Medine Mamedoğlu/JINHA

AMED - Sur'la ayrı bir bağ kuran kadınlar sadece evleri ve sokakları için değil, tarihi direnişe sahip çıkmak için TOKİ'lere izin vermeyeceğini söylüyor. Alipaşa'da yaşayan Mikrime Canlı, "Suriçi'nde sadece bizim anılarımız evlerimiz var diye çıkmıyor değiliz, buranın her sokağında o gençlerin anıları, yürüyüşleri, sohbetleri ve direnişleri var bırakmam" diyor.

Kürdistan'da soykırım saldırılarına karşı etrafını saran surlar kadar tarihi bir direniş veren Sur ilçesinde 'sokağa çıkma yasağı' 7 aya girmek üzere. 2 Aralık'tan bu yana ilçenin büyük bir bölümünde yasak devam ederken, Sur halkı ilçesine dönmekte kararlı. "Acele kamulaştırma", "master planı", "Sur'u Toledo'ya dönüştüreceğiz" planlarının yanı sıra Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Haseki Sur ile ilgili planlarının çok öncesinden yapıldığına ve ilçeye bina yapılacağına dair açıklama yaptı. Sur halkı ilçeye geri dönmeyi avlulu evlerinde oturmak için değil, direnişin anılarının yaşaması için de sahipleniyor. Surlu Mirkime Canlı "Sur'da devletin yıkmak istediği direniş anılarını bırakıp gitmem. O gençlerin ruhları hala burada" diyor.

'Sur benim nefesim TOKİ'de ne yapacağım'

Alipaşa'da yaşayan ve nefes aldığı tek yer olarak tanımladığı Sur'u TOKİ'lere asla değişmeyeceğini söyleyen Mikrime yasak katlıktan sonra sokağına geri gelmiş. 9 gün evinden uzak kalan Mikrime, "Sur başkadır, burada bereket var. Ben TOKİ'lere gidip ne yapacağım? Sur benim nefesim, buradan zorla çıkartmaya kalkarlarsa bile asla çıkmam buradan. Niye Sur'da, Cizre'de ve diğer yerlerde olan Kürtleri çıkartmak istiyorlar biliyor musunuz, çünkü bizim burada komşuluk var, şefkat, adalet var. Bunu bizde kırmak istiyorlar. Nasıl ki eski zamanlarda sürgün edip bizi kopartmak istedilerse şimdi de yaptıkları talan ve yıkımla zorla göçertmek istiyorlar. Ama ben ne buradan ne evimden ne Sur'un sokaklarından ne de komşularımdan vazgeçip giderim" dedi.

'Onların anılarına sahip çıkacağım'

Sur'u bırakmamasının tek nedeninin evi olmadığını söyleyen Mikrime yasak zamanı içeride olan ve direnen gençlerle çok vakit geçirdiğini onların da burada kalan anıların sahip çıkacağını ifade etti. Yasak ilan edildiği gün gençlerle kalıp onlarla konuştuğunu söyleyen Mikrime, "Polisler sürekli bana 'çık' diyordu. Benim de onlara cevabım sürekli aynıydı. O gençlerin mevzisine gider sürekli onlarla konuşurdum. Beni gördüklerinde 'abla buradan çıkmıyorsun bari yanımıza gelme çatışma çıkarsa sana bir şey olmasın' diyorlardı. Ama ben onlara bundan korkmadığımı söylüyordum. Buradan da sadece 9 gün çıktım, o da eşim yatalak olduğu için" diye konuştu.

'İlk işim Sur'un kokusunu içime çekmek oldu'

Evine ve anılarına sahip çıkarak Sur'u terk etmeyeceğini ifade eden Mikrime "Suriçi'nde sadece bizim anılarımız evlerimiz var diye çıkmıyor değiliz. Buranın her sokağında o gençlerin anıları yürüyüşü, sohbetleri ve direnişleri var. Nasıl ki Sur'da yasaklı yerde bunu yok etmeye çalıştılarsa burada da iskân ile birlikte bunu yapmaya çalışıyorlar. Ama burada kalan insanlar engel olmalı. Yasak zamanı mahallelerde kalmayanlar şimdi onlara ve anılarına sahip çıksınlar. 9 gün buradan gittiğimde ikinci gün gelip Urfa kapının orada yasak kalkana kadar oturmaya başladım. Ama kızlarım gelip beni zorla götürdüler. Buraya geldiğimde de yine ilk işim, minderimi kapı önüne koyup oturmak Sur'un kokusunu içime çekmek oldu" diye konuştu.

(gc)