Mevlide Sur'a geri döneceği günü bekliyor

09:06

Medine Mamedoğlu/JINHA

AMED - Geçtiğimiz yıl Aralık ayında başlayan direnişin ardından evinden çıkmak zorunda kalan Mevlide Yılmaz, 'yasağı'ın hala devam ettiği evinin bulunduğu sokağa her gün izliyor ve Sur'a geri döneceği günü bekliyor.

Diyarbakır'ın tarihi Sur ilçesinde 103 gün devam eden tarihi direnişin belleklerde bıraktığı anı ve izler bir çok insan için bağlılığın adı olmuş durumda. Bunlardan biride Mevlide Yılmaz. Geçtiğimiz yıl Aralık ayında başlayan direnişin ardından Savaş Mahallesi'ndeki evinden çıkmak zorunda kalan Mevlide, hala yasağın sürdüğü evinin olduğu sokağa giremiyor. Her gün Alipaşa Mahallesi'ndeki yüksek binalara çıkarak evini izleyen Mevlide yıkımın adım adım kendi evine yaklaşmasını gözyaşlarıyla izliyor.

Mevlide, her gün izlediği kepçenin evine ne kadar yaklaştığını parmakla göstererek " Şurası kepçenin iki ev arkada bulunduğu ev benim evim. Aylarca burada ki yıkımı izledim. Sıranın benim eve geleceğini tabi ki biliyordum. Bugün sağlam evime bakıyorum yarın geldiğimde o orada olmayacak" diye anlatıyor. Mevlide bir yandan da öfkeyle, "Yıkıyorlar yıkıyorlar ama oraya geri gideceğimiz Sur'u onlara bırakmayacağımız akıllarının ucundan bile geçmiyor" diyor.

Sur'daki anılarını anlatan Mevlide, "O gençlerin acısı, onların yüzü nasıl unutulur. Aradan asırlar geçse de yine de onları unutmam. Şu an yıkılan evleri izliyorum, keşke o gençlerin hepsi sağ olsaydı da şu anda bu evlerin hiç biri olmasaydı. Abluka kalksa bile ben hala içeri nasıl gireceğimi düşünüyorum. O sokakların her yerinde o gençlerin kanı var, yıksalar da düz etseler de orada biz onları hissederiz" diye belirtiyor.

Mevlide şimdi Sur'da bıraktığı gençlere verdiği sözü yerine getirmek için evine döneceği günü bekliyor ve şunları söylüyor: "Ben o gençlere söz verdim Sur'a döneceğime. Devlet sanıyor ki bu yıkım hiç bitmeyecek. Onlar sanıyor ki şimdi bir şey yapamıyoruz bu abluka kalktıktan sonra da aynı olacak. Her gün buraya geldiğimde kendi kendime keşke benimde evim burada olsaydı diyorum. Her gün geçtiğim dolaştığım sokaklara şimdi duvar dikmişler. Bizim canımız yanıyor, yasağı bir an önce kaldırsınlar biz aileler olarak daha fazla dayanamayız. Açlık grevine bile gireriz."

(fk)