JINHA

MÊRDİN - Özyönetim mekanlarından Nusaybin'de sokaklarda ölmemek için barikat örüyor çocuklar. Hiç görmedikleri abla ve ağabeylerinin hikayeleri ile büyüyen ve onların adına alan çocuklar, küçük elleriyle büyük direnişin içinde.

Özyönetim direnişinin sürdüğü Nusaybin'de her yaştan özsavunma güçlendiriliyor. Nusaybin'in tarihi mahallesi Zeynelabidin'in neredeyse her sokak başını parke taşları ve beyaz un torbalarına doldurdukları kumlarla kapatan çocukların iş başı saati sabahın erken saatlerinde başlarken, paydosları ise gece geç saatlerde oluyor. Kümelenen barikat başlarına koydukları hoparlörlerden dinledikleri direniş şarkıları eşliğinde büyük bir heyecanla barikatı ören büyüklerinin ellerine veren çocukların tek amacı, evlerinin küçük bedenleri üzerine yıkılmaması için mahallelerini daha da sağlamlaştırmak. Çocukların her biri devlet zulmünü görmüş ailelerinin anlattığı hikayelerle büyümüş.

Çocukların her biri büyük bir direniş geleneğinden geliyor

Bir komutan edasıyla beline sardığı "şutik"i ve elindeki levyesiyle parke taşlarını yerinden oynatarak diğer çocukların eline veren 10 yaşındaki Nuri'nin 3 ağabeyi PKK'li, bir ağabeyini hiç görmediğini söylüyor. Nuri, "Ağabeyim beni görsün de yoldaşlarına beni gösterip 'bakın bu benim kardeşim' diyip gururlansın" diyor.

Küçücük elleriyle sadece bir parke taşı taşıya bilen 5 yaşındaki Makbule'nin yüzündeki gülümseme eksik olmuyor. Makbule kendisi küçük fakat yüreği de geçmişi de çok derin. Geçtiğimiz yıl DAİŞ işgalina karşı verilen direnişte Kobanê'de yaşamını yitiren Diyar Bagok'un amcası olduğunu anlatıyor. Amcasının doğmasını sağlayan ebenin adını vermişler ona 'Makbule'

Adını söyledikten sonra Makbule'nin ikinci sözü "Ben YPS-JIN'liyim" oluyor.

Adını aldığı ablasını sadece fotoğraflarda görmüş Diyana

Sadece Makbule değil, 8 yaşlarındaki Diyana da boyundan büyük işlere kalkışanlardan. Yetişkin bir insan dahi 3 parke taşı taşırken, Diyana ise 4 parke taşı taşıyor. Diyana ismini PKK'de yaşamını yitiren ablasından almış. Sadece fotoğraflarda gördüğü ablasının mirasını sahiplendiğini söylüyor. 11 yaşındaki Melek'te ablasının ayak izlerini takip ediyor.

Melek'in ablası YPS-JIN üyelerinden. Ablasının peşini bir dakika dahi bırakmayan Melek, hoparlörden çalınan müzik sesini duyduğu yere koşup el arabasına dolduruyor direniş taşlarını.

Bir yandan tandırda ekmek pişiren annesinin ekmeklerini çocuklara dağıtan Melek, bir yandan da el arabasına doldurduğu taşlarla barikat örüyor. Melek tüm çocuklara çağrıda bulunmayı da ihmal etmiyor: "En çok çocukları öldürüyorlar ama korkmuyoruz. Ölmeden kurtulursak devrim yapacağız hep birlikte."

(zd-ht/fk)