Kalsak hastalıktan, gitsek çeteler eliyle öleceğiz, bu dünya niye bize dar…

10:04

JINHA

ADANA - Suriye’den savaştan kaçarak Adana’da derme çatma barınaklarda yaşam mücadelesi veren sığınmacı kadınlar kışın gelmesiyle şartlarının daha da ağırlaştığını belirterek, “Kalsak hastalıktan öleceğiz, gitsek çeteler eliyle kafamız kesilecek. Bu dünyada herkese yer var ama niye bizim için dar” diye isyan ediyor.

Suriye’deki iç savaşla birlikte milyonlarca insan sığınmacı olarak ülkelerini terk etmek zorunda kaldı. Türkiye’nin bir çok bölgesinde zor şartlar altında hayata tutunmaya çalışan sığınmacıların en yoğunlukta yaşadıkları yerlerden bir olan Adana’da kışın gelmesiyle birlikte yaşam iyice zorlaşmaya başladı. Yüreğir ilçesine bağlı Koza ve Yeşilbağlar mahalleleri arasında boş bir arazide kurdukları naylon çadırlarda kalan sığınmacıların yüzde 70’ini kadınlar ve çocuklar oluşturuyor. Hastalık ve yoksullukla boğuşan sığınmacılar, devletlerin kendilerini politik malzeme olarak kullanmasından insan hayatına değer verilmemesinden şikayet ediyor.

‘Lağım suyu ortasındayız’

6 çocuğu ile birlikte derme çatma çadırda yaşayan Mecida Radya, “Günlerdir çocuklarım aç ve hata ne yapacağım bilmiyorum, çocuklarımızı nasıl ısıtacağız, üzerlerine girdirilecek hiçbir şey yok, çadırlarımız çamur içinde, insan gibi yaşamak istiyoruz. Kış geliyor ortalık çamur deryasına dönecek ve çocukların hepsi çıplak, ne bir battaniye nede bir halı. Belediye hiçbir şey yapmıyor lağım suları çadırların için kadar giriyor, çocuklar lağım sularında yüzüyor ve hepsi şuan hasta etraf toz toprak yarın yağacak bir yağmur ile de her taraf çamura dönecek lütfen bize yardım edin" diye konuştu

‘Bu dünya niye bize dar’

Bir yaşındaki bebeği sağlıksız koşullar nedeniyle hasta olan Vatha Ahmed ise “Eşim sakat ve hata benim 5 çocuğu var hepsi çok küçük, en küçüğü de 1 yaşında aç olduğunda hep ağlıyor ben kahır oluyorum elimden bir şey gelmiyor lütfen yetkiler bize yardım etsin çok perişanız. Burada yaşayan tüm çocuklar hasta kimi mikroptan kimi de yetersiz beslemeden, etraf mikrop yuvası gibi biz de içerisinde yaşıyoruz, çocuklarımızın haline bakın içiniz acır eğer biraz vicdan var ise. Ülkemize dönsek İŞİD kellemizi kesiyor burada kalsak açlıktan ve bakımsızlıktan öleceğiz ne yapacağımız bilmiyoruz dünya bize niye dar" diye kaydetti.

'Çocuklarım ölmesin diye yardım edin'

Havva Huso’da hasta olan çocukları için destek bekleyen sığınmacılardan. “Bebeğim iki yaşında olmasına rağmen hala bir yaşında bedene sahip, gözlerimin önünde eriyor. iki çocuğumun da hastane ortamında tedavi görmesi gerekiyor ama biz ilaçlarını dahi alamıyoruz” diyen Havva şunları dile getirdi: “Bunca sorun yetmez gibi bir de kış geliyor ne giyecek ne de yiyecek, korunacak bir şeyler var işte yok hem bize çok kötü davranıyorlar. Çalışanlara da çok az yevmiye veriyorlar ona bile razıyız ama artık bizi işe de götürmüyorlar. Belediye seyyar tuvaletleri getirdi ama bir alt yapısını hazırlamadı, tüm pislik çadırların içine kadar giriyor. Görüyorsunuz şu iğrenç manzaraya çocuklarımız yalın ayak içinde yüzüyorlar nasıl hastalık kapmasınlar ki, bize yardım edilmesini istiyoruz halimiz perişan vicdanlara sesleniyoruz biz böyle olmasını istemdik bizi bu hale getirdiler bize yardım eli uzatın.”