Vanlı kadınlar köy yaşamına geri dönmek istiyor
09:05
Hatice Kaya/JINHA
WAN - Köylerinden farklı tarihlerde Van merkeze göç etmek zorunda kalan kadınlar, köydeki yaşamı kentte devam ettirmeye çalıştıklarını söylediler. Kadınlar, her sabah erken koyunlarını boş arazilere götürerek otlattıklarını belirterek, koyunlarıyla birlikte köy yaşamına geri dönmek istediklerini vurguladılar.
Tarım ve hayvancılığın geçim kaynağı olduğu Serhat'ta "özel güvenlik bölgesi" ilan edilerek boşaltılan köylerden göç etmek zorunda kalan birçok yurttaş, köydeki yaşamını göç ettikleri kent merkezlerinde sürdürmeye çalışıyor. Van'ın Çatak ilçesine bağlı Dalbastı köyünden Van merkeze göç etmek zorunda kalan kadınlardan Esmer Komi (80), şehir yaşantısına alışamadığını, bu yüzden köyüne geri dönmek istediğini söyledi. Köydeki yaşamın devamını şehirde de sürdürmeye çalıştığını belirten Esmer, "Güneş namazını kılıp koyunlarımız alıp hastanenin arkasında bulunan otların olduğu yerlere götürerek otlatıyorum. Koyunlarımı otlattığımda sanki dünyalar benim oluyor. Koyunlarım yanımdayken çok mutluyum" dedi.
'Emek verdiğimiz toprakları kimseye bırakmayacağız'
Esmer, her yıl bahar mevsiminde köye gittiğini, ancak bu yıl devletin engellemesiyle karşılaştığını ifade ederek, buna rağmen köyüne gitmek için mücadele edeceğini söyledi. Esmer, "Emek verdiğimiz toprakları kimseye bırakmayacağız. Koyunlarımı burada otlatıyorum, onlarla ilgilenmek beni çok mutlu ediyor. Fakat köydeki gibi olmuyor. Köydeki otlar daha güzeldi. Burada temiz su kanalı yok, koyunların otlanacağı temiz alanlar yok. Buraları çöplüğe çevirmişler" diye konuştu.
'Devlet köyümüze gitmemize izin vermiyor'
Köyünden 23 yıl önce kente göç etmek zorunda kalan Hezni Komi (55) ise, köydeki gibi sabahın ilk ışıklarıyla uyandığını ve koyunlarını otlatmaya gittiğini söyledi. Hezni, "Şimdi tam koyunlarla ilgilenme zamanıdır. Fakat şehir hayatı buna çoğu zaman el vermiyor. Köydeki gibi bir yaşam pek mümkün olmuyor. Devlet köyümüze gitmemize izin vermiyor. Yaşam alanımızı bize yasaklamış. Ama biz tekrara köyümüze gitmek için her şeyi yapacağız. Köye gidemediğimiz için şu an şehirde koyunlarımızı boş arazilere getiriyoruz. Fakat bu arazilerde bulunan otlar o kadar elverişli değil" sözlerini kullandı.
'Sadece koyunlarımla beraberken mutluyum'
Köy yaşamının kent yaşamına göre farklı olduğunu dile getiren Hezni, köydeki yaşamını şu sözlerle özetledi: "Köyde kadınlarla birlikte yaylaya çıkıyorduk. Bir ekmek getirir, bir diğeri ise yemek getirirdi. Köyde ortak bir yaşamımız vardı. Oradaki yaylalarımız bol yeşillikli, koyunlarımız oralarda süt veriyordu. Akşama kadar ot toplardık. Oysa burada öyle olmuyor. Şehirdeki hayatımda sadece koyunlarımla beraber olduğumda mutluyum."
Hezni son olarak şehir yaşantısını istemediğinin altını çizerek, "Ölüm olacaksa ben köyümde, kendi toprağımda ölmeyi tercih ederim. Devletin koyduğu yasaklar olsa da olmasa da biz topraklarımıza dönmek istiyoruz ve döneceğiz" dedi.
(hk/ga/dc/mg)