Figen Yüksekdağ: Katliama ferman çıkarılmışsa bizim görevimiz bunu yırtmak
13:08
JINHA
İSTANBUL - SKM'nin 3'üncü kongresinde konuşan HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, artan kadın cinayetlerine ve devletin kadınları hedef alarak katletmesine dikkat çekerek, "Bir yıl içinde 300'den fazla kadın erkeklerin işlediği cinayetler sonucu katledildi. Bu kadının katline ferman çıkarılması değil de nedir? Kadının katline ferman çıkarmışlarsa bizim görevimiz de bu fermanı yırtıp atmaktır" dedi.
Sosyalist Kadın Meclisleri'nin (SKM) 3. Kongresi, Su Gösteri Merkezi'nde gerçekleştirildi. Kongreye Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, Ezilenlerin Sosyalist Partisi Genel Başkanı Sultan Ulusoy, HDP Van Milletvekili Bedia Özkökçe ve Suruç Aileleri İnisiyatifi, Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) üyesi kadınlar katıldı. Kongrenin yapıldığı salona, "Cins bilinciyle örgütleniyoruz kadın devrimiyle özgürleşeceğiz", "Yaşasın kadın devrimi", "Örgütlenerek özgürleşiyoruz SKM 3.Kongresi'ne hoş geldiniz" yazılı pankart ve katledilen kadın gerillaların fotoğrafları asıldı. Kadınlar sık sık, "Devrime adım adım geliyor özgür genç kadın" sloganları attı. Kongre SKM'li genç kadınların, "Devrime adım adım geliyor özgür genç kadın" yazılı pankartı sahnede açması ile başladı. Ardından özgürlük ve demokrasi mücadelesinde yaşamını yitiren kadınlar anısına saygı duruşunda duruldu. Ayrıca kadın özgürlük mücadelesini anlatan bir sinevizyon gösterimi yapıldı.
'Biz kadınlar için barışı geliştirmek temel görevdir'
SKM Sözcüsü Fadime Çelebi, Kürdistan'da zorlu ve önemli bir süreçten geçildiğini ifade ederek, "3'üncü kongremizi bu zorlu süreç içerisinde gerçekleştiriyoruz. Dönemin siyasal ağırlıklarını da tartışacağımız bir kongre olacak bu. Kongrede hepimize önemli görevler düşüyor" dedi. Devletin başta Kürt halkına yönelik olmak üzere bir katliam politikası yürüttüğüne dikkat çeken Fadime, "Devlet Kürdistan'daki öz yönetim iradesini baltalamaya çalışıyor. Bu iradeyi desteklemek en önemli görevlerimizdendir. Kürt halkına elini uzatan devrimci ve sosyalistlere baskı uygulanmaktadır. Biz kadınlar için barışı geliştirmek temel görevdir. AKP'nin 13 yıllık savaş konseptine baktığımızda bunun en çok mağduriyetini yaşayan biz kadınlarız. Kadına yönelik baskının stratejik olduğunu görmek mümkündür. Biz bu politikalara karşı itaat etmeyeceğiz. Bugüne kadar sokak mücadelesini büyüttük. AKP'nin politikleşen kadına karşı yürüttüğü vahşi politikalara karşı mücadeleyi büyütmeye devam edeceğiz" dedi.
'Devlet ve diyanet kadınlara gericiliği dayatıyor'
Savaşın gölgesinde kadın cinayetlerinin görülmediğini dile getiren Fadime, günde en az 5 kadının katledildiğini ve devletin bunu görmezden geldiğini ifade etti. Devletin kadını korumak yerine söylemleri ile aslında bu katliamları meşrulaştırdığını söyleyen Fadime, "Öz savunma da bulunan kadınlara da müebbet cezası veriliyor. Özellikle Diyanet'in fetvaları ile birlikte toplumsal roller kadınlara dayatılıyor. Devlet ve Diyanet kadınlara her türlü gericiliği ve aşağılamayı dayatıyor. Tüm bunlar yaşanırken seyirci kalmayacağız. Tarihten aldığımız deneyimler, yoldaşlarımızın tarihsel deneyimleri üzerinden geleceği büyütme ve örgütlenme ile mücadelemizi sürdüreceğiz. Kendi mücadelemizle birlikte birleşik kadın mücadelesini büyütmek de sorumluluklarımız arasından olacak" diye belirtti.
