'Halkı yönetime katma mekanizmaları açık tutulmalı'

14:01

JINHA

AMED - Diyarbakır Kent Konseyi'nin "Türkiye Kent Konseyleri Barışı Konuşuyor" sloganıyla düzenlediği toplantıda konuşan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Eş Başkanı Gültan Kışanak, "Kent Konseyi yönetim yetkisini halktan alır ve bu yetkiyi nasıl kullandığı da çok önemlidir. Biz bize verilen yönetim yetkisini keyfi bir yönetim yetkisi olarak görmüyoruz. Bizlerin halkı yönetime katma mekanizmalarını açık tutmamız gerekiyor" dedi.

Diyarbakır Kent Konseyi'nin "Türkiye Kent Konseyleri Barışı Konuşuyor" sloganıyla düzenlediği ve iki gün sürecek olan toplantı başladı. Sümerpark Ortak Yaşam Alanı Resepsiyon Salonunda düzenlenen toplantıya, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Gültan Kışanak ile Fırat Anlı ve Türkiye geneli Kent Konseyi üyeleri katıldı. Diyarbakır Kent Konseyi Genel Sekreteri Cihan Aydın, gerçekleştirilen toplantının Türkiye halkları olarak savaşa karşı ortak bir aklın oluşturulması için önemli olduğuna dikkat çekerek, gün boyunca savaşa karşı ne yapılabileceği ve nasıl bir yol izlenebileceği konusunda tartışma yürütüleceğini dile getirdi.


'Farklılıkları zenginlik olarak kabul ediyoruz'

Açılış konuşmasını yapan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Eş Başkanı Gültan Kışanak ise Diyarbakır'ın tarihinde birçok kültürün farklılıklarından ve zenginliklerinden izler taşıdığını belirterek, "Bizler bu farklılıkları zenginlik olarak kabul ediyoruz, çatışma nedeni olarak değil. Kentimizde tarihin derinliklerinde yaşanan acı olaylardan üzüntü duyuyoruz. Farklılıkları solduran olaylardan üzüntü duyuyoruz. Şimdi de amacımız biri eksilirse kendisinin eksileceğini düşünen bir Amed yaratmaktır, bu en büyük zenginliktir" şeklinde konuştu.

'Kent Konseyi yönetim yetkisini halktan alır'

Kent konseylerinin demokrasilerde çoğunluk rejimlerine karşı bir müdahale olduğunu ifade eden Gültan, "Kent Konseyi yönetim yetkisini halktan alır ve bu yetkiyi nasıl kullandığı da çok önemlidir. Kentlilerin verdikleri yönetim yetkisini denetlemek ve çalışmalarına katılmak için bazı demokratik dayanışmaların bulunması gerekiyor. STK'lar mahalle, gençlik ve kadın meclisleri ve kent konseyleri bu anlamda büyük önem taşır. Biz bize verilen yönetim yetkisini keyfi bir yönetim yetkisi olarak görmüyoruz. Bizlerin halkı yönetime katma mekanizmalarını açık tutmamız gerekiyor" ifadelerinde bulundu.

'Ülkeyi bir kaosa sokmak isteyenler var'

Türkiye geneli kent konseylerinin barışı tartışmasının önemli olduğuna dikkat çeken Gültan, "Kent konseylerinin barışı tartışması bizim için halkların barışı tartışması anlamına geliyor. Son zamanlarda yaşadıklarımız tehlikenin ne kadar büyük olduğunu gösterdi. Bu ülkeyi bir kaosa sokmak isteyenler var. Buna karşı bu coğrafyada yaşayan tüm özgür yurttaşlar olarak bizim bu gidişe bir dur dememiz gerekiyor. Bu topraklarda eşitlik hukukuna uygun olarak yaşayabiliriz bunu korumak bizim elimizde" dedi.

'Sivillerin yaşamını yitirdiği uygulamalar bizi kaygılandırıyor'

Gültan, Türkiye'nin batısında yaşanan Kürt halklarına karşı linç girişimlerinin eşitlik hukukunu sarstığını ifade ederek, "Bu konuda gerek batıda yaşanan linç girişimleri ve ırkçı saldırılar gerekse bu ülkenin doğusunda halkın kendi kendisini yönetme iddiasını tehdit olarak görme ve sivillerin yaşamını yitirdiği uygulamaların ortaya çıkması bizi kaygılandırıyor ve sorumluluk alma konusunda hızlı davranmamız gerekiyor. Sizlerle burada toplumsal barışı nasıl sağlayacağımızı tartışacağız ve son derece önemli bir tartışmadır. Bizler hemen şimdi savaşın durdurulması ve bir an önce halklarımızın yan yana onurlu bir geleceği birlikte kurabileceği bir ülke için mücadele etmeliyiz. Sizlerin buradaki varlığı bize bu umudu veriyor" vurgusunu yaptı.

Açılış konuşmasının ardından Diyarbakır Kent Konseyinin hazırlamış olduğu ve başta Cizre olmak üzere bölgede yaşanan saldırıları ve saldırılar sonrasında açığa çıkan tabloyu anlatan bir slayt gösterisi izletildi.

Toplantı serbest tartışma forumu ile devam etti.

(sg-kt/gc/fk)