Vildan Atmaca / JINHA

WAN - Geçmişte de olduğu gibi bu günde Kürt halkına karşı başlatılan savaştan en çok yaylalarda yaşam mücadelesi veren yurttaşlar etkileniyor. Baskılara rağmen yaylaları terk etmeyeceklerini belirten kadınlar, tek isteklerinin barış olduğunu dile getiriyor.

7 Haziran genel seçimler ile büyük yenilgi alan AKP ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 24 Temmuz'dan itibaren Kürt halkına topyekûn savaş başlattı. AKP bir yandan dağları bombalıyor bir yanda da sivil halka saldırıyor. Sur, Cizre, Ağrı ve Varto'da halktan intikam almak için saldıran AKP şimdide Kürtlerin tek geçim kaynağı olan yaylalara engel olmaya çalışıyor. Yaz aylarında yaylacılık ile geçimini sağlayan Kürtler, ölüm tehlikesi ile karşı karşıya. Erciş'te Gelîyê Zîlan köylerinde yaşayan yurttaşlar, 3 ayını Zîlan dağlarının yüksek kesimlerinde geçiriyor. Kürtler bir yandan Kürt kültürleri olan yaylacılığı yaşatmaya çalışırken bir yanda da geçimleri yaylacılık ile sağlıyor. Golê Sûphan Yaylası kadınları, baskılar altında olmalarına rağmen yerlerini bırakıp gitmeyeceklerini ve havalar soğumayana kadar yaylalarını bırakmayacaklarını söylüyor.

'Baskılara rağmen yaylalarımızı terk etmiyoruz'

Yaylanın bütün sorumluluğunun kadınlar üzerinde olduğunu ifade eden Güzel İşcan, baskılara rağmen kadınlar olarak yaylayı terk etmeyeceklerini ifade etti. Güzel, "Bizler buraya hayvanlarımız için, kışlık yiyeceklerimiz için geldik. Yaylaya gelmezsek kışın aç kalırız. Kürtlerin yaylalar dışında hiçbir geliri yok. 2 veya 3 ay kalıyoruz. Yaylalar Kürtler için kültür demek, geçim kaynağı demek. Buraya geldiğimiz günden bu yana askerler 'Yaylaları boşaltın' diyor. Sürekli gelip çadırlarımızı yıkıyorlar. Çadırları bulundukları yerden kaldırdıklarında en çok çocuklar korkup ağlıyor. Taş evlerimize saldırıp boşaltın diyorlar. Bizler havalar soğuyana kadar burada olacağız. Onlar istediği için yaylaları bırakmayacağız. İşimiz bittikten sonra yaylaları boşaltacağız" diye belitti.

'Artık anneler ağlamasın istiyoruz'

Her gün sürekli helikopterlerin yaylaları üzerinde keşif uçuşu yaptığına dikkat çeken Güzel, "Bizler savaş istemiyoruz. Gerilla da, asker de ölmesin istiyoruz. Yaylalarda korkarak uyuyoruz. Gün içerisinde sürekli helikopterler geziyor yaylamızın üstünde. Helikopterler geçtiği zaman çocuklar korkup, saklanıyorlar. Çadırların ya da taş evlerin içine giriyorlar. Geçen gün 3 tane helikopter üzerimizden uçtu. 6 yaşındaki oğlum korktu içeri girdi. 'Anne bizi öldürecekler' dedi. Bende oğlum korkmasın diye 'öldürmezler' dedim. Biz Kürtlerin içi çok yandı ve çok kan aktı. Artık anneler ağlamasın, çocuklar mutlu ve huzurlu olsun istiyoruz" ifadelerinde bulundu.

'Erdoğan'a artık oy yok'

Sevgül Gelmez de yaylalarını terk etmeyeceklerini söyleyerek, "Ne yaparlarsa da yapsınlar buraları asla terk etmeyeceğiz. Savaşı Erdoğan kendi iktidarı için başlattı. Erdoğan yoksul insanların çocuklarını savaşa göndereceğine milyoner oğlunu göndersin. Zamanında Erdoğan barışı getirir diye oylarımızı verdik ama Erdoğan ne yaptı Kürtleri öldürdü. Artık Erdoğan şunu iyi bilsin ki ölsek bile ona oy vermeyeceğiz. Türkiye'yi Erdoğan yıktı" dedi.

Zeliha İş ise tepkisini şu sözlerle dile getirdi: "Ölenlerin hepsi bizlerin kardeşleridir. Tek istediğimiz bir önce Türkiye'nin Erdoğan katilinden kurtulmasıdır. Yıl boyunca yaylalarımızda rahattık şimdi ise her an askerlerin helikopterler ile saldıracağı korkusuyla yaşıyoruz. Binlerce kez Erdoğan'a ölüm istediği için lanetler olsun."

(mg)