Çağlar Demirel: Tüm Türkiye kuşatma altındaki Cizre'yi görmeli

13:53

JINHA

AMED - Cizre'de tank, toplarla devlet kuşatması altında olduğunu belirten HDP Diyarbakır Milletvekili Çağlar Demirel, "İzmir'den, İstanbul'dan, Bursa'dan bütün insanların gelip, Cizre de yaşananları görmesini istiyoruz. AKP hükümeti, geçici hükümet ve Sarayın şunu bilmesi gerekiyor tutuklamakla, infaz ederek bu halka geri adım attıramazsınız" dedi.

Şırnak'ın Cizre ilçesinde dün akşam sokağa çıkma yasağının ilan edilmesi ile birlikte asker, polis ve özel harekat timlerinin ilçeyi ablukaya alarak halka saldırmasını, mahallelerin keskin nişancalar tarafından taranmasını, sivillerin yaşamını yitirmesini değerlendirdi. HDP Diyarbakır Milletvekili Çağlar Demirel, Cizre'nin günlerce devletin tankıyla, topuyla kuşatma altında olduğunu belirterek, halkın hayatından endişe duyduklarını ifade etti. Hiçbir yerde görülmeyen devlet şiddetinin şuan Cizre'de yaşandığını ifade eden Çağlar şunları söyledi: "Cizre'de yaşananlar Şırnak, Yüksekova, Silvan, Diyadin, Varto'da yaşananlardan daha ağır. Devlet her gün şiddetin dozunu artırarak Kürt halkına saldırıyor. Sokağa çıkma ilanını duyduğumuz an Cizre'de bir katliam gerçekleştirileceğini biliyorduk. Aslında bunun hazırlıkları yapılmıştı. Cizre günlerce devletin tankıyla, topuyla kuşatma altında. Kürt halkının yaşamından kaygı duyuyoruz. Hiçbir yerde görülmeyen devlet şiddeti şuan Cizre'de yaşanıyor" dedi.

'İletişimi kesmek katliam yapılacağı anlamına geliyor'

Çağlar dün akşam HDP heyetinin Cizre'ye gittiğini ancak ilçeye alınmadığını hatırlatarak, Cizre'de tüm iletişim araçlarının kesilmesinden kaynaklı ancak Şırnak Milletvekili ilçeye gittikten sonra haber aldıklarını belirterek, "Devletin tank ve toplarıyla Cizre'ye saldırması sonucu iki yurttaş yaşamını yitirmiş, dışarı çıkma yasağıyla birlikte ilçede ki bütün iletişim araçları kesiliyor. 90'larda bile bu görülmedi. Bir ilçeyi kuşatma altına alarak iletişimi ortadan kaldırıyorsunuz. Bu ne demektir bu oradaki halkı katledeceksiniz demektir" dedi.

'Devlet derhal tankını topunu Cizre'den çıkartsın'

Devletin, AKP hükümetinin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "ben Kürt halkını yok ederim, imha ederim, ortadan kaldırırım" söylem ve mesajlarına Kürt halkının boyun eğmeyeceğini vurgulayan Çağlar, "İki gün önce atanmış bir polis İçişleri Bakanı olmuş. İçişleri Bakanlığı'nı daha devralmadan, daha meclis ona yetki bile vermeden, bir geçici seçim hükümeti bile olmadan bu Bakan halkın 'kafasını ezmekten' bahsediyor. Kürt halkı öyle bir halktır ki onurlu mücadelesi bugün Cizre de yaşananları Cizre halkı kabul etmedi. Sadece kendisi için değil Medya Savunma Alanlarının bombalanması, seçilmişlerinin tutuklanması yapılan işkenceler, cenazelerin verilmemesi ve Sayın Öcalan'a uygulanan tecridi hiçbir şekilde kabul etmedi bundan sonra da kabul etmeyecek. Bugün Cizre'de yapılmak istenen bir katliamdır. Devlet keskin nişancılarını tankını topunu çıkartmak zorundadır. Eğer çıkartmıyorsan o halk direnecektir" şeklinde kaydetti.

'Devlet kadınlara saldırıyor'

Bu dönemde devlet yetkililerinin telefonlarına dahi cevap vermediğini, kadınlara saldırı olduğunu belirten Çağlar, "Silopi'de damda yatan bir anneyi, Dersim'de kadın arkadaşımızı katledeceksiniz, Ekin Wan'ın bedeni üzerinden siyaset yapacaksanız bu halk size karşı direnecektir. Cizre halkı sokağa çıkma yasağını tanımamaktadır" dedi.
Çağlar tüm bu saldırılara karşı kadınlar, sivil toplum kuruluşları, aydın, yazarları saldırılara karşı Cizre'ye çağırdı.

'Cizre halkı direngen ve mücadeleci'

Çağlar, HDP grup toplantısını 11 Eylül'de Cizre'de yapacaklarını belirterek, devletin tank, top ve keskin nişancılarını Cizre'ye yerleştirerek Cizre'de yaşananları gizlemek istediğini ifade etti. Herkesin Cizre halkının yanında olduğunu ifade etmesi gerektiğini vurgulayan Çağlar, "Bunu bütün Türkiyeli halklardan bekliyoruz. İzmir'den, İstanbul'dan, Bursa'dan bütün insanların gelip, Cizre de yaşananları görmesini istiyoruz. AKP hükümeti, geçici hükümet ve Sarayın şunu bilmesi gerekiyor tutuklamakla, infaz ederek bu halka geri adım attıramazsınız. Gelin bundan vazgeçin Sayın Öcalan'la müzakere masasına oturun, her zaman her yerde öncü güç olan kadınların bu şiddetin önüne geçmesi gerekiyor" dedi

(tt-ny/gc)