaş Mahallesi'nin muhtarı Günsel Bilgiç, 10 senedir mahallede muhtarlık yapıyor. Günsel, 30 yıl önce karar verdiği muhtarlık mesleğine ilişkin şöyle konuştu: "Erkek muhtarların çok ve kadın muhtarların az olması cinsiyetçi algıyı açıkça gösteriyor. Bu durum Meclis'te de aynı, erkekler kadınların en arkada olmasını istiyor. Bir kadın her alanında kendi iradesiyle durabilir." Kadınların siyasette yer almasında çağrıda bulunan Günsel, "Kadınların siyasete girmelerini istiyorum korkmalarına gerek yok hangi siyasette aktifseler hangisini arzu ediyorsalar hangisini istiyorsalar ona girsinler" dedi.

'Kadın isterse her şey olur'

Beyoğlu ilçesine bağlı Cihangir Mahallesi Muhtarı Sündüs Ulaman ise 16 senedir muhtarlık yapıyor. Sündüs, mahallesindeki eski muhtarın mahalleye bir şey katamadığını düşünerek muhtar olmaya karar verdiğini anlattı. Anneliğin her şeyden daha zor olduğunu düşünen Sündüs, "Bir anne, bir kadın anneliği yapabiliyorsa muhtarlığı da yapabilir" dedi. Kadınların herhangi bir şeyi yapabilmeleri için sadece istemelerinin yeterli olduğunu dile getiren Sündüs, "Kadınların kendi haklarını istemesi lazım kadın isterse her şey olur yeter ki kadın istesin" dedi. Erkek egemenliğinin kadınların özgürlüklerini tutsaklaştırdığını söyleyen Sündüs, "Evli kadınların daha çok eşleri engel oluyor kadınların özgürleşmesinde. Kadınlar erkek hükmü altına girmesinler. Kendi özgürlüklerini kendileri sağlayabilirler" diye konuştu.

'Hangi erkek muhtar polisler tarafından darp edilmiş?'

Beyoğlu ilçesine bağlı Gümüşsuyu Mahallesi'nde 16 senedir muhtarlık yapan Çiğdem Nalbantoğlu da bir kadın muhtar olarak yaşadıkları zorlukları anlattı. Çiğdem, muhtar olmanın yanı sıra bir kadın olarak polisler tarafından saldırıya uğradığını belirterek, "Polisler rutin uygulamalarından birisini yapıyordu. Çantamı aramak istediler bende 'ne yapıyorsun' diye sordum. O da bana 'eş cinselleri aramaya çıktık' dedi. Kendisine söylediğinin ayıp bir durum olduğunu anlattım ve sonra çantamdan çekiştirilip GBT'min alınmasını söylendi. Orada bulunan kadın polisler ise beni erkek polislerin üzerine itti" diye konuştu. Yaşadığı saldırı sonrasında ise kadın hareketleri tarafından büyük bir destek aldığını anlatan Çiğdem, "Kadın hareketlerinin büyük desteğini gördüm. Aylar sonra ise polislerle ilgili şikayetimin geri alınması istendi. Mahkeme yıllarca sürdü. Mahkemede polislerin yalan ifadeleri doğrultusunda bende yargılandım. Bir buçuk sene sonra beraat ettim. Benim beraatimdan sonra araya emniyet müdürleri girerek ifademi geri almamı söylediler ama hiçbir şekilde geri adım atmadım. Bir süre sonra evimin önünden kaçırıldım. Beni kaçıranlarda hiçbir şekilde bulunamadı" diye kaydetti. Muhtarlık süreçlerinde kadınların erkekler tarafından sürekli olarak engellendiğini dile getiren Çiğdem, "Şimdiye kadar bir tane erkek muhtarın böyle bir süreçten geçtiğini görmedim. Beyoğlu'nda 45 mahalle içinde sadece 5 tane kadın muhtarız ve kadın olarak bütün zorlukları yaşıyoruz" dedi.

Çiğdem, "Ne olursa olsun bütün kadınlar en azından bir muhtarlığa girsinler. Muhtarların kesinlikle kadın olması lazım" şeklinde konuştu.

'Ataerkillik her şeye yansıyor'

Beşiktaş'a bağlı Etiler Mahallesi muhtarı Seçil Eşki ise 10 senedir muhtarlık görevini gerçekleştiriyor. Seçil, ataerkil bir toplumda doğal olarak kadın muhtarların sayısının az olduğunu belirterek, "Biz ataerkil bir toplumuz. Bu ataerkillik her şeye yansıyor. Büyük şehirlerde durum biraz daha kırılmış olsa da yine de tam anlamıyla bütünlükten söz etmek mümkün değil. Beşiktaş'ta bulunan 23 mahalleden 10 tanesini kadınlar yönetiyor. Bu oran Türkiye'de en yüksek oran olarak gösterilmekte fakat bu da yeterli olmuyor" dedi.

(fm/dk/zd/fk)