Kadınlar olarak toplumun dayattığı her türlü ikinciliği reddettiklerini ifade eden ESP İstanbul Başkanı Sultan Ulusoy ise, "Reddetmenin yanı sıra toplumsal ve siyasal yaşamın bütün alanlarında kendimizi var edebileceğimiz oranda devrim yapabileceğimize inandık. Kürt halkının yürüttüğü destansı öz yönetim direnişi, kadınların bütün barikatlarda var olmaları ile mümkün olmuştur. Türkiye'nin dört bir yanında mücadele eden kadınlar aslında kendi geleceklerinin de sürdürücüleridir. Bütün bu mücadelelerde, kadın önderleşmesinde öne çıkan Sara'lar, Beritan'lar, Sibel'ler, Şirin'ler, Yeliz'ler bize çok net bir şekilde bize yol gösteriyor" dedi.
'En baskıcı, en erkek, en dizginlerini kaybetmiş iktidar'
HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, SKM'nin beş yıllık tarihi boyunca kadın iradesinin, kadın aklının bir merkezi olduğuna dikkat çekerek, "Beş yıllık bir mücadele tarihi ile sınırlı değil. Kadının bin yıllık ezilmişliği kadar eski ve bin yıllık mücadele tarihimiz kadar da kökenleri olan bir mücadele sahasında bulunuyor. Kadın özgürlük mücadelesi çok önemli bir kavşaktan geçiyor. Kendini var etme kavşağı, ölüme karşı yaşamı savunma ve yaşamın savaşını elde etme savaşı. Şiddet yanlısı erkek egemen siyasi iktidar taş üstünde taş bırakmıyor. AKP ve saray iktidarı en baskıcı, en erkek, en dizginlerini kaybetmiş, emeğin emekçinin yaşam hakkının ekmeğinin gasp eden bir iktidardır. Biz kadınlar bunu her gün yaşıyoruz ve görüyoruz. Kadının eşitlilik mücadelesi açısından yine kötünün kötüsü yüzlerini gösterdiler" diye konuştu.
'Kadının katline ferman çıkarmışsa bizim görevimiz...'
AKP'nin kadın düşmanı olduğunu açık bir şekilde gördüklerini ifade eden Figen, "Kazandığımız mevziler oldu ve kazanılmış mevzilerin koparılıp alınmaya çalışıldığı saldırılarla karşı karşıya kaldık. Toplumsal bilinç düzeyinde cins bilincindeki özgürleşme sürecini geriye çekmeye çalışıyorlar ve ilk defa son süreç bakımından kadının katline ferman çıkarılmış durumda" dedi. AKP'nin kadınlara yönelik politikalarının sadece politik değil aynı zamanda kadın cinsine de saldırı amaçlı olduğunu dile getiren Figen, "Her yerde artan kadın cinayetleri bir yerde, kadının üretimden tamamıyla dışlanmasına dönük kısıtlamalar bir yerde. Bir taraftan yaşam alanlarında dahi köyüne, mahallesine, ağacına, deresine sahip çıkamayacak bir hale getiriliyoruz. Bunların hepsini topladığınızda kadının hedef alındığını görürsünüz. 24 yıllık süre boyunca binlerce kadın hayatını kaybetti. Bir yıl içinde 300'den fazla kadın erkeklerin işlediği cinayetler sonucu katledildi. Bu kadının katline ferman çıkarılması değil de nedir? Kadının katline ferman çıkarmışlarsa bizim görevimiz de bu fermanı yırtıp atmaktır" diye konuştu.
'Mücadeleyi büyütüyoruz'
Türkiye'nin içinden geçtiği zorlu süreçte yaşamın her alnında, yaşamı savunmaya çalışan kadınların var olduğunu söyleyen Figen, öz yönetim mücadelesi içinde savaşarak yaşatmaya çalışan bütün kadınları saygıyla selamladığını dile getirdi. Karadeniz'de, Ege'de, ağacına sımsıkı sarılan, o ağacın gölgesinde kendini yeniden üreten, yüreğinin berraklığı ile doğasına sahip çıkan kadınları ve fabrikalarda, atölyelerde ilmek ilmek yaşamı dokuyan, emek üreten kadınları da selamladığını ifade etti. Yaşamın her alanında mücadele eden kadınların kavgasını kendi kavgası olarak gördüğünü dile getiren Figen, "Bu toplum birbirinden koparılmaya çalışılsa da kadınlar birbirini her yerde bulur ve hisseder. Bizler de aklımızla hissiyatımızla kadın olmanın, ülkede kadın olarak eşit ve özgür bir şekilde yaşamanın mücadelesini büyütüyoruz" diyerek konuşmasını sonlandırdı.
Konuşmaların ardından MLKP'li kadın tutsakları adına Muhabber Kurt, Yekitiya Star Koordinasyonunun SKM'nin kongresi için göndermiş olduğu mektubu okundu.
Kongrede basına kapalı olarak devam ediyor.
(sg-ce/ck/fk)