Vildan Atmaca / JINHA

WAN - Henüz 12 yaşında iken kendisinden 30 yaş büyük bir erkekle evlendirilen Güzel Coşkun'un hayatı ne adı gibi güzel, nede soyadı gibi coşkulu geçti. Bununla da sınırlı olmayan Güzel'in yaşadığı acı, iki kız çocuğunun da kendisi gibi küçük yaşta zorla evlendirilmesiyle iki kat artmış durumda. Güzel, başına gelenleri kader olarak kabul etmediğini belirterek, çocuk yaşta evliliklerin son bulmasını istedi.

Feodal ve eril zihniyetin kadına bakış açısını en iyi şekilde anlatan Güzel Coşkun'un hikâyesi yürek burkuyor. Henüz 12 yaşında iken kendisinden 30 yaş büyük bir erkekle evlendirilen ve evlendikten 7 yıl sonra anne olan Güzel'e eril zihniyet birde anne olduktan sonra kaderini iki kızına yaşattı. Gözlerinin önünde 10 yaşındaki kızı Zînê'nin 45 yaşındaki Ankaralı bir erkekle evlendirilmesine izin vermeyen Güzel, bir insanın kaldıramayacağı fiziksel şiddete maruz kalıyor. Bir diğer kızı Melike'nin de aynı şekilde çocuk yaşta Trabzonlu biri ile evlendirildiğini ifade eden Güzel, "Hayatım boyunca iki kızımın çocuk yaşta tanımadığım yaşlı adamlara verilmesinin acısı ile yaşadım. Kendim çocuk yaşta evlendiğim için bunun acısını ıstırabını çok iyi bilirim. Zînêm maruz kaldığı zulme daha fazla dayanamadı öldü. Melikem ise ölen babasını hiç affetmedi" diye konuştu.

'Anladım ki babam beni satmış'

Henüz 12 yaşında iken saçı sakalı ağarmaya başlayan ve kendisinden 30 yaş büyük olan Cemil isimli bir erkeğe başlık parası karşılığında satıldığını ifade eden Güzel, "Annem daha yeni ölmüştü, her gün annemden ayrılmanın acısı ile ağlıyordum. Derken babam beni çağırdı, 'kızım seni evlendirdik elbiselerini topla kocanın evine gidiyorsun' dedi. Yanında yaşlı bir adamla birlikte gelmişti, adamın saçları ve sakalları yeni yeni ağarmaya başlamıştı. Ben sandım ki babam şaka yapıyor, ilk başta inanmamıştım. Sonra halamın gözyaşlarını görünce inandım. Babamın yüzüne baktım. Hiçbir şey demedim, anladım ki babam beni satmış" diye konuştu.

'Elime bohçamı verip beni gönderdiler'

Annesinin anılarının olduğu evde biraz daha yaşamasına imkan verilmediğini ifade eden Güzel, "Babamın bana belki de yılda bir aldığı ve çoğunun yırtık olduğu elbiseleri bir torbaya koyup hiç tanımadığım ve konuşmak bile istemediğim o adamla evden çıktık. Babam yaşındaki adamın karısı olacağım acısı bir yana dursun, henüz ölümüne bile alışamadığım annemin içimde bıraktığı acısı ile babam yaşındaki kocamın evine gittik. Evlendiğim adamın evine gittiğimizde insanlar bana tuhaf tuhaf bakıyordu, ben ise ağlıyordum. Evin kadınları her ne kadar beni teselli etse de yüreğimin sızısı ve babamın vefasızlığı beni derinden incitiyordu" sözlerine yer verdi.

'7 yıl sonra anne oldum; olmaz olaydım'

Evlendikten 7 yıl sonra anne olduğunu ifade eden Güzel, evlendiği kişinin babası ile aynı zihniyette olduğunu ifade ederek, ilk çocuğu olan Zînê'nin 10 yaşında iken 45 yaşındaki biri ile evlendirildiğini belirtti. Güzel, "Ben evlendikten 7 yıl sonra anne oldum, ilk çocuğum Zînê'ydi, daha sonra iki erkek oğlum oldu ve sonra Melike oldu. Keşke anne olmasaydım da bu acıları yaşamasaydım. Zînê büyümüş 10 yaşına gelmişti. Bir gece eşimle beraber aynı yaşta olan biri eve geldi ve hiç Kürtçe bilmeyen dilinden anlamadığım bir adam kızımla evlendiğini söylemeye çalışıyordu. Ben duyar duymaz eşimin yüzüne baktım. Eşim 'qedera xwedê wisa çê bu' diyerek, adamın söylediklerini doğruladı. Benim göz bebeğim ve bütün acılarımı bana unutturan ilk göz ağrımı da benden bu şekilde kopardılar. Her ne kadar karşı çıktıysam da durduramadım. Dayak yedim, hakarete uğradım, ağladım, sızladım olmadı. Kadın olarak sözümüz geçmiyordu. Evin erkeği ne derse o olurdu" dedi. Güzel, aradan birkaç yıl geçtikten sonra büyüyen ve 14 yaşına gelen diğer kızı Melike'nin de, yine başlık parası adı altında satıldığını kaydederek, "Melik'e Zînê'den 4 yaş küçüktü ve oda benimle ve ablası ile aynı kaderi yaşadı" şeklinde konuştu.

'Zînê fazla yaşayamadı'

Çocuk yaşta evlendirildiği için kızı Zînê'nin yaşadığı acıya daha fazla dayanamadığını dile getiren Güzel, "Zînê 22 yaşında geçirdiği bir hastalık sonrası öldü. Ben ise Zînê ile birlikte her gün ölüyorum. Bu yaşıma geldim, halen Zînê'nin acısını unutmuş değilim. Melikem beni görünce hiç bir şey belli ettirmiyor. Üzülmemi istemiyor, 'kaderimiz buymuş' diyerek beni teselli etse de ben bunun kaderle ilgisi olduğunu düşünmüyorum" dedi. Güzel, son olarak yaşadığı sıkıntı ve dertlerden dolayı hafıza sorunu yaşadığını söyledi.

(dc/mg)