JINHA

AMED - DBP Diyarbakır İl Eşbaşkanı Hafize İpek'in gözaltına alınması parti binası önünde protesto edildi.

DBP İl Eşbaşkanı Hafize İpek'in sabah saatlerinde evine yapılan baskınla gözaltına alınması DBP Diyarbakır İl Örgütü öncülüğünde düzenlenen basın açıklaması ile protesto edildi. DBP il binası önünde gerçekleşen açıklamaya, aralarında HDP Diyarbakır milletvekilleri Çağlar Demirel, Edip Berk ve Sibel Yiğitalp, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Gültan Kışanak, parti yöneticileri, KJA aktivistleri ve Barış Anneleri Meclisi üyelerinin de bulunduğu çok sayıda yurttaş katıldı. Açıklamada ilk olarak konuşan DBP Diyarbakır İl Eşbaşkanı Ali Şimşek, AKP hükümeti tarafından devreye konulan savaş konseptine dikkat çekerek, "AKP hükümetinin vicdan ve ahlakı aşan saldırıları artık neredeyse günlük rutin bir durum haline geldi. Biz bu saldırılara yabancı değiliz. Daha öncede yaşadık. Eğer bu saldırılar devam ederse önceki dönemlerde dediğimiz gibi 'Berxwedan jiyane' demeye devam edeceğiz" dedi.

Kürt halkının tarihten bu yana zalimlerin zulmüne karşı direnmeyi bildiğini aktaran Ali Şimşek, şunları aktardı: "Biz bu filmi daha önce de görmüştük. Bu halk hiçbir zaman zalimlerin saldırısı karşısında mücadelesinden geri adım atmamıştır. Gözaltına alınan ve tutuklanan belediye eşbaşkanları, parti yöneticilerimiz bu halkın haklı davası için mücadele etmişlerdir. Yöneticilerimizin söylem ve pratikleri meşrudur ve bütün yöneticiler olarak bunun arkasındayız. Eşbaşkanımız halkına karşı sorumluluğu yerine getirmiştir, görevini yerine getirmiştir. Biz eşbaşkanımızın halka karşı sorumluluğu yerine getirmesini ve tüm söylemlerinin arkasındayız."

"Bugün yaşananlar 7 Haziran seçimlerinden sonra kararı alınan savaş konseptinin sonucudur" diyen HDP Diyarbakır Milletvekili Çağlar Demirel ise, "Bugün halkın seçilmişlerine yapılanlar devletin ve hükümetin kararıdır. Halkın iradesiyle seçilmiş eşbaşkanlar, parti yöneticilerimiz ve kadın aktivistlerimiz hepsi gözaltına alındı ve tutuklandı. Bunların hiç birisinin hukukla bir ilgisi yok. Hukuk devleti üzerinden gerçekleştirilen bir durum değil. Tamamen saray devletinin almış olduğu karar doğrultusunda düğmeye basıldı ve insanlar tek tek gözaltına alınarak, tutuklandı, işkence gördü ve sürgün edildi. Biz 1990'lı yıllar diyoruz ancak bu süreç 1990'lı yılları aşan bir süreçtir. Ama bu halkı siz katlederek, tutuklayarak, işkence yaparak sindiremezsiniz. Bunların hepsi denendi ve başarıya ulaşılmadı" şeklinde konuştu.

(şa-ny/fk)