Ceren Karlıdağ-Duygu Erol/ JINHA

ANKARA - HDP'nin Samsun adayları tarlalarda ektikleri tütün, çay, mısır ve tüm üretimleri ile emek mücadelelerini meclise taşımaya hazırlanıyor.

Karadeniz'in yeşil, hırçın, inatçı doğası ve kadınlarının emekçi kişiliği yaşamın her anına yansıyor. Mücadelenin yaşamsal kimliğinin politik kimliğe evirildiği dönemde HDP'nin Karadeniz adayları "İnadına Barış İnadına Özgürlük" sloganıyla atılım yapıyor. Eril zihniyete boyun eğmeyen Karadeniz kadınları tarlada; çayda, fındıkta, mısırda yaptığı ekmeklerde emeklerini gösteriyor. Tarlalardan meclise uzanacak yolda kadınlar kolay kolay pes etmeyeceklerini vurgulayarak "İnat Karadeniz kadınının işidir inadına HDP" diyor.

'Her zaman mücadele içinde yer aldım'

HDP Samsun Adayı Nuray Bedirkurum Bafra'da yaşıyor. Köylü ve çiftçi çocuğu bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen Nuray, küçük yaştan beri çalışarak hayatını geçindiriyor. Çalıştığı zaman diliminde de hiç bir zaman mücadeleden kopmadığını dile getiren Nuray, "Her zaman mücadele içinde yer aldım. Şimdi de HDP ile beraber mücadelenin köşe başında yer alıyorum" diyerek barışın en hızlı bir şekilde gelmesi gereken bu dönemde herkesin ellerini taşın altına koyması gerektiğini vurguladı.

'İnat Karadeniz kadının işidir'

Karadeniz'den aday olarak Karadeniz'e barışı getireceklerini söyleyen Nuray, "Kadınların karakterlerine uygun olan inadına barış sloganı bize uyum sağlıyor. İnat Karadeniz kadının işidir. Bizim inadımıza dokunurlarsa yapılması gereken ne varsa yaparız. İnat da murattır deriz" ifadelerini kullandı. Karadeniz kadınların yeşil yol direnişinden tanıdığımız Havva anadan farklı olmadığının belirten Nuray, "Havva anamız ekolojik mücadelede nasıl bir direnç gösterdiyse bizde bize yapılan her zulüm karşısında aynı direnci gösteririz" dedi. Karadeniz yaşam koşullarının çetin olduğuna değinen Nuray, Karadeniz'de iklimsel olarak da coğrafi olarak da hayata tutunmanın başlı başına bir mücadele olduğunu söyledi.

'Bize baskı yapmasınlar yapanlar kaybeder'

Karadeniz bölgesinde kadınların çayda, fındıkta, mısırda, ekinde ve yaptıkları ekmeklerde emeklerinin olduğunu söyleyen Nuray, kadının her alanda üretken ve aktif olduğunu ve keskin yaşam koşullarına karşı direnç gösterdiklerini bu yüzden de kolay kolay pes etmeyeceklerini dile getirdi. Nuray, "O yüzden bize baskı yapmasınlar. Yapanlar kaybederler" diyerek erkek egemen sistemde kadının sadece anne olmadığını göstereceğiz dedi.

'Öz yönetim Karadeniz'e uygun bir modeldir'

Öz yönetimlerin kendi partisinin söylemlerinde çok geniş alanlar yer aldığını söyleyen Nuray, "Karadeniz'de özyönetimin şöyle bir karşılığı olabilir: Halkın kendi kendini yöneterek ve biz üretiyoruz modelinden giderek kendi evimizde kendi yöntemlerimizle biz varız demektir" dedi. Kendilerini üretime katma anlamında Karadeniz kadının erkeklerden önde olduğunu vurgulayan Nuray, "Bu anlamda zaten biz kendi hayatımızda tutunduğumuz için, ayaklarımız üzerinde dimdik durabildiğimiz için özyönetim Karadeniz'e çok uygun bir modeldir" ifadelerini kullandı.

'Biz o sarayı barışla başlarına yıkacağız'

Kadın seçim bildirisinin okunduğu salonda şehit anneleri ve barış annelerinin yan yana oturduğuna dikkat çeken Nuray," Bugün bu toplantıda barış anneleri ile kadınlar yan yana oturuyorlar ve barış istiyorlar. Uğradıkları bütün zulme rağmen bu savaşın bitmesi için yan yana yürüyorlar. Annelerin bu isteğine hiç bir güç karşı gelemeyecektir. Biz o sarayı barışla başlarına yıkacağız" diyerek Türkiye'de yaşayan halkların ve fakir çocukların artık ölmeyeceğini, savaşa karşı durarak inadına barış inadına özgürlük diyeceklerini vurguladı.

'İlk eşitsizliğimi çocuk yaşlarda yaşadım'

Samsun'dan diğer kadın adayı Ümide Aysu, tütün işçisi bir ailenin beşinci çocuğu olarak dünyaya geldi. Dokuz yaşından beri tütün atölyelerinde çalışan Ümide, aynı zamanda okuyarak yaşamına devam etti. "İlk eşitsizliğimi çocuk yaşlarda yaşadım" diyen Ümide, 1970'de adalet mücadelesine Dev-Genç'le başladı. Bugün ise mücadeleyi HDP ile devam ettiren Ümide, sistemin her yönüyle adaletsizliği ve baskıyı uyguladığı bu dönemde sistemin adaletsizliğiyle en çok kadınların karşı karşıya kaldığını söyledi. Ümide," Buna itiraz etmek için ve kadınların haklarını görünür kılmak için HDP'deyim" dedi.

'Doğaya insana yapılan bütün adaletsizlikler için mücadele edeceğim'

Kadınların kendi geleceklerine sahip çıkması için mücadele etmede kararlı olduğunun vurgusunu yapan Ümide, "Dünyanın yarısı kadınlar olduğuna göre siyasetinde yarısı kadınlar" diyerek eşit temsiliyetin gerekliliğini belirtti. Siyasette etkin olabilmek ve her türlü haksızlıkları hemen her platforma taşımak için çalışacaklarını söyleyen Ümide," Doğaya ve insana yapılan bütün adaletsizlikler için mücadele edeceğim" dedi.

(he/fk)