Selahattin Demirtaş: Felaketin kıyısında olan Türkiye için yola çıktık
12:51
JINHA
ŞIRNEX - HDP grup toplantısını Cizre için bir araya geldikleri İdil’de düzenledi. HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Türkiye’nin batısına seslenerek "Bizler bu gün Cizre için sussak bu ateş herkesi yakar. Bodrum Cizre'ye çok uzak değil. Suriye bu şekilde başladı, Irak bu şeklide başladı bu hale geldi. Türkiye bunların kıyısında. Bizler 3 gündür bir tek Cizre için yola çıkmadık. Felaketin kıyısında olan Türkiye için çıktık" dedi.
Asker, polis ve özel harekat timleri ablukasında olan, sivillerin katledildiği Cizre'ye gitmek için 3 gündür yolda olan HDP heyeti bugün İdil'de grup toplantısını yaptı. HDP Eş Genel Başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş, HDP'li bakanlar, milletvekillerinin, birçok partili ve İdil halkının katıldığı toplantı İdil Kültür Merkezi'nde düzenledi. Salonda "Biji serok Apo", "Biji berxedana Cizire" sloganları atıldı.
‘Mir Bedirxan’dan bu yana Cizre halkı bunlarla karşı karşıya’
Halkı selamlayarak konuşmaya başlayan Selahattin, "Bu toplantıyı Cizre'de yapmak istiyorduk. Bırakın toplantı yapmayı, içeriye bile giremedik. Onurlu yaşam devam ediyor. Onurlu yaşamı devam ettirene bin selam olsun. Bu gün Cizre'de insanlık dışı bir uygulamayla karşı karşıyayız. Neredeyse 120 yıldır bu coğrafya bu ve benzeri durumlarla karşı karşıya. Bu katliamlar son 8 gündür ortaya çıkmış değil. Osmanlı'nın son yıllarında başlayan, Mir Bedirxan'dan bu yana bu halk bunlarla karşı karşıya. Bu gün Cizre'de yaşananlar yüzyıllardır bu toprakların kaderidir. Bu zulmü normal karşılamadığımız için bunlara karşı barış mücadelesi veriyoruz. Bütün çabamız halkların derdine derman olma çabasıdır. Barış söylemi bizler açısında yaşam gerekçesidir. Bizler barışın ne kadar acil olduğunu yaşayarak öğrendik. Barış bizim için bir slogandan değildir" diye belirtti.
‘Saldırıları MİT organize ediyor’
Partilerine yapılan saldırılara ilişkin konuşan Selahattin, "Bunlar MİT eliyle yapılıyor. AKP talimat vermiş MİT organize etmiş. Bizi inciten bunlar değil. İnsanlar bitişik komşusu tarafından saldırıya uğradı. Mevsimlik işçileri kendi coğrafyalarında iş bulamadıkları için sırf Allah onları Kürt yarattığı için evleri çadırları ateşe verildi. Bu ırkçılık, bu protesto değil” dedi.
‘Soruşturma oy veren halkımıza açılmıştır’
Saldırıları Başbakan’ın ve hükümetin 2 gün boyunca izlediğini belirten Selahattin, “Ermenilere ve Rumlara yapıldığı gibi Kürtlere yapılmak istendi. Yoksa bunlar HDP protestosu değil. Partimizi protesto edebilirler ama parti binalarımızı yakmak alçaklığın daniskasıdır. Bu alçaklığı Başbakan izledi. Bunlarla ilgi bir tek bana soruşturma açıldı. Halkımıza yasal haklarını hatırlattığım için bana soruşturma açıldı. Bana açılan soruşturma bizlere oyunu verenlere açılmıştır. Bu açıdan halkımıza açılmış sayıyorum" dedi.
‘Cizre için susarsak bu ateş herkesi yakar’
Barış konusunda ısrarcı olmanın en güzel silah olduğunu dile getiren Selahattin, "Esnaflarımız işyerleri, partilerimizi yakan faşisteler barışın ne olduğunun farkında değil. Çünkü onların evleri basılmadı, anneleri babaları öldürülmedi. Allah kimseye yaşatmasın. Halkımız barışın ne kadar önemli olduğunun farkında oldukları için istiyorlar, AKP'den korktukları için değil. Eğer Türkiye'nin batısında yaşayan kardeşlerim bizler bugün Cizre için sussak bu ateş herkesi yakar. Bodrum Cizre'ye çok uzak değil. Suriye bu şekilde başladı. Irak bu şeklide başladı. Bu hale geldi. Türkiye bunların kıyısında. Bizler 3 gündür bir tek Cizre için yola çıkmadık. Felaketin kıyısında olan Türkiye için çıktık. Bunun için bile Ankara'da tehdit alıyoruz. İşte cesaret budur. Barış süreci için ‘kefenimi elime aldım’ diyenler bugün nerede. Hani ‘ne olursa olsun devam edeceğiz’ diyenler bugün nerede” diye sordu.
‘Kolay günlerde barış demek samimi değil’
Ülkenin yüzde 90’ının barış süreninin arkasında olduğunu vurgulayan Selahattin, “Parti olarak kaybedebiliriz. Ama ondan çok daha kıymetli bir şey kazanacağız. Bütün bu zorlu günlerde HDP’nin barış döneminde durduğu yerde durması gerektiğini halen savunuyoruz. Bakın bizler bu yüzden bedenimizi taşlara kayalara vuruyoruz. Kolay günlerde barış demek, barış samimiyeti açısında yeterli olmuyor. Sizlerde barış için samimiyseniz 2 yıl önce halka verdiğiniz sözleri tutun. Çiller'de daha sert bir politikayla güvenlik politikalarına sarıldınız. Silahla barışa ulaşılır mı? Türkiye'de yenme yenilme üzerine bir savaş süremez. Olanlar her gün tabutlar içerisinde taşınan genç bedenlere olacak. 100 yıl geçse de bu süreç böyle devam eder. Biz HDP olarak çağrılarımızı tekrar yapıyoruz. Ortada konuşmaya hazır bir örgüt varken bunlarda ısrarlı olmak yazıktır. Bu ülkenin Başbakanı baldıran zehrini içmeye hazır olsaydı şimdi böyle olmayacaktık" şeklinde ifade etti.
