'Kızım kokan YPJ'lilerin hevaliyim'
09:03
JINHA
MÊRDÎN - Kızı Beritan'ın ardından Barış Anneleri mücadelesine katılan Selma Öztürk, Beritanlaşarak halkın kızı olmayı tercih eden kızının YPJ'ye katılımının ardından kendisinin de annelerin barış mücadelesine katıldığını söyledi. Selma, "Ben de halkımın çocuklarının barış isteyen annesi olmayı seçtim. Alanlarda, Meclis kapısında, sınır hattında ve direnişin merkezi Kobanê'de kızım kokan YPJ'lilerin bir hevali olarak ömrümü barışa adadım" dedi.
"Siz ne derseniz diyin, biz dünya için barışa devam edeceğiz" diyerek barış yolculuğuna çıkan Barış Anneleri ilk günden bu yana gözaltı ve tutuklamalarla engellenmelerine rağmen mücadeleye devam ediyor. 1990'lı yılların en amansız baskı ve işkencelerine maruz kalan Kürdistan'ın en önemli direniş sahnelerinin yaşandığı Mardin'in Kızıltepe ilçesinde kadınlar, geçmişten bu güne özgün alanlarda mücadeleye devam ediyor. Bu alanlardan biri olan Barış Anneleri Meclisi çatısı altında bir araya gelen 35 kadın, PKK'ye katılan çocuklarının ardından barış istemleriyle alanlarda olamaya devam ediyor. Türkiye genelinde birçok kentte temsilciliği bulunan Barış Anneleri Meclisi'nin Kızıltepe temsilciliğinde de tel örgülerle bölünen noktalardan biri olma özelliğinden dolayı Kürdistan için önemli bir yer olması itibariyle anneler neredeyse her gün sınırlara ve savaşa karşı barışı haykırıyor. Bunlardan biri ise 41 yaşındaki Selma Öztürk. Neredeyse tüm Barış Annesinin hikâyesiyle benzer bir mücadele hikâyesi olan Selma, kızı Beritan Öztürk'ün 2013 yılında YPJ'ye katılmasının ardından kızının mücadelesini annelerin en çok talep ettiği barış istemleriyle sürdürmeyi seçtiğini söyledi.
'Baskılar bizi mücadeleci kıldı'
Kızının katılımının ardından duygusal bir boşluk yaşadığını ve derin bir yalnızlık hissine kapıldığını dile getiren Selm,a bölge insanına mücadeleden başka bir seçenek bırakmayan aslında hükümetin kendisi olduğunu ifade etti. Kendisinin de mücadeleye ömrünü adayan her anne gibi çocuğunu bir kez daha görebilmek için barış için mücadele etmekten başka çaresinin olmadığını söyleyen Selma, "Barış Anneleri'nin mücadelesine katıldıktan sonra yalnızlıktan kurtuldum ve aslında benim de bir şeyleri değiştirebilecek güçte olduğumu fark ettim. Kızımın ardından ben de ömrümü barış için mücadeleye adadım. Baskılar bizi mücadeleci kıldı" diye konuştu. Barış Annelerine katıldığı sırada 14 olan sayılarının 35'e yükseldiğini söyleyen Selma şimdi ise kendisinin Barış Anneleri Kızıltepe sözcüsü olduğunu belirtti.
'Kızım benim öğretmenimdi'
Selma, "Her anne için çok değerli olan çocuklarım benim için de çok değerli. Bu yüzden çocuğumun ardından gitmeyi, onun hakikat arayışını takip etmeyi seçtim. Kızım sadece benim kızım olmaktan halkının kızı olmayı seçti, bende sadece onun annesi olmaktan çok tüm çocukların barış isteyen annesi olmayı tercih ettim. Kızım benim öğretmenimdi, arkadaşımdı, yoldaşımdı. Kızımla aramızda yirmi beş yaş olmasına rağmen bana öğretmenlik yapıyordu. Neşemizi, üzüntümüzü, düşüncelerimizi, hal ve hareketlerimizi kızımla bir birimize danışarak yapardık. Eşim aramdaki sorunları bile kızım çözüyordu. Bunları tekrar yaşamak için, kızımı bir kez daha görmek için ömrümü bu yola adadım" dedi. Selam, "Kızımızın adı Beritan, o saflara katılarak gerçek anlamda Beritanlaştı" diye konuştu.
Sokaklardan Meclis kapılarına uzanan mücadele
Barış Annelerinin bölgede kadın özgürlük mücadelesini yürüttüğünü söylen Selma, bu anlamda gece gündüz demeden ev ev dolaşarak şiddete uğrayan kadınlara ulaşmaya çalıştıklarını söyledi. Yeri geldiğinde bölgedeki tüm eylem ve etkinliklere katıldıklarını, yeri geldiğinde Ankara'da Meclis'in önünde barış için eylemde olduklarını kaydeden Selma, "Hükümet Kürt çocuklarını öldürmek istiyor. Şimdiden çocukları tahrik etme operasyonuna başladılar bile. Doğal olarak bu sonuç bizim mücadelemizi daha da arttırdı. Son süreçte daha çok mücadele etmemiz gerekiyor. Yılların devlet oyunu hala devam ediyor. Daha dikkatli olmalıyız. Bizler yaşananların farkındayız ama barış olsun, evlatlarımız artık ölmesin diye yaşananlara sabrediyoruz" dedi.
'Kızım kokan YPJ'lilerin kokusunu içime çektim'
Kobanê direnişiyle beraber savaşa karşı anneler olarak sınırda nöbette olduğunu belirten Selma, kentin özgürleştirilmesinin ardından Kobanê'ye gittiğini ve orda bir hafta kaldığını söyledi. Selma orada kaldığı süreçte hissettiklerini şu sözlerle dile getirdi: "Direnişin ardından kızım kokan YPJ'lilerle bir hafta geçirdim, onları doya doya kokladım içime sardım. O anlar hayatımın ne güzel anlarıydı. Tüm kent Beritan kokuyordu. Kente ilk girdiğimde kendimi kızının özlemini çeken bir anneydim fakat döndüğümde ise bir hevaldim. Onların direnişini ve azmini gördükten, onlarla birebir direnişi soluduktan sonra ben bu mücadeleye gözüm kapalı adadım kendimi."
(rk/zd/fk)