Elmas yüz yıllık yaşamının son günlerinde huzuru görmek istiyor

09:11

JINHA

WAN- Bahçesaray’ın Altındere köyünde yaşayan 100 yaşındaki Elmas Kandemir, eski yaşam huzuruna özlem duyduğunu söyleyerek bu günlerde tanıklık ettiği savaş süreçlerinden bir an önce çıkmayı umut ediyor.

Van Bahçesara’ya bağlı Altındere köyünde yaşayan Elmas Kandemir(100), deyim yerindeyse yaşayan tarih. Elmas doğduğu köy olan Altındere’den bu güne kadar hiç çıkmazken bu güne kadar yaşanan bir çok sürece de tanıklık etti. Hayatında yaşadığı zorluklara rağmen yüzünde gülümseme eksik olmayan Elmas, yaşam öyküsünü ajansımıza anlattı.

Daha 15 yaşındayken ailesi tarafından aynı köyde yaşadığı amcaoğlu ile evlendirilen Elmas, konuşmasına şu sözlerle başlıyor: “Evlendiğim zaman daha küçük bir çocuktum. Çocuk aklıyla ne bilebilirdim ki. Gelin olduğum eve geldiğim zaman hiç bilmediğim yapmadığım işleri yaptım. Dışarıda yapılan her türlü işi yaptım diyebilirim. Yaylalara çıkar, bir hafta boyunca o dağlarda berivan olurdum. Yaylalarda yetişen bütün sağlıklı otları öğrenir, onları toplar sonra evime getirir kış için saklardım. Koyunlarımın sütünden peynir ve yoğurt yapardım. Bizim dönemlerimizde teknoloji bu kadar gelişmemişti. Bizler yoğurtlarımız bozulmasın diye yoğurt bidonlarımızı alır karların içinde saklardık.”

‘İnsanlarımıza değer verirdik’

Geçmiş dönemlerde geceleri yattığı yaylalarda şimdilerde gidilemez hale geldiğini hatırlatan Elmas, insanlara korku aşılandığını sözlerine ekledi. Çok sevdiği yaylalarında otların dahi artık eskisi gibi yeşermediğinden yakınan Elmas, “Bizlerin olan toprakların değerlerini hiç bilmiyoruz. Eskilerde hep hayat vardı. Çıkar olmadan insanlarımıza değer verirdik. Dışarıdan gelen yabancı insanlara evlerimizin kapılarını açardık. Şimdilerde ise kapımızı çalanı evimize almaya korkar olmuşuz. Ben bu yaşıma kadar bir şeyden korkmadım ama şimdi çocuklarım gibi her şeyden korkar oldum” dedi.

‘Huzurlu günlerimiz eskide kaldı’

Eski yaşantısını özlediğini söyleyen Elmas, geçmişe özlemini anlatmaya başlıyor: “Eskiden bir şeyimiz yoktu ama mutluyduk. Bu toprak herkesin toprakları olmasına rağmen bu topraklar için savaşıyorlar. Yüzlerce insan ölüyor. Savaş geldiği gibi bizlerin huzuru da gitti. Birileri halka hükmetmeye başladı. Köyler boşatıldı, insanlar topraklarından edildi. Devlet koruculuk sistemini getirdi. Korucu olmayanlar yerlerini bırakmak zorunda kaldı. Hayatın anlamını, bizlerin de huzurunu aldılar. Herkesin kardeşçe yaşayacağı bir yaşamı aldılar. Bizler eskiden nasıl huzur içinde ve kardeşçe yaşıyorduk şimdide mümkün ama ben bunu göremeyeceğim artık. O huzurlu günler çok eskide kaldı” sözlerini kaydetti.

‘Tek istediğim bir an önce huzurun gelmesi’

Elmas şimdilerde dünya geneline yayılmış savaşları görmek yerine ölmeyi tercih ettiğini ifade ederek, son sözlerini şöyle belirtiyor: “ Ben bu yaşıma kadar yaşamak istemezdim. Eski huzurlu mutlu olduğum yaşta ölmek isterdim. Gözümün önünde o kadar çok insan ölüyor ki anlam veremiyorum. İnsanlar niye birbirlerine bu kadar düşmanca yaklaşıyorlar. Umarım ben ölmeden bu dünyaya bir huzur gelir. Şu anda tek istediğim bu.”

(db/ng/fk)