WAN - Van Barosu Kadın Hakları Komisyonu tarafından düzenlenen seminerde ‘Türkiye’de ve yasalarda kadın olmak, şiddetle mücadele ve başvuru alma yöntemler’ konuları hakkında bilgilendirme yapılarak tartışmalar yürütüldü.

Van Barosu Kadın Hakları Komisyonu öncülüğünde “Türkiye’de ve yasalarda kadın olmak, şiddetle mücadele ve başvuru alma yöntemleri” semineri gerçekleştirildi. Elite World Hotel’de düzenlenen seminere Kadın Hareketi aktivisti avukat Hülya Gülbahar ve Mor Çatı avukatlarından Melina Çilingir konuşmacı olarak katılırken, kapatılan Van Kadın Derneği(VAKAD) aktivistleri de destek sundu. Açılış konuşmasını yapan Van Barosu Kadın Hakları Komisyon Başkanı avukat Rabia Özgökçe, Türkiye'de şiddetin her geçen gün tırmandığına ve bu şiddetin kadın bedeninde karşılık bulduğuna dikkat çekti. Rabia, yargı sisteminin şiddet uygulayan erkeği ödüllendirdiğinin altını çizerek eril devlet zihniyetinin istismara uğrayan çocuk ile evlenilmesi durumunda failin cezalandırılmamasının savunulduğuna işaret etti.

‘Devlet aklı kadını itibarsızlaştırmak için elinden geleni yapıyor’

Rabia konuşmasına şöyle devam etti: “Devlet aklı kadını itibarsızlaştırmak için elinden geleni yapıyor. Savaşlarda kadınlar geleneksel düşünce biçiminde, düşmandan intikam alma aracı olarak görüldüğünden en çok zarar görenler yine kadınlar oluyor. Biz bunu bedeni çıplak olarak teşhir edilen Ekin Wan’da, cenazesi bir hafta boyunca sokak ortasında bırakılan Taybet Ana’da, sokağa çıkma yasağı döneminde korkudan sütü kesilen kadının bebeğini emziremediği için açlıktan sürekli ağlayıp göbeği çatlayan bebeğinin başında nöbet tutan Bêkes de şahit olduk.”

‘Mücadele ve dayanışmamızı büyüteceğiz’

İktidarların hakimiyetlerini kurmak için ilk olarak kadını köleleştirdiğini vurgulayan Rabia, kadın avukatlar olarak tüm iktidar ve erkek egemen zihniyete başkaldırdıklarını belirtti. Rabia, “Bizler toplumun tüm kesimlerindeki kadınlar için ortak sözümüzü söylemek, kadınların emeğine, bedenine, kimliğine yönelik şiddete karşı mücadelemizi büyütmek, şiddete karşı öz savunmanın kanunda düzenlenmesi için yasalarda diretmek ve kadını itibarsızlaştıran tüm yasalara direnmek, katliam ve ölümlerin karşısında durmak için hep birlikte mücadele edecek ve dayanışmayı büyüteceğiz” ifadeleri ile konuşmasını noktaladı.

Ardından söz alan Hülya Gülbahar, “ Yasalarda Kadın Olmak” konusu hakkında bilgilendirme yaptı. Hülya, dünya ülkelerinde kadın hakları, dünya çapından toplumsal cinsiyet rolleri ve kadının insan hakları konularından örnekler verdi. Ayrıca Hülya, kadına yönelik şiddetin çeşitlerini ve 1980’den günümüze Türkiye’de kadın hareketleri ve mücadelelerini anlattı. Hülya, boşanma komisyonunun faaliyetlerine de değinerek kadının mevcut haklarından mahrum edildiğini söyleyerek, kadının haklarının gasp edildiğini ifade etti.

Daha sonra konuşan Meline Çilingir de, “Sığınmacı kadınların sorunları, şiddete maruz kalan kadınların başvuru alma yöntemleri ve şiddetle başa çıkma yöntemleri” hakkında bilgi verdi.

Konuşmacılara Van Barosu Kadın Komisyonu tarafından plaket takdim edilirken seminer soru-cevap şeklinde sona erdi.