JINHA

İSTANBUL – OHAL’in ardından KHK ile artan gözaltı ve tutuklamalara karşı emek ve demokrasi örgütleri ile gazetecilik meslek örgütleri tarafından Çağlayan Adliyesi önünde startı verilen ‘Adalet ve Özgürlük İstiyoruz’ eylemi devam ediyor. Eylemde konuşan kapatılan Özgür Gündem gazetesi çalışanı Günay Aksoy, hukuksuzlukları dile getirmeye devam edeceklerinin altını çizdi.

Aralarında Basın-İş, İHD ve KESK'in de bulunduğu emek ve demokrasi güçleri, Türkiye'de yaşanan hukuksuzluklara karşı Çağlayan Adliyesi önünde başlattıkları "Adalet ve Özgürlük Nöbeti" devam ediyor. "Adalet ve Özgürlük İstiyoruz" pankartının açıldığı nöbette, "OHAL kaldırılsın", "İnsanlık onuru işkenceyi yenecek", "KHK uygulamalarına son verilsin", "Öğretmenime dokunma", "Adalet istiyoruz" dövizleri taşındı. Eylemde sık sık, "OHAL kalksın özgürlük istiyoruz", "Özgür basın susturulamaz" sloganları atıldı. Eyleme TV10, İMC TV, Özgür Radyo, Özgür Gündem, Sağlık Emekçileri Sendikası ve çok sayıda yurttaş katıldı.

'Özgürlük nöbetinden vazgeçmeyeceğiz"

Açıklamada ilk olarak söz alan Sağlık Emekçileri Sendikası (SES) Şişli Şube Başkanı Fadime Kavak, "15 Temmuz'da bir darbe girişimi oldu daha sonrasında iktidarın el atmasıyla darbe gerçekleşti. Darbeyi fırsata çevirmeye çalışan iktidar bizleri köşeye sıkıştırmaya çalışıyor. Yapacağımız eylem, etkinlikler güvenlik nedeni ile engelliyor. Bir ay boyunca gerçekleştirilen demokrasi nöbetlerinde güvenlik açığının olmaması, bomba alarmının olmaması çok manidar. Bizler özgür bir ülkede yaşayana kadar, özgürlük nöbetinden vazgeçmeyeceğiz" diye konuştu.

'Mücadeleden asla vazgeçmeyeceğiz'

Ardından söz alan İstanbul Tabip Odası Genel Sekreteri Hüseyin Demirdizen, “Bizler diyoruz ki demokrasi hava ve su kadar vazgeçilmezdir. Demokrasi hak arayabilme özgürlüğüdür, en temel haklarımız darbe gerekçe gösterilerek engelleniyor. Mücadele etmekten asla vazgeçmeyeceğiz” dedi.

'Adalet ve özgürlük nöbetinde olacağız'

TV10 çalışanı Turabi Kişin, "Bu gün burada kapatılmış televizyonlar olarak hak mücadelesi yürütüyoruz. Kapatılan radyo ve televizyonlar hukuksuz bir şekilde kapatıldı. TV10 olarak her salı adalet ve özgürlük nöbetinde olacağız" diyerek, her salı yapılacak olan adalet ve özgürlük nöbetine çağrıda bulundu.

'Koyu karanlık direnişle aşılır'

İstanbul Üniversitesi öğrencisi Buse Bayram, 3 Ekim tarihinde okuldan uzaklaştırıldığını hatırlattı. Buse, bu uygulamalara asla sessiz kalmayacağız, her gün okulun önünde gözaltına alınıyorum ama inatla okulun önünde nöbete devam edeceğim çünkü koyu karanlık ancak direnişle aşılabilir” diye ifade etti.

'Emeğimize el koydular'

Özgür Radyo Yayın Koordinatörü Derya Okatan ise, "21 yıllık emeğimize el koydular, RTÜK 95.1 frekansını korumak zorunda, 95.1 Özgür Radyo'nun frekansıdır. OHAL zulmünü sadece bizler değil toplumun tüm kesimleri yaşıyor. Artık demokrasi ve özgürlük etrafında birleşmeliyiz. OHAL'in kaldırılmasını ve özgürlük istiyoruz" şeklinde konuştu.

'Özgür Gündem üzerinde yıllardır baskı var'

Son olarak konuşan kapatılan Özgür Gündem gazetesi çalışanı Günay Aksoy da, "Gazetemiz üzerinde yıllardır süren bir baskı var. 90'lı yıllarda gazete binalarımız bombalanıyor, muhabirlerimiz katlediliyordu. Şuan farklı süreçler yaşamıyoruz. 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü gününde bir dayanışma kampanyası başlatmıştık. Bizimle dayanışma içerisinde olan herkes yargılanıyor. 16 Ağustos tarihinden bu yana gazetemiz mühürlü, okuyucularımıza ulaşamıyoruz. Yaşanan hukuksuzlukları adalet ve özgürlük nöbetinde dile getirmeye devam edeceğiz" diye konuştu.

Yaklaşık bir saat süren açıklama slogan ve alkışlarla son buldu.

“Adalet ve Özgürlük İstiyoruz” eylemi her Salı günü Çağlayan Adliyesi önünde devam edecek.

(bk-dyc/mg)