‘Ağabeyleriniz ne yaptı ki siz yapacaksınız’
Sonsuza kadar Cizre'de sokağa çıkma yasağının olmayacağını dile getiren Selahattin, "AKP HDP'yi hiçleştirerek inşaları dağa çıkarmaya çalışıyor. Gelin bakın Cizre'ye insanların neden dağa çıktığını anlarsanız. Sonra da neden on bin kişi dağa çıktı diye sorarsınız. 90'larda bölgenin her yerinde Cizre vardı. Ben 30 yaşımdan sonra olağanüstü hal olmadan yaşadım. Zannediyorlar ki Cizre'ye polis yığdırdıklarında her şey hallolacak. Cizre'de polisin PKK ile ilgili yaptığı propagandayı, PKK 30 yıldır yapmadı. Onlar sokaklarda halka hakaret ederken, PKK'ye yardım ediyorlar. Ben savcı olsam onlara hepsini PKK'ye yardımdan tutuklardım. Gidin emekli ağabeylerinize sorun. Partimizin tabelasını bile asmamıza izin vermiyorlardı. Onlar ne yaptı ki sizler ne yapacaksınız. Onlar şimdi emekli ama partimiz de yüzde 90 oylar alıyor. Yeniden barış masasına dönelim dediğimizde öyle kolay olmayacak. Şimdi bir kez daha yaralarımız kanıyor. Önce yaramızı durdurmamız gerekiyor. Önce silahların susması için taraflar birbirine önce imkânsız şartlar vermemeli. İmkânsızlardan vazgeçip, imkânlı olanları istememiz lazım. Cumhurbaşkanına sesleniyoruz. Yaptığımız çağrılara KCK'den olumlu yanıt geliyor. Bir tarafa çağrılarımıza bu şekilde yanıt verirken, Ankara'ya düşen görev bellidir. Biz kanı izlemek için seçilmedik" diye belirtti.
‘Hükümetin medyası barışa zarar veriyor’
Parlamentonun önce elini vicdanına bırakması gerektiğine işaret eden Selahattin, "Parlemento çalışmadı. Bunları burada uzun uzun anlatmaya gerek yok. Hükümetin yalan politikalarını izleyen medya grupları var. Onları izlemeyin. Barış arayışına zarar veriyorlar. Görevleri bu sürece zarar vermek. Cizre'de bizim huzuru bozmak için gittiğimizi yazmışlar. Onlar bunları yazarsa ülkenin batısında bu saldırlar olur. Bunların hepsi kendilerini kurtarmadı. Cizre'de yaşananlar bir gün ortaya çıkacak. Vali suç işliyor. Bunların hesabını bir gün verirler. Tümüyle bir kentin sokağa çıkmaması kararını Vali veremez. Ben Şırnak Valisi’nin yerinde olsam kara kara düşünürdüm ‘1 Kasım'da ne yapacağım’ diye. Sokağa çıkmanın cezası 100 TL, Cizre'de sokağa çıkmanın cezası ölüm" diyerek yaşamını yitirenlerin isimlerini saydı.
‘Bu hukuksuzluğun bitmesi için geldik’
Hukuk devletlerinde bu yaşananlara çok ağır cezalar olduğunu dile getiren Selahattin, "Cizre'de 2 tane PKK'li vardır diye Cizre'de katliam yapıyorsun. Orada eli silahlı militanın var olduğunu bile bilmiyoruz. Su bile götürmemize izin vermiyorlar. Hükümetler değiştikçe yaşananlar ortaya çıkacak. 1 Kasım'dan sonra bütün suçların hesabını vermek için seni yargı önüne çıkaracağız. İçişleri Bakanı seçilmiş bile değil, seçilmişleri Cizre'ye almıyorlar. İnsan biraz akıl mantık sahibi olur. Bizim burada olma amacımız sokağa çıkma yasağı kalksın. Bebekler mama bulamıyorlar. Biz bu hukuksuzluğun bitmesini istiyoruz. Her yerde Cizre başta olmak üzere halkımızın barış sesini yükseltmeye geldik. Bölge turumuz var. Barış yürüyüşümüzü il il, ilçe ilçe devam edecek. İdil halkı da büyük bir dayanışma gösterdi. Bundan büyük bir mutluluk duyduk. Elbette bu dayanışmamız devam ediyor" diye ifade etti.
HDP’liler 2 grupta çalışmaları devam ettirecek
Konuşmanın ardından salonda "Biji berxedana Cizire" sloganları atıldı. Daha sonra toplantı basına kapalı olarak devam etti. Toplantı neticesinde HDP’li vekiller ve PM üyeleri 2 gruba ayrılma kararı alındı. Eş genel başkanlardan Selahattin Demirtaş’ın bulunduğu grup bölgede incelemeler yapacak, katliamların yapıldığı kentlere giderek bilgi alacak. Figen Yüksekdağ’ın bulunduğu 2. grup da İdil’de kalarak Cizre için çalışmalarını yürütecek.
(ht-pk/gc)