HDK Genel Kurulu: Direnişi büyüterek kazanacağız

12:32

JINHA

ANKARA – Devam eden Genel Kurul’da konuşan HDK Eş Sözcüsü Gülistan Koçyiğit, HDK'yi ve mücadeleyi ev ev örgütleyeceklerini söyledi. Mesajları okunan DBP Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel, “Demokrasi ve özgürlük güçlerinin birleşik mücadelesi, bizi karanlığa gömmek isteyen faşizm uygulamaları karşısında güçlü bir meşale olarak yanmaya devam edecektir” derken, HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ da direnen kadın mücadelesinin kazanacağını belirtti.

Halkların Demokratik Kongresi (HDK), 7. Genel Kurulu için “Geleceğimiz için Örgütleniyor, Özgürlüğümüz için Direniyoruz” sloganıyla Ankara’da toplandı. Genel Kurul'un gerçekleştiği salona aralarında HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ ile birlikte tutuklu seçilmişlerin fotoğraflarının yer aldığı “Mutlaka Kazanacağız” ile “Kadınlar saltanatınızı yıkacak”, “Erkek devlet şiddetine karşı direniyoruz” ve “Herkese güvenceli iş, güvenceli gelecek” pankartı asıldı. Genel Kurul'a ayrıca tutuklu DBP Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel ve HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ile Figen Yüksekdağ adına birer çelenk gönderildi.

Kurula, DBP Eş Genel Başkanı Kamuran Yüksek, DTK Eş Genel Başkanı Leyla Güven, HDP’li milletvekilleri Besime Konca, Burcu Özçelik, Çağlar Demirel, Garo Paylan, Ayhan Bilgen ve Nadir Yıldırım, Devrimci Parti, Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi, Ezilenlerin Sosyalist Partisi temsilcileri ve Barış Anneleri Meclisi katıldı. Kurul, divan üyelerinin seçilmesi ardından saygı duruşuyla başladı.

Halkların Demokratik Kongresi'nin (HDK) “Geleceğimiz için Örgütleniyor, Özgürlüğümüz için Direniyoruz” sloganıyla Ankara’da gerçekleştirdiği 7. Genel Kurul, konuşmalarla devam ediyor. Açılış konuşmasının ardandan konuşan HDK Eş Sözcüsü Gülistan Koçyiğit, tutuklanan HDP Eş Genel Başkanları ve seçilmişleri selamlarken, Türkiye’nin kurulduğu günden bu yana eksik bir sistemde ilerlediğini kaydetti. Gülistan, konuşmasında şu ifadelere yer verdi:

“Kendi içerisinde tüm değişim isteklerini de baskı ve zor sistemiyle bastırmıştır. Halkların çoğulcu demokratik ve özgürlükçü sistemin bu coğrafyada yükselmesidir. 7 Haziran bu ülkede demokratik rejim talebinin en görünen sonucudur. Bu rejim değişikliği, 1915’lerdeki İttihat Terakki zihniyetinden başka bir şey değildir. O dönemin milli çizgisi dinci, gerici bir çizgiye savrularak bu rejim inşa edilmeye çalışılıyor. Oysa 15 Temmuz darbe girişimi 7 Haziran’da ortaya çıkan demokratikleşme için fırsat olabilirdi. Hükümetin aslında yapması gereken darbeyi besleyen tüm klikleri ortaya çıkarmak ve demokratikleşmeyi esas alan anayasayı gündeme getirebilirdi. Ancak bununla hesap vermek zorunda kalacaklardır. Erdoğan başkanlık sistemine kadar ülkeyi OHAL ile yönetmek istiyor. Tüm muhalif kesimleri susturduktan ve direnç noktalarını kırdıktan sonra başkanlık sistemini getirmek, halkın ‘verelim de kurtulalım’ demesini istiyor.”

‘HDK’yi ev ev örgütleyeceğiz’

“Gün mücadele günü, gün direniş günü ve gün kazanma günüdür. Bugünden geriye gidiş yok. Bugün yapmadığımız her eylemin yarın çocuklarımıza ıstırap olarak, bizlere daha fazla tutsaklık ve rehin alınma olarak döneceğini bilmek lazım. Onun için HDK’yi ev ev örgütleyeceğiz, mücadelemizi örgütleyeceğiz. Geçmişe takılmadan, bugün burada ne yapacağımızın tartışmasını yürüteceğiz. Bu faşizme karşı mücadeleyi nasıl yükselteceğiz? Önümüzdeki tek soru budur. Hep beraber buna cevap vereceğiz. Mutlaka kazanacağız.”

