JINHA

ANTEP - Suriye'deki savaş nedeniyle ülkelerini terk etmek zorunda kalarak Antep'e gelen kadınlar, ağır şartlar altında yaşam mücadelesi veriyor. Sırtına torbasını alan, yük arabasıyla sabahın erken saatlerinde çocuklarıyla birlikte Antep çarşısına çıkan mülteci kadınlar, kağıt, pet şişe toplayarak, mendil satarak yaşamlarını sürdürmeye çalışıyor.

Suriye'de yaşanan savaş nedeniyle ülkelerini terk etmek zorunda kalan Suriyeli kadınlar, Türkiye'de ağır koşullarda yaşam mücadelesi veriyor. Suriyeli kadınlar Antep sokaklarında kimi çocuklarıyla birlikte kimi yalnız başına sigara ve mendil satarak veya kağıt, pet şişe toplayarak yaşam mücadelesi veriyor. Savaşın ve göçün yükünü omuzlarında iki kat taşıyan kadınlar hem çalışıyor hem de çocuklarına bakıyor. Küçük yaşlardaki çocuklarını yanlarına alarak sabahın erken saatlerinden itibaren sokağa çıkan kadınlar gecenin ilerleyen saatlerine kadar birkaç lira kazanmaya çalışıyor.

'Yaşamak için başka çarem yok'

Hem Türkiye hem de Suriye vatandaşı olan 56 yaşındaki N.B., Suriyeli bir erkekle evlenerek Suriye'ye yerleşiyor. 25 yıl önce eşini kaybeden 5 çocuk annesi N.B., kızı ve kızının eşiyle birlikte savaştan kaçarak 2 yıl önce Antep'e geliyor. İlerleyen yaşına rağmen N.B., bir sepetin içine koyduğu mendilleri satarak geçinmeye çalışıyor. Yaptığı işin kendisine çok zor geldiğini belirten N.B., yaşamak için başka çaresinin olmadığını belirtiyor.

İlerleyen yaşına rağmen sokakta mendil satıyor

Torunları ile birlikte ilerleyen yaşına rağmen mendil satan 70 yaşındaki H.Ü., zabıtalardan korktuğunu ifade ediyor. Mendil satarken zabıtaların izin vermediğini ancak bu işi yapmak zorunda bırakıldığını aktaran H.Ü., zorlansa da para kazanmak zorunda olduğunu söylüyor. 25 yaşındaki E.E. ise iki çocuğu ile birlikte sabahın erken saatlerinde dışarı çıkarak hem pet şişe topluyor hem de mendil satıyor. Sırtında bir çuvalla Antep çarşısına çıkan E.E., çocuklarına elbise ve ekmek almak için çalıştığını söylüyor.

'Çocuklarım için çok üzülüyorum'

Kadınlardan 56 yaşındaki 4 çocuk annesi H.G., de çocuklarını yanına alıp her sabah 06.00'da sokağa çıkarak kağıt toplamaya başlıyor. Yük arabasına topladığı kağıtları atan H.G., "Gece yarısına yakın işimiz bitiyor ve topladığımız kağıtları satıyoruz. Pet şişe, kola kutusu ve benzeri kutuları sattıktan sonra paramızı alıp eve gidiyoruz. Ben çocuklarım için çok üzülüyorum, çok yoruluyorlar, uykusuz kalıyorlar bazen satışta sıra beklerken uyuya kalıyorlar" diye konuştu.

(pz/gc/mg)