Gelîyê Zîlan'da komünal kültür bir yaşam biçimi
09:02
Vildan Atmaca /JINHA
WAN - Doğal yaşamın hüküm sürdüğü Gelîyê Zîlan'ın dağ ve yaylalarında, kadınlar oluşturdukları komünal kültürler gelenekten geleceğe yaşamı örüyor.
Van'ın Erçiş ilçesi sınırları içinde kalan Serhat bölgesinin en önemli yaylarına ev sahipliği yapan Gelîyê Zîlan'da yaşam 'modern' hayatın karmaşasından çok uzakta. Doğal bir akış içinde yaşamını sürdüren bölge halkı, tarım ve hayvancılıkla geçimini sağlıyor ve her türlü ihtiyacını geçmişten günümüze komünal kültürle dayanışarak gideriyor. Merkezi devlet yapılarına ihtiyaç duymadığı için 70 yıl önce kırıma uğrayan Gelîyê Zîlan hür türlü saldırıya rağmen kültüründen ve geleneklerinde vazgeçmiyor.
Taş evler ve hemen yanı başındaki bahçelerde ürettiklerini paylaşan kadınlar göze çarpıyor. Aslında geçmişten günümüze Gelîyê Zîlan'daki komünal kültürün taşıyıcısı kadınlar olmuş. Köyde hemen hemen yaşamın bütün yaşam örgütlenmesini kadınlar yapıyor. Yapılacak işler karşılanacak ihtiyaçlar kadınlar tarafından belirleniyor ve temin ediliyor. Kadınların anlatımına göre erkekler sadece 'kadınların belirlediği ihtiyaçların' temini için var.
Gelîyê Zîlan'ın köylerinde kışın zor ve uzun geçiyor o yüzden yaz ve bahar ayları iyi değerlendirilmek zorunda. Herkesin kış hazırlığı için bir işi mutlaka var. İlkbahar aylarıyla birlikte yaylaya göç başlıyor ve uzun ve yorucu bir yolculukla Golê Sûphan Yaylası'na varılıyor. Köylerinden 3 aylığına dağların yüksek kesimlerine çıkarak taş evlerde kalan yaylacılar, doğa ile bütünleşerek teknolojiden uzak yaşıyor.
Yaylalardaki taş evler 'modern hayatın' bütün unsurlarından arınmış adeta. Tarihi taş evler tıpkı yaşam kültürü gibi tarihten bu güne kalmış bir abide niteliğinde. Bu evlerde elektrik yok doğal gaz lambası kullanılıyor, su ihtiyacı kaynaklardan karşılanıyor. Yüzyıllardır Kürtlerinde kendilerine kültür haline getirdikleri yaylacılık, doğal yaşam içerisinde olmanın yanı sıra hem de önemli bir geçim kaynağı olma özelliğini de taşıyor.
Golê Sûphan Yaylası'nda taş evler içinde oluşturulan bölümler adeta başka bir dünyaya aitmiş gibi geliyor. Taş evlerin hemen girişinde bulunan yer tandırı ile ekmek yapan kadınların kolektif çalışması ise oldukça zevkli bir paylaşımla eğlenceye dönüşüyor.
Yaylada kadınların komünal çalışmasında yaptıkları bir başka şey ise kışa yönelik hazırlık. Her türlü ihtiyaç kış için büyük bir özenle ve dayanışma içinde hazırlanıyor. Yaylanın bütün sorumluluğu kadınlar üzerinde. Berivanların sağdığı sütler yoğurt, cacık, peynir, yöresel yemeklerde kullanmak için yapılan keşk diğer adı ile kurut yapılıyor.
Sonbaharla birlikte tüm kışlık erzaklarını hazırlayan yaylacılar dönüş için hazırlıklara başlarken yine yükün büyük bir kısmı kadınların üzerinde.
(fk)