‘Dönem halkların dönemidir’

Ardından konuşan Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eş Genel Başkanı Leyla Güven, ilk olarak İçişleri Bakanlığı tarafından 370 derneğin kapatıldığını hatırlat. Bu kapatmaların büyük bir bölümünün Kürtlere ait büyük bedellerle kazanılmış kurumların olduğunu vurgulayan Leyla, ortaklaşma ve birliğin artırılması durumda zaferin halkların olacağını belirterek, konuşmasında şunları kaydetti:

“Büyük bir faşizmle karşı karşıya olduğumuzu belirtmek istiyorum. Türkiye halklarından bir isteğimiz var. HDK’den bir isteğimiz var. İsteğimiz ortaktır. Barışa olan umudumuz için buradayız ama daha büyük bir desteğe ihtiyacımız var. Kobanê’de olduğu gibi bütün halklar nasıl ortaklaşıp zafere yürüdüyse bugün de aynı ruha ihtiyacımız var. Birlik ve ittifakımızı geliştirerek, direnişimizi büyütmeliyiz. Durduğumuz yerden olayları izleyemeyiz. Dönem halkların dönemidir. Bütün dünyada Kürtler ayakta, mutlaka ama mutlaka kazanacağız.”

Sebahat: Türkiye açık cezaevine dönüştürüldü

Ardından tutuklu eş başkanların mesajları okundu. DBP Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel mesajında şunları kaydetti:

“Zahmetli ancak önemli tarihsel olanakların açığa çıktığı bir dönemde genel kurulumuzu gerçekleştiriyoruz. Böylesi bir süreçte aranızda olmayı çok istememe rağmen bildiğiniz nedenlerden Genel Kurul'a katılamıyorum. HDK’nin yeniden örgütlenmesi açıksından çok önemli olan bu Genel Kurul'un büyük bir kararlaşma, moral ve coşkuyla başarıya ulaşacağına ilan inancımla Genel Kurul delegasyonunu selamlıyorum. Demokrasi ve özgürlüklerin ortadan kaldırıldığı, düşünce, ifade ve özgürlüğün sadece iktidardakilerin kullanabildikleri, tüm toplumsal muhalefetin bastırıldığı, basın özgürlüğünün ortadan kaldırıldığı, demokratik siyasetin rehin alındığı OHAL uygulamaları ile Türkiye’nin açık bir cezaevine dönüştürüldüğü, KHK’lerle parlamenter sistemin ortadan kaldırıldığı bir dönemde yapılan Genel Kurul tüm bu hukuksuzluklara karşı güçlü bir mücadele kararlığı ortaya çıkaracaktır.

‘Faşizm karşısında güçlü bir meşale olacağız’

Türkiye ve Kürdistan halklarının geleceği, demokrasi ve özgürlüklerin inşası konusunda çok önemli görev ve sorumlulukların bizi beklediği bir dönemdeyiz. HDK’nin Genel Kurulu'nun tüm bu görev ve sorumluluklara göre, güçlü tartışmalar ve sonuçlar çıkaracağına eminim. Demokrasi ve özgürlük güçlerinin birleşik mücadelesi, bizi karanlığa gömmek isteyen faşizm uygulamaları karşısında güçlü bir meşale olarak yanmaya devam edecektir. HDK’nin temel mücadele alanları olan demokrasi, kadın özgürlüğü, inançların eşitliği ve özgürlüğü, ekolojik özgürlük, işçi ve emekçilerin hak ve özgürlüklerin mücadelesi ve tabi ki Kürt sorunun eşitlik ve özgürlük temelinde çözümü ve barış konularında kongre delegasyonunun çok güçlü tartışmalar yürüteceği ve çözüm odaklı kararlaşmalar sağlayacağına inanıyorum.

'Kadın özgürlükçü bir siyaseti birlikte kuracağız’

İnsanların umutsuzluğa itildiği, güzel bir gelecekten beklentilerinin devletin zor politikalarıyla umutsuzluğa düşürülmeye çalışıldığı, HDK’nin başarısı olan 6 milyon oy almış HDP eş başkanları ve milletvekillerinin alınarak, ‘yeni bir yaşam ‘ umudunun sönümlendirilmeye çalışıldığı açıktır. Ancak biliyoruz ki onlar asla başaramayacaklar. Yeni yaşamı birlikte daha da büyüterek kuracağız. Halklarımız, halklara doğru öncülük edenler hep birlikte inşa edeceğiz. Demokratik, ekolojik, kadın özgürlükçü bir siyaseti birlikte kuracağımıza olan inancımla seçilecek daimi meclis ve eş sözcüleri kutluyorum.”

Figen: Kadınlar kazanacak

HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ da mesajında şunları aktardı: “En başta kadın iradesini ve direnişini selamlıyorum. Saray'ın yeni Türkiye dediğinin ne olduğunu belli yeni bir diktatörlük. Ama bunun için önce kadınların iradesini ve direnişini kırmaları gerekiyor. Bunu çok iyi biliyorlar. Biz kadınlar buna izin vermeyeceğiz. Kadın yeni yaşamın gücü ve inşası demek. Ve biz bu gücü her yerde, sokakta, dağda, fabrikada, hapishanede, mecliste yaratıyoruz ve yaratmaya devam edeceğiz. Kadınca direnirken, kadınca gülüşümüzden vazgeçmeyeceğiz. Kadınlar kazanacak.”

Kurul devam ediyor

HDK Genel Kurulu faaliyet raporlarının okunması, gelecek dönem değerlendirilmesi, karar önergelerinin belirlenmesi ve eş sözcülerin seçilmesiyle devam edecek.