JINHA

AMED - Zulme karşı barış sesi çıkarama eylemine destek veren DTK eşbaşkanları her akşam saat 19.00'da halkı ses çıkarma eylemine çağırdı. Selma Irmak, "Gün ayaklanma, karalıkları aşıp aydınlığa ulaşma günüdür. Bu saldırıları kıracağız. Nasıl ki DAİŞ vahşetini alt ettik Kürdistan'da devlet zulmü bitirilecektir. Bugünden sonra Kürdistan ablukasına karşı Kürt halkı ve Türkiye halkları demokratik eylemlerini hayata geçirmelidir" dedi.

Mardin'de Cizre için temaslarını sürdüren HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve DBP Eş Genel Başkanı Kamuran Yüksek'in, her akşam saat 19.00'da zulme karşı barış sesi çıkarma eylemi çağrısına DTK eşbaşkanları da desteklerini açıkladı. Eşbaşkanlar Selma Irmak ve Hatip Dicle DTK binasında konuya ilişkin basın toplantısı düzenledi.

'Devlet yalan üstüne yalan söylüyor'
Selma Irmak, Kürdistan'da vahşi bir savaş yürütüldüğüne dikkat çekerek, yüzlerce sivilin yaşamını yitirdiğini vurguladı. Bodrumdaki yaralılardan da 5 gündür haber alınamadığını ifade eden Selma, "Devlet 45 gündür yalan üstüne yalan söylüyor. Utanmadan çıkıp Sırp nişancıların olduğunu söylüyorlar. Halkımız çok iyi bilsin kirli ve ahlaksız bir savaş yürütülüyor. Cizre'de bıçak boğaza dayanmıştır. Sümerpark'ta aileler açlık grevine girmiştir. Bizler sürekli olarak müzakere ve demokrasi için çağrı da bulunduk. Her şekilde görüşmeleri sağladık ancak bu vahşete çare bulunmadı. Kürtlerin dostu Kürtlerdir ve kendi yaralarını kendileri saracaktır" dedi.

'Gün ayaklanma günüdür'

Kürdistan'da başlayacağı eylemsellik çağırısı için ise Selma şunları söyledi: "Halka çağrı yapıyoruz, yaralılarımız kan kaybından, susuzluktan yaşamlarını yitirdiler. Gün ayaklanma günüdür. Karanlıkları aşıp aydınlığa ulaşma günüdür. Bu saldırıları kıracağız. Nasıl ki DAİŞ vahşetini alt ettik Kürdistan'da devlet zulmü bitirilecektir. Bugünden sonra Kürdistan ablukasına karşı Kürt halkı ve Türkiye halkları demokratik eylemlerini hayata geçirmelidir. HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve DBP Eş Genel Başkanı Kamuran Yüksek'in çağrısına katılarak özgürlüğün sesini yükseltelim. Sadece saat 19.00'da değil her saat ve dakika da demokratik eylemimizi hayata geçirelim. Bu ateşin büyümesini istemiyoruz ve demokratik yollarla sorunların çözülmesini istiyoruz. Kürt halkı direnmekten vazgeçmeyecektir. Zulme karşı mücadele her zaman devam edecektir ve direnenler mutlaka kazanacaktır" dedi.

'Birlikte yaşamayı tehlikeye atan noktaya geldi'

Selma'nın ardından konuşan DTK Eşbaşkanı Hatip Dicle ise Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana Kürt halkının varlığı ve kimliğinin reddedildiğini belirterek, AKP'nin Dolmabahçe mutabakatını yok sayarak hem Kürt halkının Rojava'daki kazanımlarını hem de 40 yıllık mücadelenin kazanımını yok etmeye çalışan kural tanımayan bir savaş konseptini hayata geçirdiğini vurguladı. En son Cizre'de 30'un üzerinde yaralının bulunduğu bodrum da sivilleri ölüme terk eden bir mizansen oynandığını, vahşet tablosu ortaya çıkarıldığını, Sur'da 2 ayı aşkın süredir halka zulüm edildiğini vurgulayan Hatip, tüm vahşet uygulamalarının halkların birlikteliğine zarar verecek boyutlara geldiğinin altını çizdi.

Hatip, "Kürt halkı politik bir halktır ve ne zaman ne yapacağını bilir ancak öfkenin de bir sınırı vardır. Aylardır devlete ateşle oynadıklarını söyledik ancak herkes duvar gibi sessiz. Bu nedenle devlet ve hükümet yetkilileri bu zulme son verin. Türkiye'yi Irak gibi Suriye gibi bir uçurum içerisine atmayın. Sizler savaşta ısrar ettikçe bir barışta ısrar edeceğiz ama bilin ki halkımızın da bir sabrı vardır ve halkın sabrını zorlamayın. Hepimiz ciddi bir tehlike altındayız. HDK ve HDP olarak yapılan çağrıyı sahipleniyoruz. Her gece 19.00'dan itibaren zulme karşı ses ver şiarıyla halkımızı zulmü protesto etmeye çağırıyoruz" dedi.

(be-de/gc)