DAİŞ'ten kaçan kadınlar erkek sömürüsü kıskancında
09:02
Vildan Atmaca / JINHA
WAN - Suriye'de yaşanan savaştan dolayı göç etmek zorunda kalan ve zorla dilendirilenlerin yaşam hikayelerinde cinsel taciz, şiddet, sözlü taciz, kısacası erkek sömürü kıskacı devam ediyor. DAİŞ'in elinden kaçan kadın ve çocuklar şimdi ise erkek sömürüsü altında çalışırken, DAİŞ'e satılma tehdidiyle yaşam mücadelelerini sürdürüyor.
Savaştan kaçan ve daha iyi bir yaşam için başka ülkelere göç eden çoğu kadın ve çocuklardan oluşan yurttaşlar, gittikleri yerlerde zor koşullar altında mücadele ediyor. Eril zihniyetin yarattığı savaşın mağduru kadınlar, gittikleri her yerde eril zihniyetin baskısına maruz kalıyor. Suriye'de yaşanan savaştan dolayı göç eden Suriyeli kadınlar, savaşı fırsat bilen erkekler tarafından çocuklarıyla birlikte dilendirilerek sömürülüyor. Van'ın Erciş ilçesinde işlek caddelerde ve sokaklarda dilenen, kadın ve çocukların üzerinde elbise olmaması, soğuk hava koşullarına rağmen ayakkabısız dolaşması bir kez daha eril zihniyetin kadına ve çocuklara yönelik yaklaşımını gözler önüne seriyor. Avrupa Birliği'nden mülteciler için ekonomik destek alınmasına rağmen devletin göz yumduğu mültecilerin dilendirilmesine ve fuhşa sürüklenmesi, "Erkek sömürüyor devlet göz yumuyor" algısının oluşmasına yol açıyor.
'Birçok erkeğin cinsel tacizine ve hakaretine maruz kalıyoruz'
Suriye'deki savaştan dolayı göç eden ve Erciş'in işlek caddelerinden birinde dilencilik yapan H.C. (31), yaşadığı dramı şu şekilde anlattı: "Bizler her şeyden önce insanız. Her insanda olduğu gibi bizde de utanma duygusu var. Yardım için elimizi uzattığımız birçok erkeğin hakaretine cinsel tacizine maruz kalıyoruz. Bu yüzden kendimizden iğrendiğimiz zamanlar oluyor. Benim eşim öldü, şu anda eşimin kardeşinin yanındayım. Dilenmek istemediğimi defalarca söyledim kendisine. Her seferinde dayak ve şiddete maruz kaldım. Bedenimi açıp size göstersem her tarafı yara bere içinde. Biz çok mu istiyoruz dilenmeyi, vallahi de, billahi de dilendiğim için kendimden iğreniyorum. Ama ne yapayım yapmazsam da eşim olacak o adam beni döver eve almaz dışarıya bağlar. Yapacak başka bir şey yok dilenmekten."
'Dilenmezsem DAİŞ'e satacak beni'
Suriye'deki savaşın bir diğer mağduru 12 yaşındaki S.C., sabahın erken saatlerinden itibaren trafik ışıklarının yanında dilenmek için beklemeye başladığını belirterek, gün boyu neler yaşadığını dile getirdi. Sadece ayak uçlarını kaplayan ayakkabısı ve incecik elbisesi ile akşam saatlerine kadar asfalt yolda beklediğini ifade eden S.C., acıktıklarında ise bakkaldan aldıkları bisküvi ve kola ile karınlarını doyurduklarını söyledi. Günde ortalama 50 ile 100 lira arası para topladığını ve akşam amcasına verdiğini kaydeden S.C, "Eziyetle topladığımız paraları akşam olunca da aynı eziyetle teslim ediyoruz. Elimizdeki bütün paraları vermemize rağmen amcam, 'neden bu kadar az, ne yaptın parayı, bütün parayı vermezsen seni Halep'e geri gönderirim. DAİŞ'çilere canlı bomba olarak satarım' diyerek tehdit ediyor. Ben ölmek istemiyorum. Ölen bir sürü akrabam oldu. Bende onlar gibi olmak istemiyorum. Bu yüzden amcam ne derse yapmak zorundayım" diyerek yaşadığı durumu dile getirdi.
'Keşke kurtuluş yolu olsa'
Dilencilik yaparken, bazı araçların durarak kendilerine "fuhuş" teklifinde bulunduğunu da sözlerine ekleyen S.C, "Önce bana kağıt para uzatıyorlar ve elimi atınca bileğimden tutup bana, 'arabaya bin bizimle gel sana daha çok para veririz' diyorlar ben 'hayır' deyince parayı geri çekiyorlar. Sonra küfür edip gidiyorlar. Keşke kurtuluş yolu olsaydı da bu işi yapmasaydık. Nereye kadar sürecek nereye gideceğiz bilmiyoruz" dedi.
(dc/dk)