HDP paramiliter güçlerin araştırılmasını istedi
20:12
JINHA
ANKARA - HDP, devlet içindeki paramiliter güçlerin ortaya çıkarılması, bu yapıları oluşturmakta görev alan sorumluların, paramiliter gruplarda yer alanların açığa çıkarılması için Meclis Araştırması açılmasını istedi.
Halkların Demokratik Partisi'nin meclise sunduğu araştırma talebinde yer alan ifadeye göre, TBMM'ye ve Zirve Yayınevi Davasının görüldüğü mahkemeye devlet kurumlarınca gönderilen belgelerde güvenlik kurumlarının kendi personeli dışında bir tür yapılanmalar oluşturduğu açığa çıkmıştı. HDP, 2016 yılının ikinci yarısından itibaren sokağa çıkma yasakları adı altında yürütülen hukuksuz operasyonlar ile birlikte paramiliter güçlerin varlığının tescillendiğini aktarırken, bu tür paramiliter yapılanmaların karıştığı olayların, bu yapıları oluşturmakta görev alan sorumluların, paramiliter gruplarda yer alanların açığa çıkarılması amacıyla Meclis Araştırması talep etti.
Grup Başkanvekili İdris Baluken tarafından sunulan önergede, bu örgütlenmelerin başında Türkiye'de ilk olarak JİTEM'in geldiği belirtildi. Paramiliter güçlerin varlığını kanıtlayan üç belgeyi ise şöyle sıraladı: "Devlet kurumlarının TBMM 'ye yolladığı Seferberlik Tetkik Kurulu (STK) belgelerinden Hatay'da bir dutluk içerisine gömülü mühimmatın tarifi ve krokisi, mühimmattan sorumlu 'Oytun Gerilla Birliği'nin raporu, şehri 'Kurtarılacak Kişiler', 'Kuvvetli ve Nüfuzlu Kişiler', 'Şüpheli ve zararlı şahıslar' diye ayıran 209 kişilik bir fişleme listesi çıkmıştır. 1995-2004 yılları arasına kapsadığı düşünülen evraktan; şehirdeki Alevi, Hıristiyan ve Bahai inanç önderlerinin, sol görüşlülerin, Kürtler ve Ermenilerin 'zararlı' sayıldığının ortaya çıkması ile paramiliter örgütlenmeler gerçeği gözler önüne serilmiştir."
Paramiliter güçlerin karıştığı olaylar var
"Bir buçuk milyon insanın yaşamını doğrudan etkileyen bu çatışmalardan ötürü, Türkiye siyasi hayatının en derin katliam içeren döneminin" yaşandığı kaydedilen önergede, 56 kez sokağa çıkma yasağının ilan edildiğini hatırlatılarak, "Bu katliam dönemi içerisinde 5 Ocak 2016 tarihi itibariyle 376 sivil katledilmiştir. Tüm bunlardan hareketle, Türkiye'de 1952 yılından beri bu tarz örgütlenmelerin olduğu resmi ağızların ifadesi ile açığa çıkmıştır. Güvenlik kurumlarının kendi personeli dışında var olan paramiliter yapılanmaların karıştığı olayların, bu yapıları oluşturmakta görev alan sorumluların, paramiliter gruplarda yer alanların açığa çıkarılması amacıyla bir Meclis Araştırması açılmasını talep ediyoruz" denildi.
Beyaz ve turuncu olarak kodlanan sivil birlikler kim?
Genelkurmay Başkanlığı'nın, Zirve Yayınevi Davası'na gönderdiği notun hatırlatıldığı önergede şunlar kaydedildi: "Özel Kuvvetler Komutanlığı'nda (ÖKK) 'siyah', 'beyaz' ve 'turuncu' renkleriyle kodlanan sivil birliklerle bilgiler yer almaktadır. Yine nota göre 'yedek personel' diye adlandırılan bu siviller 'halkın sevgisini kazanmış kişilerden' seçilmekte, askerliğini komando olarak yapanlardan seçilen siyah personel, 'arazide çalışmak üzere pusu, baskın, keşif, ikmal ve haberleşme' konularında eğitilmekte, 'meskûn mahalde görev yapacak olan' 'beyazlar' ise 'keşif, gözetleme, ikmal, bilgi toplama, haberleşmede' kullanılmaktadır. Ayrıca yapıdan atılanlar 'turuncu' olarak adlandırılmaktadır. Sadece sefer durumunda görevlendirileceği söylenen, fakat barış döneminde eğitimini alan siviller para veya silah almadığı ve birbirini tanımadığı söz konusu notta yer alan başka bir husustur. Bu nottaki en ilginç bilgi ise söz konusu yapının 1952 yılından beri faaliyet gösterdiğinin belirtilmesidir. Bilgi notunda Seferberlik Tetkik Kurul Başkanlığı 1952'de 'Hususi ve Yardımcı Muharip Birlikleri' diye kuruldu, 1992'de Özel Kuvvetler Komutanlığı adını aldı."
(sy/mg)