JINHA

İSTANBUL - 'Özgürlük Nöbeti'nin 10'uncu gününde nöbet eylemcilerine mesaj ileten tutuklu çevirmen Necmiye Alpay, barış ve demokrasi mücadelesinin el ele yürümesi gerektiğini belirtti.

Kapatılan Özgür Gündem Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Zana Kaya, Yazı İşleri Müdürü İnan Kızılkaya, Yayın Danışma Kurulu üyeleri yazar Aslı Erdoğan ve dil bilimci - çevirmen Necmiye Alpay için başlatılan, "Özgürlük Nöbeti"nin 10'uncusu Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi önünde gerçekleşti. "Özgür düşünce susturulamaz" ve "Aslı, Necmiye, Zana, İnan yalnız değildir" pankartının açıldığı nöbete Barış İçin Akademisyenler'den Kıvanç Ersoy,Esra Mungan,Muzaffer Kaya,Meral Camcı'nın yanı sıra Birleşik Haziran Hareketi (BHH), Avrupa Irkçılık Karşıtı Hareket (EGAM) şair Ataol Behramoğlu, gazeteci Banu Güven ve çok sayıda kişi katıldı.

Nöbette ilk olarak görüşten çıkan Necmiye Alpay'ın avukatı Adil Demirci Necmiye'nin içerden gönderdiği mesaji ileterek sağlık durumunun iyi olduğunu belirtti. Adil, Necmiye'nin barış ve demokrasi mücadelesinin el ele yürümesi gerektiğini ve siyasal durumun da bunu gerektirdiğini aktardığını söyledi.

'Tek yol sesimizi yükseltmek'

Gazeteci Banu Güven ise Musa Anter Onur Ödülü'ne layık görülen Aslı Erdoğan ve Necmiye Alpay için aldığı ödülünü özgürlük nöbetine teslim ederek, "Onlar birçok şeyi, vicdanı barışı temsil ediyorlar. İnsani değerlerin yılmaz savunucusu onlar. Onları cezaevinde tutarak onlar gibi düşünen herkese mesaj gönderiyorlar. Onlar karanlık günleri aydınlatmaya devam ediyorlar.Hepimizin kaostan çıkmasının tek yolu sesimizi yükseltmek" diye konuştu.

'Direnişin fotoğrafını oluşturuyoruz'

EGAM Başkanı Benjamin Upton da Türkiye'de yürütülen barış mücadelesine destek olmak amacı ile nöbette bulunduğunu dile getirerek, "Sayımız çok az olabilir fakat çok önemli bir iş yaptığımızı düşünüyorum.Bu barış mücadelesi de Türkiye'nin diktatörleşmesi önündeki engellerden biri olacak.Çok az insanla yapılan direnişin fotoğrafını oluşturuyoruz" ifadesini kullandı.

'Çoğalarak barışı getireceğiz'

Yarın ikinci duruşmaları görülecek olan Barış İçin Akademisyenler'den Prof. Dr. Esra Mungan ise dışarıda kalanların da aslında birer tutsak olduğunu söyleyerek, " Bu kitlesel mahpusluktan kurtulmanın tek yolu toplumsal barışı sağlamaktır.Kolombiya bunu şuan başardı.İnatla barış sözünü çoğaltmaya devam edeceğiz.Çoğala çoğala barışı getireceğiz" diye belirtti.

Ardından konuşan BHH Bakırköy Temsilcisi Fethiye Kızmaz ise, cezaevinde tutsak olan isimler özgür olana kadar nöbet tutmaya devam edeceklerini belirterek,Türkiye halklarının mücadelesinin cezalandırılamayacağını kaydetti.

'Sonuna kadar direneceğiz'

Son olarak konuşan şair Ataol Behramoğlu ise, 50 yıl önce yedek subayken Necmiye Alpay'ın kendisi için yazı yazdığını hatırlatarak şunları söyledi: "50 yıl sonra Necmiye cezaevinde ben de destek için buradayım.Yarım yüzyıldır aynı felaket ile karşı karşıyayız.Bu ülke demokrasi yüzü görmedi. Bu kadar rezalet bir dönem yaşanmadı. Çünkü yalan bu kadar alçaklaşmadı.Bunları açık açık söylemek lazım.Bunları aşacak ve sonuna kadar direneceğiz.F tipi denilen ortaçağ zindanlarından da kötü olan buralardan arkadaşlarımızı, gençlerimizi çıkarıncaya ve F tipi tarihin derinliklerine gidinceye kadar direnmeye devam edeceğiz."

Nöbet yapılan destek konuşmaları ardından sona erdi.

(ekip/dc)