Özyönetimler karar mekanizmalarında kadınları etkin kılacak

09:05

JINHA

İSTANBUL - DTK'nın 14 maddeden oluşan "özyönetim" deklarasyonu kadınlar tarafından tartışılmaya devam ederken İstanbul'da ise kadınlar özyönetimin Türkiye halklarına anlatılması gerektiğini belirterek özyönetimlerin, karar mekanizmalarında kadınları etkin kılacağını söylüyor.

Kürdistan'ın birçok ilçesinde ilan edilen "özyönetim" modeli ile karar alma aşamasında toplumun yarısı olan kadınlara geniş yetkiler sunulmakta. Kürdistan'da ilan edilen ve kadınlara geniş yetkiler sunan özyönetim'i İstanbul'da kadınlarla konuştuk. Konuştuğumuz kadınlardan Dilan Kara, öz yönetimi, "Halkaların kendi sorunlarını kendilerinin çözme fikridir" şeklinde özetleyerek özyönetimi en küçük yerel yönetim mekanizması olan muhtarlığa benzetti. Dilan, "Muhtar da seçimlerle iş başına geliyor ve kendi mahallesindeki sorunları, eksiklikleri merkezi devlet teşkilatından daha iyi bildiğini ve yetkilerinin genişletilmesi halinde bu sorunlara doğrudan müdahale ederek daha iyi çözümler sunabileceğini dile getiriyor" dedi.

'Kadınların bir araya gelip özyönetimleri haykırması gerek'

Dilan, öz yönetimlerin kurulması gerektiğini belirterek, "Kadın sorununa öz yönetim kapsamında bakacak olursak, kadın meclisleriyle yerellerde yaşayan kadınların kendilerini daha iyi ifade edecekleri bir zeminin sağlanılacağını görebiliriz" diye konuştu. Dilan, daha demokratik ve insancıl olan öz yönetimlere kadınların sahip çıkması gerektiğini söyleyerek, "Daha çok kadınların özellikle bir araya gelip bunu haykırması gerekiyor" dedi. Dilan, öz yönetim taleplerine karşı Kürdistan coğrafyasında gerçekleştirilen devlet zulmünün devletin tekçi zihniyetinden vazgeçemediğinin yansıması olarak görüldüğünü ifade etti. Devletin katliamları kendi iktidarını korumak için gerçekleştirdiğini belirten Dilan, Kürdistan'da öz yönetimin dillendirildikçe katliamların da paralel olarak artışa geçtiğini vurguladı. Dilan, "Ama yılmayacağız, devam edeceğiz, haykıracağız, bağıracağız ve öz yönetim isteyeceğiz ve sorunlarımıza çözüm isteyeceğiz" dedi.

'Kürtler isteyince sorun oluyor'

Artvin'li Türk kadınlardan Meryem Yardımcı ise özyönetimi şu sözlerle dile getiriyor: "Bireyin toplumda yer edinebilmesi, paylaşım zeminin arttığı bir sistem olarak düşünüyorum. Bunun şu anda Kürdistan'da yaşanan olaylarla da ilgisi var. Kürt halkı böyle bir şey istediği için devlet halka kabullendirtmemeye çalışıyor." Meryem, devletin katliamcı yaklaşımını "Devlet devletliğini sürdürmeye çalışıyor" şeklinde açıklarken, iktidarın, merkezi yönetim sistemini güçlendirmeye çalıştıkça daha antidemokratik hal alan Türkiye demokrasisinin bu uğurda değil çocukları doğmamış canları hedef alarak katledebildiğinin ise altını çizdi. Meryem, özyönetim talebinden dolayı insanı hedef alan ger bir kurşunun demokrasiye sıkılmış bir kurşun olduğunu nitelendirerek, savaş politikalarının halkları yerlerinden ederek belki de yaşamayı hiç istemedikleri metropollere sürüklediğini ifade etti.

'Kürt halkı terörize ediliyor'

Artvinli Meltem Vayiç de devlet tarafından Kürdistan'da uygulanan katliamcı politikaları "sarayın cuntacılığı olarak değerlendirerek", devletin toplumu yanıltmaya çalışarak, toplum nazarında Kürt Halkı'nın terörize, kriminalize algısını oluşturmaya çalıştığını belirtti. Meryem, Türkiye'nin toplumda özyönetimleri "öcü bir sistem" olarak göstermesine istinaden imzaladığı Avrupa Konseyi şartını hatırlatarak: "Türkiye çekincelerine rağmen yerel yönetimlerde özerklik şartını imzalamıştır" dedi. "Bu sistem şüphesiz halkların yararına olacak bir sistem. Devlet kendi merkezi iktidarı ile her şeyi birebir elinde tutamadığı için tartışmaların önüne geçmek için soruşturmalar açıyor" diyen Meltem, halklara özyönetimin ne olduğunun anlatılması gerektiğini belirtti. Meltem, bu anlatımların ise mahallelerde, üniversitelerde, forumlarla yapılabileceğini söyledi.

'Kardeşliğin sesi tam da şu zamanlarda yükseltilmeli'

Selvi Coşar ise "Kürt halkının almış olduğu bu öz yönetim kararını destekliyorum. Bu karar için verilen mücadeleyi destekliyorum. AKP hükümetinin Kürt halkının bu kendi iradesi ile almış olduğu kararı, vermiş olduğu mücadeleye karşı yaptıkları saldırıları kınıyorum" şeklinde konuştu. Selvi, Kürt halkının özyönetim talebimim özellikle batıda desteklenmesi gerektiğini ifade ederek, "Kürt halkına karşı yapılan kıyım ve katliamların durdurulması için ses çıkarılması gerektiğini düşünüyorum. Kardeşliğin sesi tam da bu zamanda yükseltilmeli" diye kaydetti.

(dek-öç/dk)